Başka Vatanımız Yok!
“Bizim başka vatanımız yok. Biz patates yemeden yaşarız, soğan yemeden yaşarız, domates yemeden yaşarız. Biz ekmek yemeden yaşarız. Gideriz tarlamıza 3-4 buğday tanesi atarız, o elimizle yolarız, iki taşın arasında döveriz, iki taşı da ısıtır ekmek yapar yeriz. Hayatımızı idame ettiririz. Hatta gideriz dağdan ot toplayıp yeriz. Ama o otu toplamamız için o dağımızın olması lâzım. İşte o dağın adı vatan! İşte o tarlanın adı vatan! Bizim bu vatana sahip çıkmamız lâzım. Vatanım yoksa hiçbir şeyin ehemmiyeti yok ki. Bu vatana benim de canım feda olsun.”
“Tabuta Sığmayanlar” adlı belgeselde izlediğim şehit polis Cennet Yiğit’in babasına ait bu sözler. 15 Temmuz gecesi Gölbaşı Özel Harekât Merkezi’nde FETÖ’cü teröristlerin zırh delici bombalar kullanarak şehit ettiği ve cenazesi ancak DNA testiyle tespit edilen PÖH Komiser yardımcısı Cennet’in.
O karanlık 15 Temmuz gecesini sadece şehit aileleri ve gazilerimiz ile yakınları değil hiçbirimizin unutmaması lâzım. Türkiye o geceye kadar azgınca halkına ateş açan, acımasızca kan döken, Gazi Meclis’i bombalayan terör çetesi ve işbirlikçi hainlerin yaptıkları gibi bir kalkışma görmedi. Bu hem millî iradeye hem ordumuza hem de milletimize karşı yapılmış bir darbeydi. Askerin görevi halkı korumaktır; PKK'ya çevrilmesi gereken tanklar, gece boyunca halka çevrildi.
Halk iradesini yok sayan zorbalar, demokrasiyi özümsemiş bu halkı nefret kalkışmasıyla susturamadılar ve gereken cevabı aldılar. Biz geçmişte de kurgulanmış birçok oyun gördük, çok can kaybettik, çok acılar yaşadık. Ancak bütün bunlardan ders aldık.
Küresel güçler, halkı birbirine düşürerek ülkeleri zayıflatıyor, yerli işbirlikçileri de bu işlerde kullanıyor. Bölmek istediği devlet ve milletler üzerinde çeşitli psikolojik savaş yöntemleri uyguluyor. Türkiye üzerindeki planlarını gerçekleştirebilmek için senelerdir çeşitli yöntemlere başvuruyor, ülkeyi içeriden yıkacak karanlık ve kahpece politikalar üretiyorlar.
ABD ve Batı hedefleri olan yeni düzenin karşısında en büyük engel olarak Türkiye’yi görüyor ve Türkiye’ye karşı büyük bir oyun oynanıyor.
Beka sorunumuz bu sebeple hiç bitmiyor. “Beka sorunu yok” demenin aslında ne anlama geldiğini Yazar Mehmet Hakan Sağlam'ın ironi içeren yazısında şöyle ifade ediyordu;
"Ne gerek var bir avuç toprak için yırtınmaya. Ha benim olmuş ha başkalarının. O topraklarda Türk bayrağı dalgalansa ne olur, Kürdistan veya Amerikan veya İngiliz bayrağı dalgalansa ne olur! Beka beka diyerek milleti korkutuyorsun ama yüreğin geniş olunca bak gör ortada ne terör kalıyor ne de çatışma ne kan akıyor ne de gözyaşı... Ver toprağı, bırak Apo’yu, tanı Kürdistan’ı, vazgeç adalardan, durdur nükleer santral inşaatlarını, kapat yeni havalimanını, çevir Ayasofya’yı kiliseye, süt dökmüş kedi gibi Batılı liderlerin önünde el pençe divan dur, teslim et devleti FETÖ’ye de rahat edelim artık!"
FETÖ ile mücadele halâ devam ediyor. Halâ ellerini ovuşturarak fırsat bekleyen hainler, yancıları ve işbirlikçileri var. Milli birlik ve bütünlük için devlete tam destek olmak gerekirken, zarar verecek açıklamalar yapmak, ortamı provoke etmek, samimi destek göstermemek ihanettir.
İhanet içindekiler artık anlasınlar ki bu halka rağmen darbe olmaz. Artık anlasınlar ki gece yarısı silahlara ve tanklara karşı inancının gücüyle vatanı için karşı koyan bu halk, oynanan oyunu daha başında bitirdiği gibi, bir daha olursa yine bitirecektir.
O gece sokakları #DikDuranAdam'lar doldurmuştu. Cesaret, sağduyu ve basiretle hep de dik durmamız, uyanık olmamız ve birlik olmamız çok hayatî. Sonuna kadar özgürlüğümüze, vatanımıza ve demokrasiye sahip çıkmaya devam edeceğiz. Bu karanlık yapıdan tamamen kurtuluncaya kadar da mücadelemiz sürecek.
Yüce Rabbimiz doğruyu söyledi; “Fitne katilden beterdir.” Allah, ilerlememizi hazmedemeyen içimizde ama bizden olmayanlara fırsat vermesin. Tuzaklarını ellerine ayaklarına dolasın. Kendi dertlerine ve hatta birbirlerine düşürsün.
15 Temmuz’da ‘Karanlığı çöktüğü zaman gecenin şerrinden' vatanımızı muhafaza eden Allah’a sonsuz hamd olsun. Allah ezanımıza-bayrağımıza kast edenleri perişan etsin, tüm rezillerin zelil olduğuna bizi şahit kılsın. Ülkemizi her daim güçlü kılsın, devletimize zeval vermesin. Askerimizi kahpe kurşunlardan, devletimizi kahpe düşmanlardan, hainlerden esirgesin.
“Hiçbirimiz için başka vatan yok. Hiçbirimiz için başka Türkiye yok. Hiçbirimiz için başka gelecek yok. Aklımızdan asla çıkarmamalıyız ki bölünerek büyüyemeyiz. Parçalanarak güçlenemeyiz. Husumeti körükleyerek kardeşliği kökleştiremeyiz. Saplantılara sarılarak demokrasimizi ilerletemeyiz. Bizi biz yapan değerlerimizden vaz geçerek ufkumuzu derinleştiremeyiz. Dünyanın gittiği istikamet birbirimize daha sıkı kenetlenmemiz gerektiğini gösteriyor. Bunu başaramayan toplumları ve ülkelerin başlarına gelenleri ibretle takip ediyoruz. Türkiye’yi bugüne kadar böyle bir duruma düşüremediler, inşaAllah bundan böyle de düşüremeyecekler.”
Cumhurbaşkanı R. T. Erdoğan.
Yorum Yazın