Ölüm yolunda "Barış Yürüyüşü" Kovid19 gölgesinde başladı
GÜNDEMGeçmiş yıllarda farklı ülkelerden binlerce insanın katıldığı yürüyüş, Kovid19 salgını nedeniyle bu yıl sınırlı katılımla gerçekleşiyor
ZVORNİK (AA) Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'da 1995 yılında yaşanan soykırımdan kurtulmak isteyen Boşnak sivillerin, orman yolundan Tuzla'ya ulaşmak için kullandığı güzergahta geleneksel olarak düzenlenen "Barış Yürüyüşü" başladı.
Sırp birliklerin en az 8 bin 372 Boşnak sivili acımasızca öldürdüğü soykırımın 25'inci yılı anma etkinlikleri kapsamında düzenlenen yürüyüş, yeni tip koronavirüs (Kovid19) salgını nedeniyle bu yıl daha sınırlı bir katılımla gerçekleşecek.
Geçmiş yıllarda farklı ülkelerden binlerce insanın katıldığı yürüyüş, her yılki başlangıç noktası Nezuk kasabası yerine bu yıl Zvornik yakınındaki Crni Vrh mevkisinden başladı. Organizasyonun başlamasına az bir zaman kala Nezuk'ta Kovid19 vakaları tespit edilmesi bu değişikliğe neden oldu.
1995 yılında çok sayıda insanın hayatını kaybetmesi nedeniyle halk arasında "ölüm yolu" olarak da nitelendirilen orman yolundaki yürüyüşün yine 3 gün süreceği, ancak salgın nedeniyle geçmiş yıllara göre bazı değişiklikler olacağı bildirildi.
Bu yılki yürüyüşe 500 kişi katılıyor
Barış Yürüyüşü Alt Komitesi Başkanı Munir Habibovic, AA muhabirine yaptığı açıklamada, önceki yıllarda binlerce kişinin katıldığı yürüyüşe bu yıl 500 kişinin dahil olabildiğini söyleyerek, katılımcıların belli aralıklarla ateşini ölçeceklerini aktardı.
Katılımcılar arasında her 15 dakikada bir küçük gruplar halinde dağılım yapacaklarını ifade eden Habibovic, kamp kurulacak alanlarda ise doktor ve sağlık ekiplerinin hazır bulunduğunu vurguladı.
Soykırımdan ormanlık yoldan geçerek sağ kurtulan Almedin Becirovic de iki kardeşini soykırımda kaybettiğini belirterek, "Yaralandım ve kardeşlerime beni bırakmalarını söyledim. 48 gün sonra güvenli bölgeye ulaştım." dedi.
Soykırım kurbanları için dua ederek yürüyüşe başlayan katılımcılar, 1995'te Boşnak sivillerin kullandığı orman yolundan ilerleyerek, 10 Temmuz'da Potoçari Anıt Mezarlığı'na ulaşacak.
Bu arada, Srebrenitsa Soykırımı'nın 8 kurbanı daha soykırımın yıl dönümü 11 Temmuz'da Potoçari Anıt Mezarlığı'nda toprağa verilecek.
Srebrenitsa'da ne oldu?
Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'nın 11 Temmuz 1995'te Ratko Mladic komutasındaki Sırp birliklerince işgal edilmesinin ardından BM bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınan sivil Boşnaklar, daha sonra Sırplara teslim edildi.
Kadın ve çocukların Boşnak askerlerin kontrolündeki bölgeye ulaşmasına izin veren Sırplar, en az 8 bin 372 Boşnak erkeği ormanlık alanlarda, fabrikalarda ve depolarda katletti. Katledilen Boşnaklar, toplu mezarlara gömüldü.
Savaşın ardından kayıpları bulmak için başlatılan çalışmalarda, toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan kurbanlar, kimlik tespitinin ardından her yıl 11 Temmuz'da Potoçari Anıt Mezarlığı'nda düzenlenen törenle toprağa veriliyor.
İlginizi Çekebilir
Zap'ta kilit kapandı
Terör örgütüne "pençe" darbesi Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Bu yılın başından itibaren 2 bin 564 terörist etkisiz hale getirilmiştir. En son, kahraman Mehmetçiğin büyük özverisi ve gayretiyle artık Zap’ta da kilit kapatılmıştır" dedi.
İsrail'e hiçbir ürünün ihracatına izin vermiyoruz
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Filistin Ekonomi Bakanı’nın özellikle paylaştığı bilgiyi tavsiye ederim. 624 kodu İsrail’e ihracattır. 625 kodu da Filistin’e ihracattır. 624 kodlu hiçbir ürüne izin vermediğimizi söylemek isterim” dedi
Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunuyor
NATO Genel Sekreteri Rutte, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la bir araya gelmeyi sabırsızlıkla beklediğini dile getirerek, "Giderek öngörülemez hale gelen bir dünyada Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunarak güney kanadımızdaki caydırıcılığı güçlendiriyor" dedi.
Türk Dünyası Şartı kabul edildi
Ortak tarih, ortak edebiyat, ortak kültür... Türk Dünyası, gücünü Türk Devletleri Teşkilatı ile artırıyor. Türk Devletlerinin liderleri kardeşlik bağlarını güçlendirmek ve dayanışma ruhunu sürdürmek için Ortak Türk Dünyası fikrini benimsedi. Peki Türk Dünyası Şartı nedir?