Siber güvenlik ekosistemi ”milli zirvede” buluştu
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan: ”(Youtube’un Türkiye’ye temsilci ataması) Bu yaklaşımın diğerler sosyal medya şirketlerine de örnek olmasını diliyor ve tıpkı ABD ve Avrupa’da olduğu gibi bulundukları ülkelerin yasalarına uyum göstermelerini bekliyoruz” ”Siber güvenlik ekosisteminin Türkiye’de gelişimi için önümüzdeki dönemde gündemimizde olacak en önemli iki unsur, yerli ve milli siber güvenlik çözümleri ile yetişmiş siber güvenlik insan kaynağıdır” Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır: ”Stratejik ve güvenlik açısından kritik verilerin Türkiye’de kalması konusunda gayret gösteriyoruz. Verilerin tanımlanması, güvenlik seviyelerinin, depolama ve iletişim standartlarının ilgili paydaşlarla belirlenmesi ve bu alanda mevzuat oluşturulması önemli”
ANKARA (AA) Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, geçen hafta Youtube'un yasal merciler nezdinde Türkiye'de temsilci atayacağına dair duyuruda bulunduğunu anımsatarak, "Bu yaklaşımın diğer sosyal medya şirketlerine de örnek olmasını diliyor ve tıpkı ABD ve Avrupa'da olduğu gibi bulundukları ülkelerin yasalarına uyum göstermelerini bekliyoruz." dedi.
Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi tarafından "Siber Güvenlik Haftası" kapsamında düzenlenen Siber Güvenlik Zirvesi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde başladı.
Sayan, burada yaptığı konuşmada, güvenliğin artık yalnızca gerçek dünyayla ilişkili değil, siber dünyada da kaçınılmaz bir gereklilik olduğunu belirterek, güvenlikten bahsedebilmek için bilişim altyapılarının da siber saldırılara karşı korunması gerektiğini söyledi.
Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi'ndeki (USOM) çalışmalarla siber güvenlik için 7/24 çalışma gayreti içinde olduklarını vurgulayan Sayan, "Siber güvenlik ekosisteminin Türkiye'de gelişimi için önümüzdeki dönemde gündemimizde olacak en önemli iki unsur, yerli ve milli siber güvenlik çözümleri ile yetişmiş siber güvenlik insan kaynağıdır." diye konuştu.
Sayan, USOM bünyesinde yürütülen çalışmalarla AVCI, AZAD, KASIRGA, ATMACA, SINKHOLE ve KULE gibi birçok yerli ve milli çözümü hayata geçirdiklerine dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:
"KASIRGA ve ATMACA sistemlerimizle son 6 ayda 53 binden fazla zafiyet tespit eden bir yapı oluşturduk. Bu sistemlerimiz yeni geliştirilen modülleriyle haftada 1 milyondan fazla '.tr' uzantılı web sayfasını tarayıp, zafiyet tespiti yapabiliyor. SINKHOLE altyapısıyla 80 binin üzerinde zararlı bağlantıyı engelleyip, yılda 158 milyar zararlı isteği durduran ve tehdit istihbaratı üreten bir kapasite teşkil etmiş durumdayız."
"Siber güvenlik endeksinde dünyada 20'nci sıraya yükseldik"
Türkiye'nin siber güvenliği için çalışan ekipler olarak tüm imkanları milli altyapılarda kullandıklarını vurgulayan Sayan, yürüttükleri çalışmalarla ülkenin Uluslararası Telekomünikasyon Birliği tarafından açıklanan GCI siber güvenlik endeksinde dünyada 43'üncü sıradan 20'nci sıraya, Avrupa'da da 11'inci sıraya yükseldiğini bildirdi.
Sayan, yeni tip koronavirüs (Kovid19) salgını sürecinde siber tehdit vektörlerinde artış meydana geldiğine işaret ederek, "USOM ekiplerimiz bu süreçte 200'den fazla sahte konferans uygulaması, 17 binden fazla zafiyet ve 1000'e yakın komuta kontrol merkezi tespit etti ve bunlar engellendi." ifadelerini kullandı.
Bakanlık ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından siber güvenlik alanında insan kaynağını geliştirme amacıyla yürütülen çalışmalara da değinen Sayan, "20202023 yıllarını kapsayan Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı'mızın yayınlanmasıyla artık önümüzdeki dönemde bu çalışmaları çok daha öteye götürmenin azmi ve kararlılığı içindeyiz." değerlendirmesinde bulundu.
