Nagehan Alçı’nın hakim Hakkı Yalçınkaya’ya karşı ”hakaret” suçundan yargılanmasına başlandı
GÜNDEMMüşteki hakim Hakkı Yalçınkaya: ”Aslında Türkiye’mizde ne basının ne mahkemelerin bu tür söylemlere muhatap olmasına vicdanım el vermiyor. Öldüğümde arkamdan, ’Hrant Dink katillerinin biri’ yorumu yapılmasını istemiyorum. Onun için şikayetçi oldum”
İSTANBUL (AA) Gazeteci Nagehan Alçı'nın, bir yazısında, hakim Hakkı Yalçınkaya'ya hakaret ettiği gerekçesiyle 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına başlandı.
İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanık Nagehan Alçı'yı avukatı temsil ederken, müşteki hakim Hakkı Yalçınkaya avukatıyla hazır bulundu.
Beyanı sorulan müşteki Yalçınkaya, söz konusu yazıyla "iğrenç karar veren, insan haklarına önem vermeyen, işkencecileri koruyan hakim ve eş düzeyde bir yargı mensubu" olarak gösterildiğini söyledi.
Hrant Dink'in öldürüldüğü tarihte Malatya'da icra hakimi olduğunu anlatan Yalçınkaya, "Daha önceden FETÖ'cü basın tarafından günlerce hedef gösterildiğim için aynı düşüncelerin devamı ve etkisiyle sanığın tarafıma hakaret ettiğini, virüs tatilinde internette yaptığım kontrolde tesadüfen öğrendim. Hakaretin FETÖ'cülerle aynı metodun eseri olarak icra edildiğini düşünüyorum." dedi.
"Öldüğümde arkamdan 'Dink'in katillerinden biri' yorumu yapılmasın diye"
Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi olduğu dönemde, Ergenekon davasındaki hukuksuzluklar ve Türk mitolojisinin kirletilmesine yönelik bir dava konusunda karar yazdığı için Yargıtay'da çok defa yargılanıp beraat ettiğini söyleyen Yalçınkaya, şöyle devam etti:
"Zaten sanık savunmasında da geçmişten kalan kirli suçların etkisinde kaldığını ifade etmiştir. Sanığın hakaret eyleminin temadi etmesi sebebiyle ve hatta iddianameden sonra da devam ettiğinden cezalandırılmasını talep ediyorum. Aslında Türkiye'mizde ne basının ne mahkemelerin bu tür söylemlere muhatap olmasına vicdanım da el vermiyor. Öldüğümde arkamdan, 'Hrant Dink katillerinin biri' yorumu yapılmasını istemiyorum. Onun için şikayetçi oldum. Davaya katılmak istiyorum. Sanık üst hadden cezalandırılsın."
"Sanığın savcılıkça korunduğunu düşünüyorum"
Ermeni tarihini çeşitli defalar okuduğunu ve Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesinde görev yaptığı dönemde Mezopotamya'da yaşayan insanların tarihini pek çok kez okuduğunu aktaran Yalçınkaya, "Ermenilerle herhangi bir sorunum yoktur. Türk ulusunu da tabii çok seviyorum. Sanık zorla getirilsin. Sanığın savcılıkça korunduğunu düşünüyorum." diye konuştu.
Savunması sorulan müşteki avukatı Yeşim Gün de gazetede yazılan bir yazıyla şehit savcı Mehmet Selim Kiraz'ın başına malum olayın geldiğine dikkati çekerek, benzer şekilde müvekkilinin başına böyle bir olay gelmeyeceğinin garantisi olmadığını, sanığın yazısıyla müvekkilini hedef haline getirdiğini ve alenen hakaret suçunu işlediğini öne sürdü.
Sanık Alçı'nın avukatı Selim Erbağcı ise müştekinin kişilik haklarına saldırının söz konusu olmadığını savundu. Yazıdaki ifadelerin basın ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu kaydeden Erbağcı, müvekkilini bir sonraki celse hazır edeceğini de belirterek, beraat talebinde bulundu.
