Kalplere Gömüldünüz

“Vatan için öldünüz; siz toprağa değil, kalplere gömüldünüz.”

Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde 12 Ocak 2024 tarihinde bir üs bölgemize sızmaya çalışan teröristlerle çıkan çatışmada dokuz kahraman askerimiz şehit oldu.

Bizim için vatan, devlet, bayrak, millet kutsaldır. Vatana, devlete, millete söz ettirmeyiz, el uzattırmayız. Bu vatandan tek bir çakıl taşı vermeyiz. Kilometrelerce toprak istemeleriyle bir karış istemeleri arasında bizim için fark yoktur. Gerekirse hepimiz şehit oluruz, bu vatanı böldürmeyiz. Şehitler üzerinden devleti yıpratmaya çalışmak fitnedir. Şehitlerimizin varlığı milletimiz için onurdur. Biz Çanakkale’de 200 bin şehit vermiş milletiz. “Şehit veriyoruz, bu mücadeleden vazgeçelim” diyeceğimizi sanıyorlarsa yanılıyorlar. Vatanın, bayrağın, devletin, milletin korunması için gerekirse tüm millet şehit oluruz.

Askerlik ölme ve öldürme mesleğidir. Her meslek kendine göre bir risk içerir ancak böyle kesin bir risk sadece askerlikte vardır.

Şehit vermek anne baba ve eş için çok zor ancak Allah, hiçbir kuluna, şehit yakınlarına da taşıyamayacağı yükü yüklemez. Şehitler ve anneleri için gözyaşı dökmek, vatan aşkının imandan geldiğinden, şehadetin Allah Katındaki onurlu makamından gaflette olmak olur.

Kur’an bize şehitliği hep bir müjde olarak veriyor. İnsanın en güzel halidir aşk. İnsanın aşka ‘bulanmış’ halidir şehit. Şehitlik, Allah’tan çok büyük bir lütuftur. Allah şehitlerimizin şehadetini mübarek ve makbul kılsın. Anne babalarının kalplerine sabrı raptetsin, ailelerine huzur ve bereket nasip etsin.

Evlâdını koklamaya doyamayan şehit anneleri, evladını hep koruyup kollayan şehit babaları, asker eşinin özlemle yolunu gözleyen şehit eşleri, kardeşiyle gurur duyan şehit ağabeyleri, bayrak inmesin diye canını veren yiğitler için arkalarından söyledikleri sözlerle kalplerindeki vatan aşkını ne güzel ifade ediyorlar.

Amasyalı Şehit Uzman Çavuş Samet Aslan'ın babası İbrahim Aslan, evladıyla tabutu başında, “Seninle gurur duyuyorum oğlum. Vatanıma, milletime böyle bir evlat yetiştirdiğim için seninle gurur duyuyorum. Hakkım sana helal olsun” diyerek vedalaştı.

Şehidimiz sözleşmeli er Muhammed Tunahan Evcin’in babası Nazif Evcin de oğlunun kendisini kandil nedeniyle aradığını anlatarak, “Dün kandili kutladı, bana ‘Türkiye’yi böldürmeyeceğiz, Türkiye Cumhuriyeti’ni sildirmeyeceğiz, vatan için pislikleri temizleyeceğiz. Askere, polise dua edin’ dedi. Evladımla gurur duydum” dedi.

Bugün bizler eşimiz, dostumuz, ailemiz ve evlatlarımızla birlikte huzur içindeysek o kahramanlar sayesindedir.

Cumartesi günü Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında İstanbul Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir güvenlik toplantısı yapıldı. Toplantı sonrası yapılan açıklamadan bazı başlıklar şöyle:

“Türkiye Cumhuriyeti’nin, bekasına yönelik tehditleri kaynağında engelleme ve imha etme stratejisi çerçevesinde terör örgütü PKK/YPG/KCK ve destekçileriyle mücadelesini azim ve kararlılıkla sürdürmekte olduğunu açık ve net bir biçimde ifade ediyoruz.