"Youtube'un yaklaşımı diğerlerine örnek olmalı"
Sayan, geçen hafta sosyal ağ sağlayıcılarından Youtube'un yasal merciler nezdinde muhatap olmak üzere Türkiye'de temsilci atayacağına dair duyuruda bulunduğunu anımsatarak, "Bu yaklaşımın diğerler sosyal medya şirketlerine de örnek olmasını diliyor ve tıpkı ABD ve Avrupa'da olduğu gibi bulundukları ülkelerin yasalarına uyum göstermelerini bekliyoruz." dedi.
Vatandaşların internetini güvenli bir şekilde kullanmasına yönelik faaliyetlere de devam ettiklerini belirten Sayan, geçen hafta BTK tarafından dijital okur yazarlık kitabının yayımlandığını ifade etti.
"Yerlilik ve millilik odaklı çalışmalarımıza hız kazandırdık"
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır da Kovid19 salgınının tüm dünyada öz yeterlilik, dijital dönüşüm kavramlarını öne çıkardığına işaret ederek, Türkiye’nin bu dönemde kendi vatandaşlarının ihtiyaçlarını büyük ölçüde karşıladığını vurguladı.
Bakanlık olarak özellikle sanayinin dijital dönüşümü alanında hızla adım attıklarına dikkati çeken Kacır, bu süreçlerde yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesine önem verdiklerini söyledi.
Kacır, akıllı yaşam ve sağlık, finans ve ticaret gibi birçok alanda dijital dönüşüm süreçlerinin hızlanmaya devam edeceğini aktararak, 5G ve ileri bağlantı ile yapay zeka teknolojileri, veri politikaları gibi yatay alanlarda da özellikle yerlilik ve millilik odaklı çalışmalara hız kazandırdıklarını anlattı.
Yapay zeka teknolojileriyle iş gücünün üzerinde oluşacak etkileri tespit etmenin önemine değinen Kacır, dijital yetkinlikler konusunda iş gücünü hazır hale getirmenin öncelikleri arasında olduğunu dile getirdi.
"Siber güvenlik dijital dönüşümde ulusal güvenliğin en temel alanı"
Kacır, stratejik ve güvenlik açısından kritik verilerin Türkiye'de kalması konusunda gayret gösterdiklerini belirterek, "Verilerin tanımlanması, güvenlik seviyelerinin, depolama ve iletişim standartlarının ilgili paydaşlarla belirlenmesi ve bu alanda mevzuat oluşturulması önemli." diye konuştu.
Siber güvenlik konusunun dijital dönüşüm süreçlerinde ulusal güvenliğin en temel alanı olduğunu vurgulayan Kacır, şunları kaydetti:
"Özellikle kritik altyapılarımızın siber güvenliğinin 7/24 korunması, kurum ve kuruluşlar arası veri paylaşımının güvenli biçimde sağlanması, kaynağı ve hedefi yurt içinde olan verinin veri trafiğinin yurt içinde kalması, kritik altyapı sektörlerinde düzenleme ve denetlemeye dayalı siber güvenlik yaklaşımının geliştirilmesi, bilgi teknolojileri ürünlerinde üretici bağımlılığının önüne geçilmesi, yeni nesil teknolojilerin güvenliğinin sağlanmasına yönelik gereksinimlerin belirlenmesi, kurum ve kuruluşlarda kurumsal bilgi güvenliği kültürünün yerleşmesi, siber güvenliğe ilgi duyan, uzmanlaşmak isteyen bireylere yönelik projelerle insan kaynağının güçlendirilmesi, örgün ve yaygın eğitimde siber güvenlik eğitiminin yaygınlaştırılması ve eğitim içeriklerinin zenginleştirilmesi önümüzdeki dönemde paydaşlarımızla çalışacağımız temel alanlar."
Kacır, Bakanlığın ilgili kuruluşu TÜBİTAK'ın da bu süreçte girişimcilerin yanında olmaya devam ettiğine dikkati çekerek, kurum enstitülerinin de paydaşlar tarafından yürütülen çalışmalara önemli katkılar sunduğunu bildirdi.
166 ülkeye ihracat
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) Siber Güvenlik ve Bilişim Sistemleri Grup Başkanı Mustafa Özçelik de Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesine ilişkin yaptığı tanıtım sunumunda, kümelenmenin kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği faaliyetleri paylaştı.
Kümelenme üyelerinin 166 ülkeye ihracat yaptığı bilgisini veren Özçelik, düzenledikleri etkinliklerle de ekosistemin paydaşlarını bir araya getirdiklerini söyledi.
Özçelik, kümelenmenin salgın dönemindeki çalışmalarına da değinerek, bu dönemde üye firmaların başta sağlık kurumları olmak üzere kamu kurumlarına ücretsiz ürün ve hizmetler sunduğunu kaydetti.
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın