Geçmiş Olsun Ayvalık’ım

Cuma sabahı sanki bir afet filminin sonuna kadar açılan sesini duyuyormuşum gibi uyandım. Böyle bir gürültü gerçek yaşamda olamazdı. Gözlerimi açtığımda gürültünün yanında evin içine kadar işleyen ve açık balkon kapısından evin içini bile allak bullak eden rüzgâr saniyeler içinde ayılmamı sağladı.

Balkon ipine kurusun diye astığım çamaşırların yarısı mandallı olmasına rağmen yoktu, kalanlar da çamur içindeydi. Bir an beni de uçuracağını hissettiğim rüzgâra rağmen kalanları toplayıp kapıyı zar zor kapattım. Salona gittiğimde kapalı olan her pencere çerçevesi patlamamak için zor dayanıyordu. Dışarı baktığımda komşunun yok olan bacasını, düşen sıvaları, yıkık Rum Evinden kopan ve arabamın dibine düşen teneke çatı kaplamasını gördüm. Ve telefonumu alıp WhatsApp’ıma baktığımda ve sosyal medyaya girdiğimde bunun korkunç bir afet olduğunu anladım.

Haberlere göre 20-30 arasında batan irili ufaklı deniz taşıtı vardı. İlerleyen zamanda bunun çok daha fazla olduğunu düşünecektim. Fiyatı milyonlarla ifade edilen teknelerden kalan tahtalar su yüzeyini deniz salyası gibi kaplamıştı. Tam anlamıyla insanlar ekmek teknelerinden olmuştu. Uçan çatılar, düşen tabelalar ve harap hale gelen yerler vardı. Allaha binlerce şükür ki can kaybı olmadı.

Bu yıl tüm dünya gibi ülkemiz de felaketlerle sınanıyor. İzmir depremi, Rize’deki sel felaketi ve bunun gibi irili ufaklı doğa olayları bize dünyanın verdiği çevre sinyalleri.

Dünya genelindeki 31 çeşit doğal afetin 28 tanesini meteorolojik afetler oluşturuyormuş.

Doğal afetlerin çeşitleri ve önem sıraları ülkeden ülkeye de değişebiliyorken Türkiye’de en çok görülen doğal afetler dolu, sel, taşkın, don, orman yangınları, kuraklık, şiddetli yağış, şiddetli rüzgâr, yıldırım, çığ, fırtına…

Doğal afetlere karşı neler yapılması ve nasıl davranılması gerektiği ile ilgili çok güzel yazılar mevcut. Bunları geç kalmadan okumalı ve alınacak önlemleri yerine getirmemiz gerekli.

Ve bunun yanı sıra yurdumun neresinde bir acı yaşansa yüreği orada atan bir millet olmaya devam etmeliyiz. Arada her olay sonrası çürük insan müsveddelerinden çarpık sesler gelse de bizim yardım etmeye inanan bir ümmet olduğumuzu biliyorum.

Allahtan bize onarılmaz acılar yaşatmamasını diliyorum. Aşk’ınız daim, kötülükler ve telaşlar sizden uzak olsun da işleriniz rast gelsin...