İsrail yönetiminin Ukrayna’yı terk etme çağrılarına rağmen İsraillilerde panik havası yok
GÜNDEMTel Aviv’in Ben Gurion Havaalanı’na inen İsrailli yolcular, rutin amaçlarla ülkelerine geldiklerini belirterek Ukrayna’daki durum nedeniyle paniğe kapılmadıklarını anlattı
TEL AVİV (AA) MÜCAHİT AYDEMİR İsrailli yetkililer, UkraynaRusya krizinin her an bir savaşa dönüşme ihtimali nedeniyle Ukrayna'daki vatandaşlarına ülkeyi terk etme çağrılarını artırsa da bu ülkedeki İsrailliler nezdinde çağrılar karşılık bulmamış görünüyor.
İsrail Başbakanı Naftali Bennett başta olmak üzere İsrailli yetkililer, Ukrayna krizinde yaşanabilecek en kötü senaryoyu ele almak üzere son günlerde düzenledikleri toplantılarda, bu ülkedeki İsrail vatandaşları ve Yahudi topluluğun ülkeyi terk ederek İsrail'e gelmelerini teşvik eden çağrılar yaptı.
İsrail Dışişleri Bakanlığından Ukrayna krizine ilişkin yapılan açıklamalarda, güvenlik gerekçesiyle tüm İsrail vatandaşlarının Ukrayna'yı "acilen terk etmesi" istenmiş, Kiev büyükelçiliğini de Lviv kentine taşıma ihtimaline karşı hazırlık yapıldığı duyurulmuştu.
Ukrayna'da yaşayan yaklaşık 15 bin İsrail vatandaşının tahliyesi için İsrail yönetiminin kolaylaştırıcı adımlarına rağmen bu ülkede yaşayan İsraillilerin Tel Aviv yönetiminin yansıttığı seviyede bir endişeye kapılmadıkları gözlendi.
Kiev'den Tel Aviv'in Ben Gurion Havaalanı'na inen İsrailli yolcuların birçoğu Ukrayna'daki durumun ciddiyetini göz ardı etmemekle birlikte, İsrail'e topyekûn bir Yahudi göçünü gerektirecek bir panik havasının yaşanmadığını düşünüyor.
Tarifeli uçuşlarla Tel Aviv'e ulaşan yolcular, bu krizi nasıl karşıladıklarına ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Ukrayna'daki İsraillilerde panik havası gözlenmiyor
İsrail vatandaşı Maor Dido (32), sık sık yaptığı gibi yine iş seyahati nedeniyle geçici süreliğine ülkesine geldiğini ve Kiev'deki eşinin yanına tekrar döneceğini söyledi.
Ukrayna'yı terk etmek gibi bir niyeti olmadığını vurgulayan Dido, "Durum nedeniyle kaygılı değilim. Bunların hepsi laf. Politikacıların konuşmalarından ibaret görüyorum. Bir şey olsa dahi bu Donbas sınırında olacaktır. Kiev'e geleceğini düşünmüyorum. Ukrayna'da insanlar bunu hiç düşünmüyor bile. Zaten herkes bu (işgal) söylemlerini 8 yıldır (2014'teki Kırım işgalinden bu yana) duyuyor."
İsrailli yolcu, Ukrayna'daki İsrailliler arasında panik havası yaşanmadığına dikkati çekerek, "Ukrayna'daki İsrailliler olarak Whatsapp'ta bir grubumuz var. Gruptakilere durum hakkında ne düşündüklerini sorduğumda, hepsi bunun sözlerden ibaret olduğunu söylüyor." dedi.
Dido, savaşın finansal kaynak gerektirdiğine vurgu yaparak, "Savaş maliyet demektir. Kovid19 nedeniyle hükümetlerin paraya ihtiyacı var. Savaş ve askeri müdahaleler büyük para gerektirir." diye konuştu.
