ASELSAN milli teknolojilerle ulaşımı dönüştürüyor
TEKNOLOJİGeliştirdiği milli teknolojilerle elektrikli araç dönüşümünde sorumluluklar üstlenen ASELSAN, sahip olduğu kabiliyetlerle yeni görevlere hazırlanıyor.
ASELSAN Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Çelik, BMC ve ASELSAN iş birliğiyle geliştirilen 12 metre elektrikli otobüs projesi ve bu alanda yürüttükleri çalışmalara ilişkin sorularını yanıtladı.
Çelik, BMC otobüsüne verdikleri 250 kilovatlık sabit mıknatıslı motorların teknolojisinin mevcut elektrikli araçlarda kullanılan çözümlerden ileri seviyede olduğunu söyledi.
Motor için ASELSAN mühendislerinin 4 yüksek lisans tezine ve 5 patente sahip olduğuna işaret eden Çelik, bunun yanında kontrol, sürüş ve batarya şarj ünite kontrol sistemlerinin de şirket bünyesinde özgün geliştirildiğini bildirdi.
BMC ve ASELSAN arasında, Nisan 2022'de imzalanan iş birliği protokolü çerçevesinde başlatılan proje ile şehir içi toplu taşıma ihtiyacını karşılayabilecek BMC PROCITY EV aracına ASELSAN çekiş sistemi kazandırıldığını anlatan Çelik, şöyle konuştu:
"ASELSAN bu proje kapsamında geliştirdiği çekiş ve araç kontrol sistemleri bileşenleri ile savunma sanayisi tecrübesini otomotiv sektörüne aktarmış ve her türlü elektrikli araç için yerli çekiş sistemi sağlayıcısı olduğunu göstermiştir. Bu teknoloji ile sadece otobüs değil, hafif elektrikli araçlardan otomobile, minibüsten trene, kamyondan iş makinelerine ve hatta askeri veya sivil su üstü/su altı gemilerine kadar tüm elektrikli araçları milli teknolojimizle donatma kabiliyeti kazanmış bulunmaktayız. Bunun da ötesinde yenilenebilir enerjideki rüzgar santrallerine kadar uzanan bir çözüm yelpazemiz var. Bu 70 kilovattan 7 megavata demektir. 7 megavatlık bir gücün, değil Türkiye'de, bulunduğumuz bölgede tasarımcısı, test altyapısı yok ama ASELSAN'da var. Yeni teknolojilerle birlikte bu sistemleri geliştirmeye devam edeceğiz."
Milli çözüm güvenli ve maliyet etkin
Söz konusu teknolojilerin milli olmasının önemini vurgulayan Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Yurt dışından alınan sistemlerle bu yapıyı sürdürmeniz mümkün değil. Çünkü sistemlerin güncellenmesi milli bir firma tarafından yapılırsa daha ekonomik olur. Yurt dışında alınan ürünlere entegre lojistik destek ASELSAN gibi verilemediği için kısa sürede ürün yenilemesine gidilmekte. Bu çok daha maliyetli olmakta. Başlangıç fiyatı rekabetçi gibi görünse de uzun vadede milli olmayan bir ürünle maliyet sorunları ve yeni teknolojilerin geliştirilmesine uygun bir altyapının oluşmaması gibi olumsuzluklarla karşılaşılmakta. Bunun yerine milli bir kuruluşun olmasıyla bunların tümü ortadan kalkacaktır. Hedeflerimiz çok büyük. Ülkemizde Cumhuriyetin 100. yılında bunun yeni örneklerini ortaya koymayı amaçlıyoruz."
İlginizi Çekebilir
Milli teknolojinin kalbinde Türk gençliğini görüyoruz
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, tam bağımsız Türkiye iddiası ve idari doğrultusunda her ne yapıyorsak işin kalbinde, merkezinde Türk gençlerini, TEKNOFEST kuşağını görüyoruz" dedi.
Türkiye'nin ilk kuantum bilgisayarı tanıtılacak
TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesinin çalışmalarıyla geliştirilen Türkiye'nin ilk kuantum bilgisayarı bugün faaliyete geçecek. Bilgisayar birçok alanda sağlayacağı katkılarla ülkenin bilgi işlem teknolojilerindeki gücünü artıracak.
Milyonlarca dolar cepte kalacak
Türkiye’nin insansız hava araçları yolculuğunda başrolde olan BAYKAR’ın yaklaşık 300 milyon dolarlık bir yatırımla ‘motor’ üreteceğini duyurması dikkate değer. Uzmanlara göre, bu yolla BAYKAR yurt dışından motor alımını belki de sonlandıracak ve milyonlarca dolar cepte kalacak. Motorun çok ciddi bir ihracat potansiyeli taşıyacağı beklentisi de var.
Togg T10F ilk kez görücüye çıktı
Togg, C araç segmentindeki ilk akıllı mobilite cihazı T10X'in ardından, yine aynı sınıfta geliştirilen ikinci cihazı T10F ilk kez Teknofest'te görücüye çıktı.