"Bilal' e Anlatır Gibi Anlat" Deyimi Nasıl Ortaya Çıktı ?
Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen "sıfırlama" konuşmasının ses kaydını dinlemişsinizdir çoğunuz.
Hatırlayın 17-25 Aralık sürecinin başlangıcını. Bütün ülke sabahına çok büyük bir operasyonla uyanıyor ve yer yerinden oynuyor. Her taraf savaş alanı.
Onun akabinde internete bu ses kaydı düşüyor. Tapelerdeki Erdoğan ve Bilal Erdoğan'ın konuşmasından edinilen izlenim ise Bilal Erdoğan'ın dünyadan habersiz başka bir gezegende yaşadığı, hiçbirşeyden haberdar olmadığı, Erdoğan'ın kendisine durumu izah etmeye çalıştığı, yine de Bilal Erdoğan'ın anlamakta zorlandığı yönünde..
Ortalığın toz duman olduğu bir ortamda sözde baba çocuğunu uyarıyor ama oğul yine birşey anlayamıyor gibi. Hatta baba "bize operasyon yapılıyor" anlamına gelebilecek cümleler kuruyor da oğlu yine "hhhııı" diye cevap veriyor.
İdrak sorunu yaşıyor sanki.
Hani sözümona Erdoğan "paraları sıfırla" oğlum demese Bilal Erdoğan bu olanların Nibiru Gezegeninde yaşanan bir olay olduğunu düşünecek kadar konuya Dünyalı.
Ses kaydının(montajın) tamamını dikkatli dinlediğimizde farklı zamanlarda kurulmuş, farklı konuların duygularıyla yüklü ses tonlamalarını çok iyi görebiliyoruz aslında.
Kendileri de durumun idrakinde ki daha sonradan "Bilal'e anlatır gibi anlat" deyimini ortaya attılar. Bu sayede babasının söylediğini anlamaktan aciz bir Bilal Erdoğan portresi ortaya çıkararak haklı oldukları algısını güçlendirmeyi hedeflediler.
FETÖ'nün yıllardır değişmeyen taktiklerinden biridir bu.
Birini itibarsızlaştırmak ve üstüne algı oluşturmak istiyorsa "cahil, bunamış, yalaka, eğitimsiz, dünyadaki aydınlanmaya ayak uyduramamış, olayları anlama kapasitesi gelişmemiş, sönük kişilikli" yaftalarıyla kişiyi damgalayarak bunun zeminini hazırlar. Hedefteki kişi çok başarılı bir iş adamı, sanatçı, bilim adamı, kanaat önderi olsa bile bunu öyle başarılı şekilde sunar ki çağdaşlık seviyesi heykel yapmayı gelişmişlik sanmaktan ibaret olan kesimi çok kolay ikna edebilir.
Elbette niyetiniz gerçeğin ortaya çıkması değilse bunun bir kumpas/montaj olduğunu düşünmek yerine, böylesine hayati bir olayda birbirlerine ulaşmaları ancak telefonla mümkün(!?) olan baba oğlun konuşmasında Erdoğan'ın zar zor ne demek istediğini oğluna anlatabildiğini ve Bilal Erdoğan'ın da anlamak için uzun duraklamalara ve "Hee, hımmm" gibi kelimelere ihtiyaç duyduğunu düşünmek işinize gelebilir.
Bir önceki yazımda da belirtmiştim. Yıllarca evini, ofisini, özelini dinlediğiniz, izlediğiniz, her hareketini kayıt altına aldığınız Erdoğan'dan üretebildiğiniz tek malzeme bu ses kaydı ise Erdoğan gerçekten eli öpülesi ve yanında ölümüne durulması gereken bir adam'dır.
Bilale anlatır gibi size de anlaymak lazım.
Merhabalar,çok güzel bir anlatım,tebrik ederim.