Post and Parcel International Summit

İSTANBUL (AA) Türkiye Kargo, Kurye ve Lojistik İşletmecileri Derneği (KARİD) Başkanı ve Yurtiçi Kargo Genel Müdürü Fatih Önyol, "Sürekli yatırımlar yaparak ticaretin ve eticaretin önünü açmayı ana görev olarak görüyoruz." ifadesini kullandı.

Türkiye Kargo, Kurye ve Lojistik İşletmecileri Derneği (KARİD) öncülüğünde bu yıl ilk kez hayata geçirilen ve Türkiye kargo ve lojistik sektörünü bir araya getiren Post & Parcel Uluslararası Zirvesi ( Post and Parcel International Summit PPIS) İstanbul'da başladı.

Önyol, devletimizin ve özel sektörün yaptığı yatırımlarla Türkiye'nin baştan sona kargo ağlarıyla sarılmış durumda olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Bazı ülkelerde kargo, lojistik altyapısı olmamasından ötürü ticaretin gelişmediğini görüyorsunuz. Nasıl ki insan için hava, oksijen ne kadar değerliyse bunlar olmadan yaşayamazsa, ticaret içinde kargo ağı o kadar önemlidir. Kargo ağının lojistik ağının olmadığı yerlerde ticaret gelişemez. İşte ticaret için kargo su gibidir, hava gibidir. Bu kadar önemlidir. Dolayısıyla, sürekli yatırımlar yaparak ticaretin ve eticaretin önünü açmayı ana görev olarak görüyoruz."

Türkiye'de eticaretin bu kadar hızlı büyümesinin, kargo sektörünün bir başarısı olduğuna vurgu yapan Önyol, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Sürekli yapılan yatırımlarla sektör, şu anda Türkiye'deki mevcut talebin daha üzerinde taşıma yapabilir durumda. Bunu pandemi döneminde test ettik. Bakın dünyada pandemi döneminde birçok gelişmiş ülke depoya döndü. Çok ciddi kargo dağıtım sıkıntıları yaşandı. Bazı ülkelerde askerler, kargoculara destek vermek için sokaklara indi.

Türkiye'ye baktığınız zaman ise bu sıkıntılar yaşanmadı. Çok hızlı bir şekilde BTK temassız teslimat konusunu hayata geçirdi. Biz gittik projelerimizi anlattık. Dedik ki 'esnaf modeli kurmalıyız. Parça başı dağıtım modeli kurmalıyız. Dolap modelleri kurmalıyız ve bunları hayata geçirmeliyiz.

Bunların kanuni altyapılarında, sıkıntılar olsa da buna hızlı bir şekilde başlamalıyız dedik. Ve BTK onayıyla hızlı bir şekilde kendi ağımızı 23 katına çıkartarak vatandaşlarımıza bir sorun yaşatmadan pandemi sürecini dünyadaki örneklerine baktığınız zaman çok üzerinde bir başarıyla tamamlamış durumdayız."

Önyol, sektörün tecrübesiyle hem ticaret hem ihracatçın önünü açtığına dikkati çekerek, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde, ülkemiz yalnızca Avrupa'nın değil Orta Doğu'nun yakın Asya'nın, Kuzey Afrika'nın da çok önemli bir ticaret ve kargo merkezi haline gelecek. Şu anda aslında gelmiş durumda ancak buradaki önem gitgide artacak.İlerleyen süreçte Türkiye daha da önemli bir köprü görevi görecek.

İlk defa yapılacak ve geleneksel hale gelecek bu fuardaki amacımız hem tedarikçilerimizi hem eticaret firmalarımızı hem otomasyon firmalarımızı hem devletimizi, devletimizin yetkililerini bir araya getirerek oluşan bu sinerjiyi daha da artırarak sektörümüzün önünü açmaktır. "

Önyol sektörün yaptığı yatırımlarla neredeyse bir teknoloji üstü haline geldiğini belirterek, Türkiye Kargo, Kurye ve Lojistik sektörünün organizasyonel yapısını güçlendirmiş, deprem, sel, olağanüstü durumlarda dahi hizmetine ara vermeden sürekli çalışmış, halkının, milletinin yanında yer almış, sürekli hizmet veren bir sektör olduğunu söyledi.

"Müşterilerimizle, üreticiler ve tedarikçiler arasındaki köprü olma görevini anlamlı bir şekilde yerine getirmeye çalışıyoruz"

KARİD Başkan Yardımcısı ve Aras Kargo Genel Müdürü Utku Ayyarkın ise konuşmasında eticaretin öneminin artmasıyla sektörde de değişiklikler yaşandığına vurgu yaparak, şunları kaydetti:

"Kargo sektörünün geçmişinden bugüne baktığımızda B2B bir iş akışı üzerine kurulmuş bir yapı var iken özellikle eticaret hayatımızda önemli bir yer etmesi, pazar yeri operasyonlarının başlamasıyla birlikte bizim sektördeki görevimiz ve rolümüz her geçen gün farklılaşır oldu. Dünyayı etkisi altına alan Kovid19, özellikle tüketici alışkanlıklarının bambaşka bir noktaya gelmesiyle birlikte bizden beklentileri de daha farklı bir noktaya getirdi.

Özellikle BTK'nın bize sağlamış olduğu esneklik ve kolaylıkla birlikte bu 2 yıllık süreçte yapısal anlamda birçok gerekliliği hayata geçirdik. Örnek vermek gerekirse biliyorsunuz o dönemde insanların kaygı seviyesi bambaşka bir noktaya gitmişti. Ve insanlar temas etmek konusunda ciddi sıkıntılar yaşarken almış olduğumuz destekle birlikte çok hızlı bir şekilde sektör temassız kargo teslimat sürecini hayata geçirdi."

Ayyarkın, salgın sürecinde günlük işlem hacminin 45 kat arttığını belirterek, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Bu yapıda bizlerin müşteri entegrasyonları zamanı iyi yönetebilmek için de otomasyonla sürece destek sağladığımız aşikar. Bu gelişmeler sonucunda da Türkiye'de eticaret sektörü son 34 yılda Türkiye ekonomisi içerisindeki yerini yüzde 8'den yüzde 20'ye kadar da tırmandırmış oldu. İşte bizler kargo sektörü olarak bu anlamlı yolculukta müşterilerimizle, üreticiler ve tedarikçiler arasındaki köprü olma görevini anlamlı bir şekilde yerine getirmeye çalışıyoruz."

Söz konusu zirveyle, tedarikçileri, eticaret firmalarını ve sektörün uzmanlarını bir araya getirmenin Türkiye ekonomisine çok ciddi katkı sağlayacağını belirten Ayyarkın, "Artık uluslararası arenada boy gösteren kargo sektörlerinin tamamı sürdürülebilir bir bakış açısıyla, ekonomiye, çevreye ve topluma nasıl katkı sağlar? Bakış açısıyla değerlendireceğimiz bir etkinlik olacak." değerlendirmesinde bulundu.