İsrailli Dido, sözlerine şöyle devam etti:
"Ukrayna'daki insanlar panikte değil, hayatlarını yaşamaya devam ediyorlar. Ukrayna'daki Yahudilerin de korktuğunu düşünmüyorum. Şimdiki uçuşumda da tamamen dolu bir uçak görmedim ve panik havası da yoktu.
Elbette ailem beni arayıp durum hakkında soru soruyor ve benim için endişeleniyor. Ama ben hiçbir şey olmadığını, hayatımıza normal şekilde devam ettiğimizi söylüyorum."
"Sadece panik yaratıyorlar"
Eşi ve 3 çocuğu ile Ben Gurion Havaalanı'na inen bir başka İsrailli de yolculuğunun sadece ziyaret amaçlı olduğunu aktardı.
İsrailli yolcu, Ukrayna'daki durumun bahsedildiği kadar kötü olmadığını kaydederek, İsrail hükümetinin ülkeyi acil terk etme yönündeki çağrısını da "sadece panik yaratıyorlar" şeklinde değerlendirdi.
İsrail'e ilk kez gelen Ukraynalı turist Anastasia Horodetska da ülkesinde bir panik havası yaşanmadığına dair diğer yolcularla hemfikir.
Horodetska, "Herkeste endişe var ancak insanlar sükunetini korumaya çalışıyor. Kötü bir durumun meydana gelmeyeceğini umuyorlar. Hepimiz bunu ümit ediyoruz." ifadelerini kullandı.
İsrail, 2014'teki senaryonun tekrarına hazırlıklı olmak istiyor
Rus kuvvetlerinin 2014'te Kırım'ı ilhak etmesi ve Ukrayna'nın doğusundaki Donbas'ta Rus destekli ayrılıkçılarla yaşanan çatışmalar nedeniyle binlerce Yahudi, İsrail'e göçmen dalgası başlatmıştı.
Tel Aviv yönetimi, Ukrayna'da yeniden bir işgal ve savaşın meydana gelmesi ihtimaline karşı, bu ülkedeki 100 binden fazla Yahudiye acil destek sağlamak üzere eylem planı yapıyor.
Yedioth Ahronot gazetesinin Göçmen Bakanı Pnina TamanoShata'dan aktardığına göre İsrail, "yaşanacak en kötü senaryoya hazırlıklı".
Buna göre İsrail'in, Ukrayna'da Yahudi topluluğu tehdit edecek bir savaş çıkması halinde, binlerce Yahudiyi doğrudan tahliye ederek İsrail'e ve işgal altındaki Filistin topraklarına yerleştirmesi bekleniyor.
İlginizi Çekebilir
Zap'ta kilit kapandı
Terör örgütüne "pençe" darbesi Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Bu yılın başından itibaren 2 bin 564 terörist etkisiz hale getirilmiştir. En son, kahraman Mehmetçiğin büyük özverisi ve gayretiyle artık Zap’ta da kilit kapatılmıştır" dedi.
İsrail'e hiçbir ürünün ihracatına izin vermiyoruz
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Filistin Ekonomi Bakanı’nın özellikle paylaştığı bilgiyi tavsiye ederim. 624 kodu İsrail’e ihracattır. 625 kodu da Filistin’e ihracattır. 624 kodlu hiçbir ürüne izin vermediğimizi söylemek isterim” dedi
Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunuyor
NATO Genel Sekreteri Rutte, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la bir araya gelmeyi sabırsızlıkla beklediğini dile getirerek, "Giderek öngörülemez hale gelen bir dünyada Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunarak güney kanadımızdaki caydırıcılığı güçlendiriyor" dedi.
Türk Dünyası Şartı kabul edildi
Ortak tarih, ortak edebiyat, ortak kültür... Türk Dünyası, gücünü Türk Devletleri Teşkilatı ile artırıyor. Türk Devletlerinin liderleri kardeşlik bağlarını güçlendirmek ve dayanışma ruhunu sürdürmek için Ortak Türk Dünyası fikrini benimsedi. Peki Türk Dünyası Şartı nedir?