Ara kararını açıkayan mahkeme, müşteki Yalçınkaya'nın müdahillik talebinin sanık savunmasının alınmasından sonra değerlendirilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, halen İstanbul 37. Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakim olan müşteki Hakkı Yalçınkaya'nın 28 Mayıs 2020'de bir şikayet dilekçesi sunarak, Nagehan Alçı'dan yazdığı bir yazı nedeniyle şikayetçi olduğu belirtiliyor.
Yalçınkaya'nın, "şüpheli Alçı'nın Hrant Dink'in ölümüne neden olduğu yönünde iddialarda bulunduğu, Dink'in katledildiği tarihte Malatya icra hakimi olarak çalıştığı, bahse konu yazının hakaret ve iftira içerikli olduğu, terör örgütlerine hedef gösterildiği ve Alçı'nın cezalandırılmasını talep ettiği" suç duyurusu dilekçesiyle soruşturma başlatıldığı bildirilen iddianamede, dava konusu 15 Haziran 2018 tarihli yazıda geçen, "Mesela Çağlayan Adliyesi'nde hala, Hrant Dink ve oğlu Arat Dink'i sadece Ermeni oldukları için mahkum eden ve Hrant Dink'i ölüme götüren o malum kararı veren hakim Hakkı Yalçınkaya, asliye ceza hakimi olarak görev yapıyor. Bu hukuksuz zihniyetteki yargı personeliyle ilgili gereken süreçlerin işletilmesi için HSK çok önemli bir kurum…" ifadelerine yer veriliyor.
"Dink öldürüldükten sonra dahi hapis cezası verdi"
Soruşturma aşamasında alınan sanık Alçı'nın "müşteki hakim Yalçınkaya'nın, Dink'i ölüme götüren 301. maddeye göre 'Türklüğü aşağılamak' suçundan yargılandığı davanın hakimlerinden biri olduğunu ve hapis cezası kararında imzası bulunduğunu" belirttiği aktarılan iddianamede, Alçı'nın şu ifadeleri kullandığı kaydediliyor:
"O süreçle ilgili somut gerekçelere dayanarak kanaatimi açıkladım. Bu bir düşünce açıklamasıdır. Hakim Yalçınkaya, Dink öldürüldükten sonra sonra dahi görevli olduğu Şişli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde, Hrant Dink'in oğlu ve Agos gazetesi Yazı İşleri Müdürü Arant Dink ile gazete sahibi Serkis Seropyan hakkında, 'Türklüğü aşağılamak' suçundan hapis cezası vermiştir. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum."
Nagehan Alçı tarafından kullanılan ifadelerin müştekinin onur ve saygınlığını rencide edebilecek içerikte olduğu belirtilen iddianamede, Alçı'nın "basın yoluyla alenen hakaret" suçundan 3 ay 15 günden 2 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
İlginizi Çekebilir
Zap'ta kilit kapandı
Terör örgütüne "pençe" darbesi Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Bu yılın başından itibaren 2 bin 564 terörist etkisiz hale getirilmiştir. En son, kahraman Mehmetçiğin büyük özverisi ve gayretiyle artık Zap’ta da kilit kapatılmıştır" dedi.
İsrail'e hiçbir ürünün ihracatına izin vermiyoruz
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Filistin Ekonomi Bakanı’nın özellikle paylaştığı bilgiyi tavsiye ederim. 624 kodu İsrail’e ihracattır. 625 kodu da Filistin’e ihracattır. 624 kodlu hiçbir ürüne izin vermediğimizi söylemek isterim” dedi
Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunuyor
NATO Genel Sekreteri Rutte, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la bir araya gelmeyi sabırsızlıkla beklediğini dile getirerek, "Giderek öngörülemez hale gelen bir dünyada Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunarak güney kanadımızdaki caydırıcılığı güçlendiriyor" dedi.
Türk Dünyası Şartı kabul edildi
Ortak tarih, ortak edebiyat, ortak kültür... Türk Dünyası, gücünü Türk Devletleri Teşkilatı ile artırıyor. Türk Devletlerinin liderleri kardeşlik bağlarını güçlendirmek ve dayanışma ruhunu sürdürmek için Ortak Türk Dünyası fikrini benimsedi. Peki Türk Dünyası Şartı nedir?