Barış Pınarı Harekâtı

Suriye'de 8 yılı aşkın süredir devam eden iç savaşta, 5 milyon 642 bin sivil, mülteci konumuna düştü. Bunlardan 3 milyon 660 binden fazlası Türkiye'de barınıyor.

Terör örgütü YPG/PKK, Suriye'nin üçte birini, Türkiye sınırının ise dörtte üçünü işgal ediyor.

Türkiye ise 2012 yılından beri “güvenli bölge” öneriyor. 480 kilometrelik hatta yayılan güvenli bölge, 3 milyona kadar Suriyelinin yerleştirilmesiyle nihayete erecekti. Bu tam anlamıyla bir barış planıdır.

Ne var ki ABD sürekli olarak Türkiye’yi oyaladı ve anlaşmaya rağmen PKK'ya sadece 7 ayda 2 bin 60 TIR dolusu silah-malzeme verdi. Çünkü Amerika’nın bölgede sözde bir Kürt devleti için ayrıca bir planı var.

Türkiye tam da bu noktada ulusal güvenliğini tehdit eden bu proje karşısında net olarak tavrını ortaya koydu ve ülkenin bekası için Fırat’ın Doğu’suna operasyon kararı aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Barış Pınarları” adını verdiği operasyonun başlaması an meselesi.  Türkiye, bölgede huzur ve istikrar isterken Amerika İsrail için bir Kürt devleti projesini hayata sokmak istiyor.

CHP daha geçenlerde Suriye Konferansı adı altında YPG’li birini davet edip, terör örgütünü de bölgede barış gücü olarak göstermişti. Bu terör örgütünün Türkiye’nin ulusal güvenliğini tehdit ettiğini bilmiyorlar mı?

Türkiye’yi de Suriye’deki barış düzenini engelleyen yegâne suçlu ülke olarak takdim ettiler. Kısacası içeriden de verilen desteklerle Türkiye’nin ulusal güvenliği tehdit edilmektedir.

Amerikan Büyükelçisinin Ergün Babahan gibi firari bir FETÖ’cünün MHP Genel Başkanı’nın hastalığı üzerine attığı bir tweeti beğenmesi esasında husumetin boyutunu gözler önüne seriyordu.

Amerika’nın Türkiye’ye olan hasmane tavrı yeni değil. Asıl tehdit bölgede inşa edilecek olan bir Kürt devletçiği projesidir.

Erdoğan “Artık söz bitti” “Kendi göbeğimizi keseceğiz” dedikten sonra operasyon için düğmeye bastı. Çünkü Türkiye bu kadar aleni tehdide artık göz yumamaz.

Tam da bu esnada Amerika’dan yapılan açıklamada; “Türkiye, yakın zamanda Suriye'nin kuzeyine uzun süredir planladığı operasyon için harekete geçecek. ABD Silahlı Kuvvetleri, bu operasyonu desteklemeyecek ya da bu operasyona dahil olmayacak." denildi.

Ardından Trump sosyal medyada peş peşe açıklamalarda bulundu. ABD'nin sonu olmayan savaşlardan çıkma vaktinin geldiğini söyleyen Trump "Kürtlere bizimle birlikte savaşmaları için para ve mühimmat verdik artık sadece bize yararı olan yerlerde savaşacağız ve kazanacağız" dedi.

Böylelikle PKK’yı da gözden çıkardığını deklare etmiş oldu. Amerika, bölgede bir Kürt devleti projesinden vazgeçer mi bilemiyorum ancak şimdilik kısa vadede projeyi askıya almış görünüyor.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise; "Her türlü askeri hazırlık yapıldı. Zamana ve kapsama Türkiye karar verir. “Amaç bölgeyi terörden temizlemek.” Umarım bu mesajı tüm kesimler almıştır” diyerek operasyonun nihai hedefi hakkında net bir ifade kullandı.

Daha evvel bir yazımda yer vermiştim. 2012 yılında “İki Ekmek Bir Ortadoğu” adlı kitapta dönemin eş başkanlarından Emine Ayna şöyle diyordu:  “ABD ve İngiltere 1920-1930 yıllarında Kürtlere devlet kurma hakkı vermedikleri için pişman bile olmuşlardır. Çünkü bugün gelinen noktada bir Kürt devleti onlar için kullanıma daha açık bir devlet olurdu.”

Leyla Zana da yaptığı bir açıklamada; Artık Amerika’nın Kürt halkına karşı sorumluluklarını yerine getirmelerini ve tarihsel borçlarına sahip çıkmaları gerektiği söyledi. Demek ki geçmişten itibaren ABD’nin Kürtlere bir devlet borcu var! Ve bu devletin sınırları ülkemizin doğu ve güneydoğu illerini de kapsamaktadır.

4 Aralık 2016’da Cemil Bayık, “Amerika’nın Kürtleri unutacağını düşünmüyoruz. Bunun için her türlü hizmete hazırız” demişti.

Elbette üç-beş tane Kürt siyasetçi ve terör örgütü mensubu istedi diye değil, Büyük İsrail Projesi için Kürtlerin piyon olarak kullanılması projesidir bu.

Amerika’nın Evangelist, kıyametçi, savaş isteyen derin yapısı Trump’ın açıklamalarından rahatsız oldu. Bu kesim Büyük İsrail Projesi için Suriye’nin Kuzeyinde bir Kürt devletinin kurulmasını istiyor.

Evveliyatı da var ancak bu Kürdistan projesinin temelleri 1. Körfez Savaşı’nda atılmıştır. Bugün Türkiye, aynı hataya düşmemek için Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde kendi bekasını tehdit edecek Kürt devleti projesine karşı çıkmaktadır.

Bölgede PKK/Kürt devleti inşa etme projesinin temel hedefi Türkiye’dir. Türkiye’nin kuzeyden ve güneyden kuşatılma projesidir bu! Türkiye ne pahasına olursa olsun ulusal güvenliğini tehdit eden bu projeyi tedavülden kaldıracaktır. Allah, vatanımızı ve milletimizi korusun.