Beşiktaş’ta otobüs şoförünün durakta bekleyenlere çarpmasına ilişkin dava

İSTANBUL (AA) Beşiktaş'ta durakta bekleyenlere çarparak 1 kişinin ölümüne 14 kişinin yaralanmasına yol açtığı gerekçesiyle tutuklanan özel halk otobüsü şoförü sanık Necdet Karakuş'un yargılanmasına devam edildi.

İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Necdet Karakuş ile aralarında olay esnasında eşi Yalçın Tahir Billur'u kaybeden Ayşe Feride Billur ve kızı Tuğba Billur'un da bulunduğu bazı müştekiler ile taraf avukatları katıldı.

Yürüme zorluğu çeken ve duruşmaya tekerlekli sandalye ile katılan Ayşe Feride Billur olay gününe ilişkin, Beşiktaş'taki durakta eşiyle birlikte otobüs beklediklerini, durağın da oldukça kalabalık olduğunu anlattı.

İfadesini verirken ağlayan ve zaman zaman konuşmakta güçlük çeken Billur, "Kırmızı ışıkta bir boş otobüs durdu. Yeşil ışık yanınca çok hızlı bir şekilde üzerimize sürdü. Ben onu canlı bomba zannettim. 'Kaçın kaçın, yetiş ya Muhammed' diye bağırdım. Beni cama doğru, eşimi diğer tarafa... Direksiyonu üzerimize çevirdi. Her şey göz açıp kapayıncaya kadar oldu. Gözümü açtım eşim yerde yatıyordu başı kanıyordu, ben de yerdeydim kalkamadım. Sanığın 'isteyerek yaptım.' demesi acıma acı kattı. Şikayetçiyim. Çok mutlu bir evliliğimiz vardı, bir aileyi perişan etti." diye konuştu.

Duruşmada ifade veren diğer müşteki Sevde Kalyoncu da sanığın aracı insanların üstüne doğru sürdükten sonra elinde bıçakla araçtan indiğini, daha sonra bir erkek şahsı bıçaklamaya çalıştığını, bu esnada da "Polislerin suçu, her şeyi polisler yaptı" diye bağırdığını söyledi.

Duruşmada daha sonra söz verilen sanık Karakuş da ağlayarak, "Ben kazayla yaptım. Aileme laf gelmesin diye öyle konuşmuştum." dedi.

Müşteki avukatları, sanık avukatlarının celse arasında dilekçe sunup psikolojik problemleri nedeniyle Karakuş'un tahliyesini talep ettiklerini belirterek, bu talebin reddine karar verilmesini istedi.

Sanık avukatları ise Karakuş'un cezaevinde koğuş arkadaşları ve infaz koruma memurları tarafından sıklıkla darbedildiğini, kaburgasında çatlak olduğunu iddia ederek, psikolojik problemlerinin ciddi seviyede olduğunu bu nedenle Adli Tıp Kurumu raporu beklenmeksizin tahliye edilip ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde tedavi altına alınmasını talep etti.

Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına, müştekilerin davaya katılma talebinin kabulüne, diğer tüm taleplerin ise reddine karar verdi. Heyet, Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek raporun beklenilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, şoför Necdet Karakuş'un 3 Kasım 2019'da Beşiktaş'taki otobüs durağı ve burada bekleyen yolculara çarptığı, çarpma sonucu 1 kişinin ölümüne ve çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olduğu belirtiliyor.

Olaydan sonra sanığın elinde bıçakla bazı şahısları yaralayıp denize atladığı kaydedilen iddianamede, bilirkişi raporuna göre Karakuş'un kullandığı otobüsün motor, gaz, vites, direksiyon ve fren sistemlerinde herhangi bir soruna rastlanmadığı, sürüş ve kontrol güvenliği açısından da fonksiyonel bir arıza tespit edilmediği kanaatine varıldığı bildiriliyor.

İddianamede Karakuş'un, "kasten öldürme" ve 14 kişiye karşı "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlarından müebbet ve 126 yıldan 210 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.

Öte yandan Adli Tıp Kurumu Başkanlığı tarafından hazırlanan raporda ise sanığın kanında uyuşturucu ve uyarıcı madde tespit edildiği, cezai sorumluluğu etkileyecek herhangi bir akıl hastalığı olmadığı bildirilmişti.