Şehircilikte arabesk medeniyeti diyebiliriz

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki: Dün istanbul sallandı, herkes depremi konuşuyor. Bu hareketlilik yeni değil, yüzyıllardır sürüyor. Kader deyip işin içinden sıyrılamayız, inancımıza göre deriz tabii ama tedbir almalıyız, elimizden geleni yapmalıyız. Bilim, teknoloji ne diyorsa sonuna kadar takip etmeliyiz Bu topraklar üzerinde bir Selçuklu medeniyeti, bir Osmanlı medeniyeti hakim oldu. O binalara bakınca bu Osmanlı tarzı, bu Selçuklu tarzı diyebiliriz. Ama şu geldiğimiz noktada bir medeniyet inşası yolunda şehircilik anlamında bir isim vermek gerekirse arabesk medeniyeti diyebiliriz

KAYSERİ (AA) AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, Türkiye'nin deprem ülkesi olduğunu belirterek, "Dün istanbul sallandı, herkes depremi konuşuyor. Bu hareketlilik yeni değil, yüzyıllardır sürüyor. 'Kader' deyip işin içinden sıyrılamayız." dedi.

Özhaseki, Kayseri Üniversitesinin, Erciyes Üniversitesi Turizm Fakültesi Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen akademik yıl açılış töreninde, "Yerel Yönetimler ve Kentleşme" konulu ilk dersi verdi.

Türkiye'de şehirciliğin gelişimine değinen Özhaseki, şehircilikte planlamanın çok geç başladığını aktardı.

Özhaseki, plansızlığın çeşitli sıkıntılara yol açtığını vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Bizde köyden kente göç 1950'li, 1960'lı yıllarda başlıyor. İnsanlar şehirde bulabildikleri yerlere evlerini yapıyor, hemşehrisi nerdeyse onun yanına bir gecekondu çeviriyordu. Yerel yöneticilerin de ideolojik bir bakışı vardı. Sonuçta bizler sağlıksız ve kimliksiz yapılara sahip olduk. 1999 depreminde yaşananları düşünürsek binlerce insanın ölmesi, binlerce evin yerle yeksan olması... Dün istanbul sallandı, herkes depremi konuşuyor. Bu hareketlilik yeni değil, yüzyıllardır sürüyor. 'Kader' deyip işin içinden sıyrılamayız, inancımıza göre deriz tabii ama tedbir almalıyız, elimizden geleni yapmalıyız. Bilim, teknoloji ne diyorsa sonuna kadar takip etmeliyiz. Elimizden gelen her şeyi yaptıktan sonra karşımıza bir manzara çıkıyorsa ona da kader demeliyiz. Dün sadece bir ihtardı bana göre. 'Ben geliyorum, haberiniz olsun, unutmayın beni' dedi. O büyük deprem kenarda bekliyor. Bize düşen tedbir almak."

Sadece devletin ya da belediyelerin çabalarıyla depremle mücadelenin mümkün olmadığını vurgulayan Özhaseki, vatandaşın da bilinçlenmesi gerektiğini ifade etti.

"Sokağa çıkıp binalara bakalım"

Şehirlerin insanların aynası olduğuna dikkati çeken Özhaseki, şunları kaydetti:

"Şehirde yaşayan insanlar, dışarıya mimari olarak, tarz olarak kendi yaşayışlarını, örflerini, adetlerini, inançlarını yansıtırlar. Şimdi sokağa çıkıp binalara bakalım, bizi yansıtıyor mu? Bu topraklar üzerinde bir Selçuklu medeniyeti, bir Osmanlı medeniyeti hakim oldu. O binalara bakınca bu Osmanlı tarzı, bu Selçuklu tarzı diyebiliriz. Ama şu geldiğimiz noktada bir medeniyet inşası yolunda şehircilik anlamında bir isim vermek gerekirse arabesk medeniyeti diyebiliriz. Başka bir şey diyemeyiz."

Özhaseki, 2000'li yılların adeta belediyecilik açısından bir dönüm noktası olduğunu, hizmet belediyeciliğinin bu dönemde başladığını belirtti.

Belediye başkanlığı yaptığı dönemde dikey mimariyle mücadele etmeye çalıştığını anlatan Özhaseki, bu mücadeleden pişmanlık duymadığını anlattı.

Kayseri Valisi Şehmus Günaydın da akademik yılın öğrencilere ve akademisyenlere hayırlı olmasını temenni etti.

Kayseri Üniversitesinin yeni yerleşkesiyle ilgili yakın zamanda önemli bir gelişme olacağını belirten Günaydın, hem hayırseverlerin hem halkın üniversite öğrencilerine gerekli desteği verdiğini kaydetti.

Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa ise akademik açılışlarda ilk dersin önemli olduğunu belirterek, Özhaseki'ye teşekkür etti.

Konuşmaların ardından Özhaseki'ye Prof. Dr. Karamustafa tarafından plaket takdim edildi.