Elazığlı depremzedeler vagonlarda hayata tutunuyor

ELAZIĞ (AA) Elazığ'da meydana gelen 6,8 büyüklüğündeki depremin ardından halen evlerine giremeyen bazı depremzedeler, tren garında kendilerine tahsis edilen vagonlarda hayatlarını sürdürüyor.

Elazığ'da 24 Ocak'ta yaşanan depremden sonra hasarlı olduğu için evlerine giremeyen ailelere Türkiye'deki birçok kamu ve sivil toplum kuruluşunun seferberliği devam ediyor.

Depremden etkilenenlerin barınmalarına yardımcı olmak için harekete geçen Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demir Yolları (TCDD) yetkililerince Elazığ'a gönderilen, Türkiye Vagon Sanayi AŞ'de (TÜVASAŞ) TCDD personelinin kullanımı için hazırlanan 10 vagonlu trende, depremzede aileler kalıyor.

Elazığ Tren Garı'nda, bir yandan normal seferlerin yapılmasını sağlarken bir yandan da depremzedelere 10 vagonlu trende hizmet veriliyor.

İki ailenin rahatlıkla konaklayabildiği vagonlar, yatak odası, koltuk takımı, eşya dolabı, mutfak, buzdolabı, fırın, yemek masası, çamaşır ve bulaşık makinesi, klima, televizyon, tuvalet ve banyo gibi özellikleriyle küçük bir stüdyo daireyi andıran vagonlar, adeta depremzedeleri hayata bağladı.

"Allah devletimizden razı olsun"

Depremzedelerden 66 yaşındaki Firdevs Sevinç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, depremin şok etkisini yavaş yavaş atlatmaya çalıştıklarını belirterek, Türkiye'nin dört bir yanından insanların Elazığ'a yardıma koşmasının her şeye rağmen kendilerini gururlandırdığını ifade etti.

Sevinç, "Evimizin iki tarafında yıkık binalar vardı, biz de buraya sığındık. Bakalım ne olacak. Allah büyüktür. Kiralık yer bulmakta zorlandık. Allah bin kere devletimizden razı olsun. Şeker hastası olmama rağmen böbreğimi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a veririm çünkü bize çok iyi bakıyor. Bir evdeki ihtiyaç neyse o da burada karşılanıyor. Allah emeği geçen herkesten razı olsun." diye konuştu.

Depremzede çocuklardan Eren Öcek de 7. sınıf öğrencisi olduğunu, daha önce çok merak ettiği trene deprem nedeniyle binmek zorunda kaldığını anlattı.

Öcek, "Trende kalmaya alıştım, burada yeni arkadaşlarımla oyunlar oynuyorum. Boyama kitaplarıyla oynuyorum. Futbol maçları yapıyoruz. Bize yardımlar da yemekler de geliyor." dedi.

Mustafa Yılmaz da 4 çocuğu ve eşiyle trene sığındığını belirterek, "Tren garına yakın bir mahallede oturuyoruz. Bir gün trende konaklayacağımız hiç aklımın ucundan bile geçmezdi. Halimize çok şükür hayatta kaldık. Evimiz hasar gördü. O da geçer inşallah." ifadelerini kullandı.