Bu mücadelemiz son terörist etkisiz hale getirilinceye, Irak ve Suriye’deki terör bataklıkları tamamen kurutuluncaya kadar devam edecektir. Sınırlarımız içinde yok olma noktasına gelen bölücü terör örgütü, başarılı sınır ötesi operasyonlarımız neticesinde çok ağır kayıplar vermiştir. Terör örgütü, Suriye ve Irak sahasında köşeye sıkıştıkça, örgütü yeniden palazlandırma, yeniden canlandırma girişimleri de hız kazanmıştır.

Son dönemde hudutlarımız dışında görev yapan birliklerimize yönelik artan terör eylemleri, örgütü semirtme senaryolarının sinsi birer parçasıdır. Türkiye, hangi bahaneyle ve sebeple olursa olsun güney sınırları boyunca bir “Teröristan” kurulmasına kesinlikle izin vermeyecektir.

Meşru müdafaa hakkımız ve ikili anlaşmalar çerçevesinde, nerede bir terör tehdidi, kampı, sığınağı, oluşumu veya kümelenmesi varsa arkasında kim olduğuna bakmadan, kalıcı olarak imha etmek temel önceliğimizdir. Türkiye düşmanlarının taşeronluğunu üstlenen bölücü alçaklardan döktükleri her damla kanın hesabı misliyle sorulmaktadır ve sorulacaktır.

Türkiye Yüzyılı hedefimizin önünü kesmek için kurulan tuzaklara maşalık yapanları da onların iplerini ellerinde tutanları da hüsrana uğratmakta kararlıyız.”

Askerlerimizi şehit eden kanlı ellerle Gazze'de soykırım yapan kanlı eller birbirinden bağımsız değil. Amerika’nın, Büyük İsrail Projesi kapsamında ülkemiz de hedef. Düşman aynı. Amaç aynı. Hedef aynı; "Vadedilmiş Topraklar!"

Türkiye, ne pahasına olursa olsun sınırımızda kurulması planlanan terör devletine asla müsaade etmeyecek. Ne emperyalizme ne de teröristlere kol kanat geren ve birlikte iş tutan içimizdeki uşaklarına bu vatanın bir karış toprağını veririz. Vadedilmiş zannettikleri topraklar tez zamanda hepsine mezar olacak!

Allah’ın Kahhar ismi Mehmetlerimize kıyanların üzerine olsun! Kahrolsun PKK, yancıları, destekçileri,  işbirlikçileri! Rabbim gündüz teröristlerin yollarına halılar serip ellerini öpenleri, gece şehitler için timsah gözyaşı dökenleri ıslah etsin. Kahraman ordumuzun vuran elleri dert görmesin. Bu zorlu hava şartlarında vatanımız için mücadele eden askerimize, Allah tez zamanda zafer nasip etsin. Kahpe PKK, PYD, YPG teröristlerini ve destekleyen emperyalist güçleri helak etsin!

Bu mübarek günlerde Allah, Gazzeli kardeşlerimizin üzerindeki zulmü kaldırsın. Tüm dünyadaki vicdanlı insanların çabasını ve duaları vesile kılıp küresel Siyonist katillerin iki elini kurutsun.

Şehit vermek milletimiz için şereftir, onurdur. Allah şanlı ordumuzun gazasını mübarek kılsın. Ne güzel bir makam şehadet, Allah bize de o güzel makamla müjdelenmeyi nasip etsin.

Allah yolunda öldürülenleri sakın ‘ölüler’ saymayın. Hayır, onlar, Rableri Katında diridirler, rızıklanmaktadırlar. Allah’ın Kendi fazlından onlara verdikleriyle sevinç içindedirler. Onlara arkalarından henüz ulaşmayanlara müjdelemeyi isterler ki, onlara hiçbir korku yoktur, mahzun da olacak değillerdir. Onlar, Allah’tan bir nimeti, bir fazlı (bolluğu) ve gerçekten Allah’ın mü’minlerin ecrini boşa çıkarmadığını müjdelemektedirler. (Al-i İmran Suresi, 169-170-171)