Biliyor musunuz?

“Aslında Hilafetin bir ehemmiyeti kalmamıştı kaldırılması elzemdi” iddialarını çürüten en büyük delil bugün Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından bahsi açılan İş Bankasında ki CHP hisseleridir! Neden mi? Çok kısa izah edeyim aslında uzun bir mevzudur.

İstiklal Harbimiz ( Milli Cidal ) başladığında yani, 15 Mayıs 1919’da Yunanlıların İzmir’in işgalini müteakip, Halife i Müslimiyn Vahidettin Han’ın emri ve himayeleri ile 16 Mayıs 1919 da Bandırma Vapuru ile Samsun üzerinden Anadolu’ya Vatanı kurtarmak üzere vazifelendirilen, Osmanlı Subayı Mirliva Mustafa Kemal Paşaya, gerek madden gerek manen en büyük yardımlar Hint Müslümanlarından gelmiştir. Payitaht İstanbul’un İtilaf kuvvetleri tarafından 13 Kasım 1918 de işgal edilmesi sebebi ile Anadolu ya yollanan tüm yardımlar, Anadolu’daki Orduların Başkumandanı sıfatı ve 23 Nisan 1920 den itibaren de Büyük Millet Meclisi Başkanı sıfatı ile Gazi Mustafa Kemal Paşa da toplanıyordu. İşte Hint Müslümanlarınca Hindistan Hilafet Komitesi tarafından, 26 Aralık 1921 tarihinden 9 Ağustos 1923 tarihine kadar gönderilen para miktarı, M. Kemal Atatürk’ün tuttuğu ve “Doğrudan doğruya emrime Hint Hilafet Komitesi’nden gelen meblağ” başlıklı listeye göre toplam 781.570 Türk lirasıydı.

Hindistan Müslümanlarının Milli Mücadele’de Türkiye’ye Yardımları, Mustafa Keskin (1919–1923), Kayseri: Erciyes Üniversitesi Yayınları, kitabındaki araştırmaya göre;

Hindistan Hilafet Fonu’ndan Hilafetin Kurtarılması için gönderilen paralar

Makbuz tarihlerine göre kaydedilmiş liste şöyledir:

26.12.1921’de: 144.400 Türk Lirası (26.000 İngiliz Lirası)

06.02.1922’de: 36.300 Türk Lirası (6.000 İngiliz Lirası)

18.02.1922’de: 25.320 Türk Lirası (4.000 İngiliz Lirası)

20.02.1922’de: 32.300 Türk Lirası (5.000 İngiliz Lirası)

22.02.1922’de: 64.700 Türk Lirası (10.000 İngiliz Lirası)

02.03.1922’de: 32.300 Türk Lirası (5.000 İngiliz Lirası)

28.03.1922’de: 131.500 Türk Lirası (20.000 İngiliz Lirası)

18.04.1922’de: 33.150 Türk Lirası (5.000 İngiliz Lirası)

02.05.1922’de: 32.000 Türk Lirası (5.000 İngiliz Lirası)

31.05.1922’de: 26.800 Türk Lirası (4.000 İngiliz Lirası)

26.06.1922’de: 42.120 Türk Lirası (6.000 İngiliz Lirası)

05.07.1922’de: 35.500 Türk Lirası (5.000 İngiliz Lirası)

12.08.1922’de: 35.900 Türk Lirası (5.000 İngiliz Lirası)

13.02.1923’de: 14.000 Türk Lirası (2.000 İngiliz Lirası)

19.03.1923’de: 19.410 Türk Lirası (3.000 İngiliz Lirası)

27.03.1923’de: 68.000 Türk Lirası (10.000 İngiliz Lirası)

09.08.1923’de: 7.770 Türk Lirası (1.000 İngiliz Lirası)

——————————————————————————-

TOPLAM: 781.570 Türk Lirası (122.000 İngiliz Lirası)

Ancak, 3 Mart 1924 de Hilafet kaldırıldığı için bu paralar Büyük Millet Meclisi Başkanı sıfatı ile Gazi Mustafa Kemal Paşa da kalmıştır. Gazinin kendileri de bu paranın bir kısmı ile İş Bankasını kurmuştur. Bankanın kurulma kararı da 1923’ün ilk aylarında yapılan İzmir de ki iktisat kongresinde alınmıştır. Daha sonra da İş Bankasının hisselerinin bir kısmını, vasiyetinde CHP’ye bırakmıştır. O zamanlar, başka bir partinin kurulmasına izin verilmediği için yani CHP DEVLET OLDUĞU İÇİN para CHP’ye kalmıştır. Ama Türkiye demokrasiye geçtikten sonra İş Bankasının CHP’ye ait olması gibi bir şey ( kısmen de olsa ) çağdışı ve haksız bir uygulamadır. Dolayısı ile Sayın Cumhurbaşkanımızca Paranın Hazine ye aktarılmasının dillendirmesi takdire şayandır!

