BBP Genel Başkanı Destici basın toplantısında gündemi değerlendirdi:

"Türkiye ivedilikle ve behemehal Yunan Cumhurbaşkanı veya başka üst düzey yetkilinin ihtilaflı veya bize ait olan adalara ziyaretine kesinlikle izin vermeme yönünde bir adım atmalı ve sarih bir açıklama yapmalıdır" "Bu adalar üzerinde kimse hakimiyet ilan edemez. Şayet bunu yaparsa Türkiye'nin de buna karşı 1964'te olduğu gibi askeri harekat düzenleme hakkı vardır, gerekirse bu hakkını kullanmalıdır"

ANKARA (AA) Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Türkiye ivedilikle ve behemehal Yunan Cumhurbaşkanı veya başka üst düzey yetkilinin ihtilaflı veya bize ait olan adalara ziyaretine kesinlikle izin vermeme yönünde bir adım atmalı ve sarih bir açıklama yapmalıdır." dedi.

Destici, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

İsrail, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn arasında varılan "ilişkilerin normalleştirilmesi"ne yönelik anlaşmaları değerlendiren Destici, "Bunlar İslam dünyası adına, tüm Müslümanlar adına acı verici hadiseler. Öbür taraftan ihanet fotoğrafları. Ama öbür taraftan da ibretlik fotoğraflar. Bütün İslam alemi kim gerçekten Müslüman'ın yanında, kim mazlumun yanında, kim işgalin karşısında, kim zalimin karşısında, kim zalimle beraber çok açık ve net bir şekilde gözüktü." ifadelerini kullandı.

Destici, daha önce Mısır ve Ürdün'ün yolundan şu anda Birleşik Arap Emirliklerinin ve Bahreyn'in gittiğine şahitlik ettiklerini dile getirerek, şunları söyledi:

"Kim ne yaparsa yapsın Türkiye, bu topraklarda yine İslam dünyasının adeta bir sancaktarı olarak yolunda yürümeye devam edecek. İster Filistin'de, Doğu Türkistan'da, Myanmar'da, Libya'da, Kafkaslar'da olsun nerede mazlum bir soydaşımız ve dindaşımız varsa onların yanında durmaya, hak ve menfaatlerini sonuna kadar korumaya devam edecektir."

Türkiye'nin Akdeniz, Ege ve Karadeniz'de sondaj gemileri bulunduğunu anımsatan Destici, bunların başta Yunanistan olmak üzere uluslararası arenada gündem olduğunu aktardı.

Destici, Oruç Reis gemisinin Antalya limanına geri döndüğünü hatırlatarak, "Gerekçe, bakım, bunun yanında iyi niyet ve müzakere sürecine katkı olarak açıklandı. Lakin, Yunanistan bu olayı aktif diplomasinin bir zaferi olarak değerlendirirken aynı gün Türkiye'ye ait Karaada başta olmak üzere bazı ada ve adacıklara asker ve mühimmat yığma girişimlerini de devam ettirdi." dedi.

Yunanistan Cumhurbaşkanının ihtilaflı ve Türkiye'ye ait adalara ziyaret düzenleyip savaş çığırtkanlığı yapmaya devam ettiğini belirten Destici, konuşmasında şunları kaydetti:

"Bize göre yapılması gereken şudur, Türkiye ivedilikle ve behemehal Yunan Cumhurbaşkanı veya başka üst düzey yetkilinin ihtilaflı veya bize ait olan adalara ziyaretine kesinlikle izin vermeme yönünde bir adım atmalı ve sarih bir açıklama yapmalıdır. Türkiye'nin hakkı olan Yunanistan'ın gasbettiği ve gasbetmeye çalıştığı 150 küsur kayalık ve adacık mevcut. Bunlar bizim hemen burnumuzun dibinde. Bu adalar Lozan Antlaşması'nın 13 ve 16. maddesine göre işlem görmek zorunda olan adalardır. Bu adalar silahlandırılamaz. Bu adalar üzerinde kimse hakimiyet ilan edemez. Şayet bunu yaparsa Türkiye'nin de buna karşı 1964'te olduğu gibi askeri harekat düzenleme hakkı vardır, gerekirse bu hakkını kullanmalıdır."