© Müzakerat 2017 - 2021

Su krizine dikkat çekmek isteyen Avustralyalı aktivist İstanbul’da koştu

Dünyada kuraklıktan etkilenen 200 bölgede maraton koşma hedefiyle yola çıkan ve 78. koşusunu İstanbul’da gerçekleştiren Mina Guli: ​​​ ”İkinci bir gezegenimiz yok ve su krizi giderek ciddileşiyor. İklim değişikliği dünya çapında muazzam su sıkıntıları yaşadığımız anlamına geliyor. Uzun zaman bunu göz ardı ettik ama artık görmezden gelemeyiz”

İSTANBUL (AA) DİLAN PAMUK Küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle artan susuzluğa dikkat çekmek için dünyanın kuraklıktan etkilenen 200 bölgesinde maraton koşma hedefiyle yola çıkan Avustralyalı aktivist Mina Guli, 78. koşusunu İstanbul’da gerçekleştirdi.

Avustralya'daki ilk maratonuna 22 Mart Dünya Su Günü’nde başlayan Guli; Özbekistan, Tacikistan, Kenya, Tanzanya, Malavi, Zambiya, Zimbabve, Botsvana ve Güney Afrika'nın ardından Konya’daki Tuz Gölü’nde koştuktan sonra kampanyasının Avrupa ayağına başlamak üzere İstanbul’a geldi.

Fatih'teki Küçükayasofya Caddesi'nden başladığı koşusunu Beşiktaş'taki Kuruçeşme Parkı'nda tamamlayan Guli, burada, su ayak izi için insanlarda farkındalık uyandırma amacını taşıyan kampanyasıyla ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

"Ben sorunu gördüm ve dünyanın da görmesini istiyorum"

"Run Blue" kampanyası kapsamında 1 yıl içerisinde dünyanın kuraklıktan etkilenen 200 bölgesinde maraton koşmayı hedeflediğini belirten Guli, "Dünya çapında büyük bir sorun olan su krizinin içerisindeyiz. Ne yazık ki çoğu insan bunun farkında değil ama ben sorunu gördüm ve dünyanın da görmesini istiyorum." dedi.

Dünyada doğrudan veya dolaylı su kullanımının neredeyse yüzde 90'ının şirketler tarafından gerçekleştirdiğini ifade eden Guli, 2023'ün mart ayındaki Birleşmiş Milletler (BM) Su Konferansı'ndan önce 200 maraton koşarak 200 şirketi somut eyleme geçmeleri için ikna etmeyi hedeflediğini bildirdi.

"İnsanlar çoğu zaman su krizinin başkasının sorunu olduğunu düşünüyor." diyen Guli, şöyle devam etti:

"Ama gerçek şu ki su herkesi ilgilendiriyor çünkü giyiniyoruz, elektrik kullanıyoruz ya da yemek yiyoruz; bunlar suyla mümkün olan şeyler. Artık bir şeyler yapmamız gerekiyor. Umut etmek için vaktimiz doldu. Değişim için bir fırsatımız var çünkü açıkçası başarısızlık diye bir seçeneğimiz yok. İkinci bir gezegenimiz yok ve su krizi giderek ciddileşiyor. İklim değişikliği dünya çapında muazzam su sıkıntıları yaşadığımız anlamına geliyor. Uzun zaman bunu göz ardı ettik ama artık görmezden gelemeyiz."

Bundan iki ay önce dünyanın en büyük dördüncü gölü olan ancak yüzde 90’ı kurumuş Aral Gölü’nde koştuğunu anlatan Guli, "Bir zamanlar suyla dolu olan yerlerde, kumun üzerinde kadavra gibi yatan dev gemilerin arasında koştum ve bilim insanlarının 30 yıl boyunca bu gölün kuruyacağını söylediklerini ama bizim görmezden geldiğimizi düşündüm. Yıllarca bize Urmiye Gölü’nün kuruyacağını söylediler ve görmezden geldik. Şimdi bize ABD’deki Tuz Gölü’nün kuruyacağını söylüyorlar ve bunu da görmezden geliyoruz. Avrupa'da nehirlerin, göllerin kuruduğunu görüyoruz. Bu uyarıların göz ardı edilmemesini sağlamanın bir yolunu bulmalıyız." diye konuştu.

"2023 BM Su Konferansı önemli bir fırsat"

Yaklaşık son 50 yıldır yapılan tartışmalarda su krizinin unutulduğu ve bu soruna gereken önemin verilmediği yorumunda bulunan Guli, BM Su Konferansı’nı, "Hükümetlerin değişimini, şirketlerin değişimini ve bireyler olarak hepimizin değişimini yönlendirmek için katalizör bir an olarak kullanmamız için gerçekten harika bir fırsat" olarak nitelendirdi.

Küresel su krizinin sadece günümüz için değil, gelecek nesiller için de büyük sonuçları olacağını söyleyen Guli, şunları söyledi:

"Gelecek nesil, başarısız olmamızın sonuçlarını kaldıramaz. Uzmanlar, 2030 yılına kadar su talebimiz ile mevcut su kaynaklarımız arasında yüzde 40'lık bir açık olacağını tahmin ediyor. Gelecek nesiller için eyleme geçmek, gezegenimizin geleceği için adım atmak ve 'Hemen harekete geçelim' demek zorundayız."

Kendisinin aslında bir koşucu olmadığını ve kampanyası için 200 maraton koşmanın birçok zorluğu bulunduğunu vurgulayan Guli, "Bazen bunaltıcı işler küçük, basit adımlarla çözülebilir ve sanırım aynı şey su için de geçerli. Su krizine bakıyoruz ve bunun çözülemeyecek büyük bir küresel sorun olduğunu düşünüyoruz. Ama işin aslı, hepimiz eyleme geçip küçük adımlar attığımız zaman büyük değişimler olabilir." dedi.

"Birlikte dünyayı değiştirebiliriz"

Küresel su krizinin çözümünde rol almak isteyen bireylerin tüketimi azaltma, yeniden kullanma ve geri dönüştürme prensiplerini hayatlarında uygulamaları tavsiyesinde bulunan Guli, sözlerini "Gıda israfını azaltabilir, kullanmak istemediğiniz eski kıyafetleri geri dönüştürebilir ve tasarruflu duş başlıkları kullanabilirsiniz. Hayatınızda ne yaparsanız yapın, şirket sahibi de olsanız, ev işleri de yapsanız, sadece günlük kararlar veriyor da olsanız, su kullanımının sonuçlarını düşünün. Her birimiz bu sorunu çözmek için birlikte çalışma gücüne sahibiz. Bireysel olarak bir etki yaratabilirsiniz, ancak birlikte hareket ettiğimizde dünyayı değiştirebiliriz." diyerek tamamladı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER