İstanbul
30 Nisan, 2025, Çarşamba
  • DOLAR
    38.32
  • EURO
    43.77
  • ALTIN
    4105.0
  • BIST
    9.358
  • BTC
    92349.288$

Bizi Kurtaracak Olan

28 Nisan 2025, Pazartesi 23:45 57 kez okundu.

 

Özellikle son dönemde, İslam coğrafyasından gözyaşı, kan. ölüm haberi gelmeyen bir gün yok neredeyse. İslam âleminde halkı sorunsuz yaşayan ülke sayısı pek az. Deccaliyetin yaktığı ateş, şiddetini azaltmadan sürekli olarak yayılıyor, vicdanları katlediyor.

 

Filistin’de zulüm, katliam, soykırım, acılar ve gözyaşı senelerdir durmuyor; artmaya devam ediyor. Nasıl duracağı üzerine konferanslar, TV programları, gösteriler, yürüyüşler, protestolar yapılıyor. Problem ortada ama çözüm üretilemiyor, Zalim katiller hiçbir şekilde durdurulamıyor.

 

Çözüm yollarının ilki ve en önemlisi birlik olmamız. Bizim; bir araya gelemeyen, dayanışamayan ve ortak hareket edemeyen biz Müslümanların. Yaşananların bir sorumlusu da bizleriz. Allah'ın her emri hak ve farz olduğu halde, ümmete karşı olan sorumluluklarını göz ardı eden bizler.

 

Görüş ayrılıklarımıza bir türlü son vermedik, bizler Kur’an’a sımsıkı sarılıp birleşme emrini göz ardı ettik;

 

Allah’ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın... ” (Ali İmran Suresi, 103)

 

Dinimizi parça parça kıldık, gruplaştık;

 

Gerçek şu ki dinlerini parça parça edip kendileri de gruplaşanlar, sen hiçbir şeyde onlardan değilsin. Onların işi ancak Allah’adır. Sonra O, işlemekte olduklarını kendilerine haber verecektir. (En’am Suresi, 159)

 

Birlik olmadığımız için güçten düştük, zayıf kaldık, yılgınlaştık;

 

Allah'a ve Resûlüne itaat edin ve çekişip birbirinize düşmeyin, çözülüp yılgınlaşırsınız, gücünüz gider... (Enfal Suresi, 46)

 

Yeryüzünü kana bulayan küresel materyalist ideolojilerle gereği kadar mücadele etmedik, Siyonizm’i gereği kadar anlatmadık, yok etmek için gereği kadar çalışma yapmadık, hakkın hâkim olması için gereği kadar savaşmadık;

 

Hayır, Biz hakkı batılın üstüne fırlatırız, o da onun beynini darmadağın eder. (Enbiya Suresi, 18)

 

Kur'an yerine, uydurulmuş hurafelerle hükmettik. Kendi hayatımızda bile ahlak ölçülerini Allah’ın emirlerine uygun belirlemedik;

 

Kim Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, zalim olanlardır. (Maide Suresi, 45)

 

Adaleti ayakta tutamadık;

 

Ey iman edenler, adil şahitler olarak, Allah için, hakkı ayakta tutun. Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın... (Maide Suresi, 8)

 

Allah'a ve Resulüne itaat etmedik. Allah’ın kelâmına itaat etmedik. Bu sebeple problem ortada ve tespitlerimiz de doğru olduğu halde, çözüme ulaşamadık. Allah bunu bize nasip etmedi, etmiyor. Gerçek anlamda dostluğu yaşamadıkça da nasip etmeyecek muhtemelen.

 

Birlik olmadığımız sürece ne zulüm, ne fitne ve bozgunculuk bitecek, ne akan kan ne de gözyaşları dinecek;

 

İnkâr edenler birbirlerinin velileridir. Eğer siz bunu yapmazsanız (birbirinize yardım etmez ve dost olmazsanız) yeryüzünde bir fitne ve büyük bir fesat olur. (Enfal Suresi, 73)

 

Said Nursi de İslâm âleminin başına gelen musibetlerden, dinde ihmalkâr davranan ve ihtilafa düşen Müslümanları sorumlu tutuyor. İslam âleminde yaşanan zulüm ve sefaletin, yapılan hatalar karşılığında verilen bir ceza olduğuna dikkat çekiyor. Ancak Üstada göre, bizi kurtaracak olan yine İslâmiyet’in merhametidir.

 

Hep suçladığımız şer güçlerin başında, aramızı açmayı görev edinen şeytan vardır. Yarın Allah'ın huzuruna çıktığımızda, şeytanın bizi yoldan çıkardığı mazeretine sığınmamız, bağışlanmamıza yetmeyecektir.

 

Size ne oluyor ki, Allah yolunda ve: ‘Rabbimiz, bizi halkı zalim olan bu ülkeden çıkar, bize katından bir veli (koruyucu sahip) gönder, bize katından bir yardım eden yolla’ diyen erkekler, kadınlar ve çocuklardan zayıf bırakılmışlar adına savaşmıyorsunuz? (Nisa Suresi, 75)

 

Zulüm karşısında susmak, zalimin ekmeğidir. Zulme seyirci kalmak zalimle birlikte yol edinmektir. Zalimlerle mücadele etmeli, Allah'ın ipine hep birlikte sarılmalı, safları sıklaştırmalı, dik ve kararlı durmalıyız. Bugün en fazla da Gazze’de çaresiz anne babaların, daha dünyayı tanımadan katledilen bebeklerin üzerine çöken Siyonist zulümâtın dağılması için dua etmeliyiz.

 

"Rabbimiz, üzerimize sabır yağdır, adımlarımızı sabit kıl ve kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et." (Bakara Suresi, 250)

 

Allah’ın bize işaret ettiği yol, en kolay ve kurtuluşa ulaştıracak tek yoldur. Kötülük ebedî değildir. Elbet bir gün devran dönecek. Doğru yerde saf tutamayanlardan olmaktan Allah esirgesin.

 

Kendilerine apaçık deliller geldikten sonra parçalanıp ayrılığa düşenler gibi olmayın. İşte onlar için büyük bir azap vardır. (Al-i İmran Suresi, 105)

 

Hiç şüphesiz; Yüce Allah doğruyu söyledi.

 

#wakeupmuslim

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum