DEİK Başkanı Olpak, DEİK’in yeni merkezinde ticari diplomasi faaliyetlerini değerlendirdi:
”Suudi Arabistan ile 7,3 milyar dolar ihracatımız vardı. Dolayısıyla 7 milyar dolarlık bir kaybımız oldu diyebiliriz. İlişkilerin yeniden normalleşmesiyle birlikte Suudi Arabistan’a 10 milyar dolarlık bir ihracat potansiyelinden söz edebiliriz” ”(Türkiye’nin ihracatı) İhracatta 260 milyar doların üzerinde bir rakamla yılı kapatacağız gibi görünüyor”
İSTANBUL (AA) Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, "Suudi Arabistan ile 7,3 milyar dolar ihracatımız vardı. Dolayısıyla 7 milyar dolarlık bir kaybımız oldu diyebiliriz. İlişkilerin yeniden normalleşmesiyle birlikte Suudi Arabistan'a 10 milyar dolarlık bir ihracat potansiyelinden söz edebiliriz." dedi.
Olpak, açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirilen DEİK'in yeni merkezinde gazetecilerle bir araya geldi.
DEİK'in ticari diplomasi faaliyetlerine ilişkin bilgi veren Olpak, yeni merkezlerini 75 milyon liraya satın aldıklarını belirterek, bu yatırımı, kendini yaklaşık 7 yılda amorti edecek şekilde planladıklarını kaydetti.
Olpak, yeni merkezlerinde fiziki ve ekonomik pek çok avantajı bir arada yakaladıklarını ifade ederek, DEİK'in faaliyetlerinin yüzde 90'ını artık merkez ofiste gerçekleştirebildiklerini aktardı.
DEİK'in artık sadece ofis giderleri değil, ticari diplomasi faaliyetler için yaptığı harcamaların da yeni merkez ile azalacağını bildiren Olpak, "Şu an DEİK'te 78 çalışanımız var. Hedefimiz 100 çalışma arkadaşı ile faaliyet göstermek. Yeni merkezimizde 8 ayrı toplantı odamız bulunuyor. En büyük etkinlik salonumuzda ise 250 kişiye kadar misafiri ağırlama şansına sahip olduk. Toplam 3 bin 500 metrekarelik 2 katlı bir ofis alanımız var. Kendimizi Türk özel sektörünün dışa açılan kapısı, iş dünyamızın kutup yıldızı olarak tanımlıyoruz. Dolayısıyla DEİK olarak bu yatırımı yapmamız ve fonksiyonel bir ofis satın almamız gerekiyordu. Bir önceki ofisimizde kalsaydık bile yıllık 10 milyon lira kira masrafımız olacaktı." ifadelerini kullandı.
"İhracatımızı gelecekte de pozitif olarak değerlendiriyorum"
Nail Olpak, geçen yıl ihracatta yakalanan 225 milyar dolarlık seviyenin en önemli sebebinin Türkiye'nin salgın sürecinde dahi tedarik zincirini kopartmadan ticaretini sürdürmeyi başarması olduğuna işaret etti.
Türkiye'nin bölgesel anlamda lojistik üstünlüğünü koruduğunu belirten Olpak, "Daha önümüzde 6 ay olsa da ihracatta 260 milyar doların üzerinde bir rakamla yılı kapatacağız gibi görünüyor. Sadece artırmak değil de belirli ülkeler bazında dış ticaret fazlası veriyor muyuz kısmını da düşünmemiz lazım. İhracatın ithalatı karşılama oranlarına da bakmamız lazım. İhracat noktasında kötümser değilim, gelen giden heyetleri de bildiğim için ihracatımızı gelecekte de pozitif olarak değerlendiriyorum." diye konuştu.
Türkiye açısından turizm, eğitim ekonomisi, yurt dışı yatırımlar, yurt dışı müteahhitlik gibi alanlarda da ne kadarlık döviz girdisi olacağının büyük önem taşıdığını vurgulayan Olpak, şöyle devam etti:
"Yurt dışı yatırımlar alanında şu ortamda pozitif bir senaryo ihtimali zor olsa da yurt dışı müteahhitlik alanında büyük gelişmeler olabilir. Geçen yıl yurt dışı müteahhitlik alanında yaklaşık 30 milyar dolarlık ticaret hacmi yakaladık. Bu çok başarılı ve önemli bir performans. Çünkü yurt dışı müteahhitlikte bir dönem 13 milyar dolar seviyelerine düşmüştük. Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Türk Cumhuriyetlerde ihracat açısından farklı pazarlar var. Bu anlamda Türkiye için hala çok ciddi bir potansiyel görüyoruz.
