Güneş Batıdan Doğarken
Asr-ı Saadette yaşayıp da İslam’ın ilk doğuşunda ki cehd ve gayretlere katılamamış olmanın, üzüntü ve hasretini çekme ey Müslüman!
Senin yaşadığın zaman da öyle bir ikinci doğuş ve dirilişe sahne olacaktır ki; ruhunun susadığı büyük fetih ve cihad iştiyakını hayal bile edemezsin!
İşte nice zamandan beri küsuf halinde ki İslam Güneşi karanlıkları yırta yırta ufukta yükselmeye başlamıştır.
Hem de beklenmedik surette Batı'dan!
Veyl, kendini Müslüman bildiği halde güneş batıdan doğarken bu büyük oluşun heyecanını duymayan ve gayret etmeyenlere.
Bu cümleleri 13 Nisan 1979 da yazmıştır Üstad merhum Kadir Mısıroğlu.
Kendi dergisi olan “Sebil Dergisinde” yazının mevzuu ve serlevhası (başlığı) “Güneş Batıdan Doğarken” dir.
Üstad bunu izah ederken, dinimiz kaynaklarınca çok meşhur bir kıyamet alameti olarak bilinen “Güneşin Batıdan Doğması” Hadis-i Şerif’ini de bir nevi şerh etmektedir adeta...
Üstad bu yazıda, Güneş’in Doğu ve Batı yarım kürelerde ki arza izdüşümünden başlayarak insanlar üzerinde ki tesirlerini çok güzel ve anlaşılır bir biçimde izah etmektedir...
Güneş’in hem Batı’ya hem Doğu’ya nasıl müessir olduğunu ilmi hakikatlerle ispat eder ve Güneş’in Doğu’dan doğmasının nasıl bir kıyamet alameti olduğunu adeta resmeder bize.
Güneş’in Batı’dan doğmasının kıyamet alameti olarak dinimizce bildirilmesi, onun pek geç tahakkuk edeceği gerçeğini de birlikte ifade eder üstada göre...
Yine Üstad Kadir Mısıroğlu’na göre bu keyfiyetin “Kıyametin büyük alametleri” arasında zikredilmiş bulunması, bu geç tahakkuk edişi daha da takviye eylemektedir.
Üstada göre Batı insanının materyalist, egoist akılcı ve menfaatperest oluşu da onu ulviyyat ve tecride istidatsız kıldığından, İslam’ın kabulünün en geç onun için mevzubahis olacağı gerçeğini ortaya koymaktadır.
“Şu durumda Güneş’in Batı’dan doğması ile Batılıların İslam’ı kabul etmesi arasında ki müteradif “Geçlik ve güçlük” bu hüküm ve inanıştaki güneşin İslam’dan ibaret olması; ihtimalini daha da katileştirmektedir” diyerek devam eder merhum Üstad Kadir Mısıroğlu…
Şimdi son günlerde gerek İsveç’te gerekse Hollanda’da ki bazı zavallı sapıkların Mushaf-ı Kerim'e karşı edepsizce saldırılarını biraz da bu açıdan değerlendirelim.
İslam’ın Batı’dan adeta bir Güneş gibi doğması karşısındaki Batı emperyalizminin bir acizliği, tükenişi ve bitişidir.
Onlar İslam’ın Batı’da nasıl yayıldığının bizden çok daha farkındalar.
Demek ki bu zavallıların ellerinden, Kuran-ı Kerim’in sahifelerini yırtarak yada yakarak hınç almaktan başka bir şey gelmiyor.
Evet, üstadın 13 Nisan 1979 da yazdığı gibi;
“Geç olacak ama tam ve güzel olacak...”
Sevgili Mustafa,Emeğine yüreğine kalemine sağlık,...Selam ve Dua ile
Geç olsun, güzel olsun. Ancak bizde o günleri görmek istiyoruz, gayretimiz ve dualarımız bu yöndedir .Ha gayret. Önce 14mayıs2023 hedefimiz Allah a emanet olunuz.