4. Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongresi
”İslam’ın ’yaratılış’ fikrine karşı alternatif bir varoluş modeli iddiasıyla ortaya çıkan, bilimsel bir realite gibi kabul edilip sıkça gündeme getirilen her türlü düşünce ve ideoloji tepkiseldir, rasyonel açıdan da problemlidir” ”Din ile bilim arasında bir ayrışma söz konusu değildir. İslam tarihinin hiçbir döneminde bilginin bugünkü manada ’İslami olanı/olmayanı’ şeklindeki bir tasnife tabi tutulmadığının da altını çizmek istiyorum”
ANKARA (AA) Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "İslam'ın 'yaratılış' fikrine karşı alternatif bir varoluş modeli iddiasıyla ortaya çıkan, bilimsel bir realite gibi kabul edilip sıkça gündeme getirilen her türlü düşünce ve ideoloji tepkiseldir, rasyonel açıdan da problemlidir." ifadelerini kullandı.
Diyanet İşleri Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, Erbaş, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi tarafından Güzel Sanatlar Fakültesi Ahmet Yakupoğlu Amfisi'nde düzenlenen "4. Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongresi"ne video mesaj gönderdi.
Hazreti Muhammed'e indirilen ilk ayette Allah'ın, kendisini "Halik" sıfatıyla tanıttığını belirten Erbaş, İslam düşüncesine göre kainattaki her şeyin tek ve üstün kudret sahibi bir yaratıcı tarafından vücuda getirildiğini kaydetti.
Erbaş, bunun da sınırsız ilmi ve iradesiyle evreni ve içindekileri bir ölçü ve düzen içerisinde kolaylıkla var edip her an bir yaratma halinde olan, kendisinden başka hiçbir yaratıcı olmadığını çeşitli misal ve delillerle beyan eden Allah olduğunu vurgulayarak, "Buna göre insanı ve kainatı yaratan yüce Allah, bütün sebeplerin üstünde bulunan yegane müsebbiptir. Hal böyleyken İslam'ın 'yaratılış' fikrine karşı alternatif bir varoluş modeli iddiasıyla ortaya çıkan, bilimsel bir realite gibi kabul edilip sıkça gündeme getirilen her türlü düşünce ve ideoloji tepkiseldir, rasyonel açıdan da problemlidir." değerlendirmesini yaptı.
"Dine ve hakikate savaş açan yaklaşımlarla doğru şekilde mücadele edilmeli"
Son asırlarda ideolojilerin şekillendirdiği modern paradigmaların, varoluş, gaye ve değerler alanında insanın zihin dünyasını alt üst edip büyük bir kafa karışıklığına sebep olduğunun altını çizen Erbaş, günümüzde dünyanın akademik merkezlerinin de varoluş bağlamında epistemolojik krizlerini aşamadığını ifade etti.
Erbaş, teknolojinin hayatı kuşattığı ve bilgiye ulaşmanın iyice kolaylaştığı bu çağda, söz konusu krizler ve çelişkilerin özellikle gençlerin akıl ve gönül dünyasını tahrip ettiğine dikkati çekerek, dini ve hakikati inkar edip ona savaş açan yaklaşımlarla doğru ve güçlü bir şekilde mücadele edilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
"Din ile bilim arasında bir ayrışma söz konusu değildir"
Batı merkezli bilginin bugün insanı ve hayatı dizayn ettiğini söyleyen Erbaş, bu anlayışın "İnsanEvrenAllah" tasavvurunda var olan ciddi kriz ve paradoksların, bütün insanlığı derin bir çıkmaza doğru sürüklediğini herkesin gördüğünü anlattı.
Erbaş, buna karşılık İslam dünyasının da son asırlarda yaşanan gelişmeleri ve olayları gereği gibi analize ve eleştiriye tabi tutamadığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"İlmin tüm yönlerini teşvik eden İslam'ın, bu olguları birbirine muarız kabul etmesi düşünülemez. Aynı şekilde din ile bilim arasında bir ayrışma da söz konusu değildir. Bu meyanda İslam tarihinin hiçbir döneminde bilginin bugünkü manada 'İslami olanı/olmayanı' şeklindeki bir tasnife tabi tutulmadığının da altını çizmek istiyorum."
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın