Ukrayna vatandaşları eşlerini bırakıp çocuklarıyla Türkiye’ye geliyor

EDİRNE (AA) Rusya'nın Ukrayna'ya savaş açmasının ardından yaşadıkları şehirler bombalanan Türklerin yanı sıra Ukraynalılar da Türkiye'ye geliyor.

Dışişleri Bakanlığının organizasyonuyla ülkeden tahliye edilen Türk vatandaşlar ile Ukraynalılar da Edirne'deki sınır kapılarından yurda giriş yapıyor.

Kiev'de yaşayan Sofia Boykov, İrina Saykov, Alla Baykhovenko ve Ömer Günay, savaştan kaçarak Türkiye'ye gelenler arasında.

"Kadın ve çocuklar Türkiye'ye geliyor"

Boykov, gazetecilere yaptığı açıklamada, geldikleri kentte savaşın şiddetinin her geçen gün arttığını söyledi.

Kızını alarak güvenli olduğu için Türkiye'ye geldiğini belirten Boykov, "Biz buraya gelirken orası iyice tehlikeli olmaya başladı. Orada eşimi bıraktım, o da gerek olduğu takdirde savaşacak. Kiev'de erkekler vatanını savunmak için kalıyorlar. Kadın ve çocuklar Türkiye'ye geliyor. Kızım Türkiye'de doğmuştu, o nedenle buraya gelmeyi seçtik." dedi.

Boykov, tüm Türk vatandaşlarından Ukrayna'daki savaşı sosyal medyada paylaşmalarını, seslerini daha çok duyurmalarında yardımcı olmalarını istedi.

"Annem askerlere yemek yapıyor"

Ömer Günay ise Türkiye'ye sağ salim gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Babasının Türk, annesinin ise Ukrayna vatandaşı olduğunu anlatan Günay, "Biz geldik ama annem ve babam orada kaldı. Annem askerlere yemek yapıyor, babam ise savaşta yardım ediyor. Onlar gelmek istemedi. Ama durum çok daha kötü olursa onlar da Türkiye'ye gelecekler." dedi.

Alla Baykhovenko ise Rusların sivil halkın olduğu şehirleri de bombaladığını, insanların ve çocukların öldüğünü belirtti.

Eşini Ukrayna'da bıraktığını, küçük kızını alarak Türkiye'ye geldiğini anlatan Baykhovenko, savaş bitene kadar Marmaris'teki arkadaşlarının yanına gideceğini söyledi.

İrina Saykov da ülkesinde savaş nedeniyle birçok kişinin öldüğünü, yakınlarını, ailesini ve arkadaşlarını Ukrayna'da bırakarak Türkiye'ye gelmek zorunda kaldığını belirtti.

Bombaların altında yaşamın çok zor olduğunu belirten Saykov, yaşadıklarını anlatırken göz yaşlarını tutamadı.