Şimdi gelelim asıl mevzu ya. Hilafet işlevini kaybetti ise... Türk’ün Türk den başka dostu yok ise, tıpkı 1.Cihan Harbinde Halife sıfatı ile 5.Mehmed Reşad Hanın Cihad çağrısı Müslümanlarda ( sözde ) Makes bulamamış ise BU PARA NEREDEN VE NASIL GELMİŞTİR ANKARA ya? İşte yukarda dökümünü verdiğimiz ve hepsi TBMM de kayıtlı olan bu paralar, Halife i İtilaf kuvvetlerinin işgalinden ve esaretinden kurtarmak için, Türk olmayan anasırdan yani Hint Müslümanlarından gelen paralar idi. Zaten Gazi Mustafa Kemal Paşada, gerek Erzurum gerek Sivas Kongrelerinde gerekse 23 Nisan 1920 de ki Büyük Millet Meclisinin açılışında yaptığı konuşmalarında, 1.Vazifelerinin Halife ve Sultanımız olan Vahidettin Hanı dolayısı ile onun şahsında vatanı kurtarmak olduğunu defaatle belirtmiştir. Demek ki 1923 yılında dahi Hilafetin lüzumu kabul ediliyor idi. Bununla alakalı, gerek İsmet İnönü’nün ilk Lozan’a gittiğinde, Londra da çıkan bir İngiliz gazetesine verdiği demeç de, gerekse yine 1923 başlarında Mustafa Kemal Paşanın Balıkesir’de yaptığı konuşmalarda, Hilafetin ne kadar mühim olduğu belirtilmiştir. Ancak daha sonra alınan karar ile Hilafetin kaldırıldığını görüyoruz. Bizim mevzumuz şu an Hilafet Paralarının, Hindistan’dan Ankara’ya nasıl geldiği idi. Bunun haricinde de Ankara’ya, Gazi ye, İslam Anasırından gelen paralar vardı. Natal İslam Gençlerine Yardım Cemiyeti’nden 24.05.1922 tarihinde 1.169 TL,

Natal İslam Gençlerine Yardım Cemiyeti’nden 17.07.1922 tarihinde ise 2.904 TL

Antalya yolu ile Ankara’ya ulaşan 6.386 TL

Londra’dan Nihat Reşat Bey vasıtasıyla: 619 TL, yine Nihat Reşat Bey vasıtasıyla: 2.091 TL

Raunyun Müslüman Cemiyeti’nden: 12.987 TL

Ranfute’den gelen çek içeriği: 24.300 TL

19.12.1922 tarihli bir makbuz içeriği: 3.800 TL

Raunyun Müslüman Cemiyeti’nden Nihat Reşat Bey vasıtası ile: 1.252 TL;

Bank-ı Osmanî vasıtasıyla: 3.075 TL

Fr. Hindistan’ından: 65.066 TL

Londra’dan Dr. Ensari tarafından: 35.570 TL

Kudüs’ten Hacı Faik Bey tarafından: 27 TL

Paris temsilcisi Ferit Bey tarafından: 191 TL

Paris temsilcisi Ferit Bey tarafından: 5.284 TL

Kudüs’ten Şeyh Mahmut Davudi’den: 800 TL

Londra’da Durban Cemiyeti’nden: 1.400 TL

08.05.1923 tarihli makbuz: 873 TL

Saint Lui Cemaat-i İslamiyesinden: 5.811 TL

Ağaoğlu Ahmet vasıtası ile: 731 TL

Durban Cemiyeti’nden: 2.475 TL

Osmanlı Bankası Londra Şubesi’nden: 1.242 TL

Durban Cemiyeti’nden 26.04 1923 tarihli: 1.400 TL

Durban Cemiyeti’nden: 2.475 TL

Fr. Hindistan’ın Kasılkıl İslam hanımları tarafından: 650 TL

12.02.1923 tarihli Dr. Ensari tarafından: 35.560 TL

12.08 1922 tarihli makbuz: 35.900 TL

——————————————————————————-

TOPLAM:254.038 Türk Lirası (8.252 S İngiliz) Toplam 1.035.000TL,130BİN Sterlin

58,650 TL, 1922 Haziran, Hindistan Hilafet Fonundan Hilali Ahmer Cemiyetine  yardım ulaşmıştır. İşte bu yardımlar hep Halifeliğin ve Anadolu’daki Müslüman varlığın muhafazası için verilmiştir.