Afrika hala çok önemli bir pazar. Afrika ticarete, yatırıma ve sanayiye hala aç bir pazar. Henüz doymuş bir pazar değil. Ancak burada en önemli sorun finansman. Geçen ay Amerikan Eximbank Başkanı'nı İstanbul'da ağırladık. Buluşmamızın ana teması ise Türk iş dünyası ile ABD iş dünyasının Afrika'da iş birliği yapmasıydı. İhracatımızda Almanya başı çekiyor. ABD ise 2. sıraya yükseldi. ABD ile yüzde 40'a yüzde 60 bir ihracat dengemiz vardı. Ancak biz şu an bu tabloyu yüzde 48'e yüzde 52 oran ile dengelemeyi başardık. İngiltere ise dış ticaret fazlası verdiğimiz bir Avrupa ülkesi olması açısında son derece önemli."
"(Suudi Arabistan'dan) Gelen heyetin niteliğinden ve ziyaretten son derece memnunuz"
DEİK Başkanı Olpak, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'ın Türk iş dünyası açısından önemli olduğunu belirterek, seyahat kısıtlamasının kaldırılmasının bile Türk iş insanı açısından çok önemli bir gelişme olduğunu söyledi.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın 35 kişilik bir heyet ile Türkiye’ye geleceğini bildiren Olpak, şunları kaydetti:
"Uzun zamandan sonra ülkemizi ziyaret ediyorlar ve olabilecek en güçlü firmalardan iş insanları katılıyor. Aralarında ülkelerimiz arası ticarette çok etkili rol oynamış önemli isimler var. Heyet listesini DEİK olarak biz hazırlasaydık inanın yine aynı 35 kişiyi seçerdik. Dolayısıyla gelen heyetin niteliğinden ve bu ziyaretten son derece memnunuz.
Geçtiğimiz dönemde yaşanan sorunlardan dolayı ticaret durmadan önceki en son rakamları baz aldığımızda Suudi Arabistan ile 7,3 milyar dolar ihracatımız vardı. Dolayısıyla 7 milyar dolarlık bir kaybımız oldu diyebiliriz. İlişkilerin yeniden normalleşmesiyle birlikte Suudi Arabistan'a 10 milyar dolarlık bir ihracat potansiyelinden söz edebiliriz. Özellikle işin müteahhitlik boyutu çok önemli bir alan."
"Türkiye'ye hala ilgi var ve en önemlisi de burada hala fırsat var"
Nail Olpak, geçen hafta 3 ayrı ülkeden bakan katılımlı iş heyetlerini ağırladıklarını hatırlatarak, "Dolayısıyla Türkiye'ye hala ilgi var ve en önemlisi de burada hala fırsat var.
Bu ilgiyi de şöyle yorumlayabiliriz; sanki salgın sürecinde kaybedilenleri telafi etmeye çalışıyorlar diyebiliriz. Elbette döviz kurundan dolayı ucuzluk avantajı de öne çıkabilir. Fakat buradaki pazar büyüklüğümüz ve potansiyelimiz inanılmaz yüksek." dedi.
Afrika'nın Türkiye'ye bakışının son derece pozitif olduğunu ifade eden Olpak, ABD’li muhataplara "Gelin Afrika'da iş birliği yapalım, finansmanı koyalım ve 3. ülkelerdeki projelerde ortak olalım" dediklerini aktardı.
"DEİK Dijital Teknolojiler İş Konseyi'ni kurduk"
Yeşil Mutabakat'ı yeni bir dizayn ve yeni bir ekonomi anlayışı olarak yorumladıklarını belirten Olpak, şunları kaydetti:
"Yeni dönemin en önemli belirleyici faktörlerinden biri Yeşil Mutabakat olacak. Yeşil ekonomiye geçişe ayak uyduramayan ülkeler oyunun dışında kalacak. Bu yeni dizayna şimdiden adapte olmak zorundayız. Bir diğer önemli alan ise dijital ekonomi. Hayatımızın her alanında dijitalleşmeyi yaşıyoruz. DEİK olarak, dijitalleşmeyi yakından takip ediyor ve bu alandaki geleceği konuşuyoruz. Biz de Türkiye'yi dijital ekonomi ve dijital teknolojilerde bir üst lige taşıma hedefiyle DEİK Dijital Teknolojiler İş Konseyi'ni kurduk. DEİK Dijital Teknolojiler İş Konseyi'nin Yürütme Kurulu oluştu ve şu an çalışmalarımızda son aşamaya geldik."
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın