Muhalefet, Ulusal Sorunların Neresindedir?
GÜNDEMTBMM 22. Dönem Başkanvekili Yılmaz Ateş, “Muhalefet, ulusal sorunlarımızın neresindedir? Artık bir ses vermelidir.” dedi.
TBMM 22. Dönem Başkanvekili Yılmaz Ateş, “Muhalefet, ulusal sorunlarımızın neresindedir? Artık bir ses vermelidir.” dedi.
Yılmaz Ateş’in, TBMM’nin 101. Kuruluş ve İstiklal Marşı’mızın kabulünün 100. Yılı nedeniyle yaptığı yazılı açıklama şöyledir:
“Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 101. Kuruluş, İstiklal Marşı’mızın 100. Yılını yaşıyoruz. İkisi de bu ülke işgal altındayken hayata geçmişlerdir. Haritadan silinmek istenen bu millet, yok ve yoksulluk içinde emperyalizmin elinden bağımsızlığını, tarihi boyunca şahısta olan egemenliğini de kendi ellerine alarak Atatürk’ün liderliğinde 20.yüzyılın en büyük devrimini gerçekleştirmiştir.
Türkiye bölgesel konumu, korona virüs, kırılgan ekonomik ve finansman şartları nedeniyle olağanüstü zor bir dönem yaşamaktadır. İşsizlik, yoksulluk artarken, üretim ve kişi başına düşen milli gelir düşmektedir. Türkiye’nin içinde bulunduğu Atlantik yapısı ile ilişkileri de giderek gerilmektedir.
Yunanistan sırtını AB ve ABD’nin yeni yönetimine dayayarak Trakya, Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ta güç dengelerini değiştirmeye çalışmaktadır. ABD, Fransa, İsrail, Libya, Suudi Arabistan’la anlaşmalar imzalamaktadır. Karadeniz’de yaşanan Rusya-Ukrayna gerginliğinden en çok etkilenen ülke Türkiye’dir. Irak ve Suriye’deki sorunlar, Türkiye’nin birlik ve beraberliğinin sürdürülmesinde etkili olacaktır.
Türkiye, Doğu ve Batı’nın dünya üzerinde yeni egemenlik kurma mücadelesinin merkezinde yer almaktadır. Çin yanı başımızdaki İran’la imzaladığı 25 yıllık strateji anlaşması ile 400 milyar dolar yatırım yapacak. S. Arabistan 50 yıl boyunca Çin’in enerji güvenliğine öncelik verecek. AB delegasyonun kendi aralarındaki güç mücadelesini dahi bahane eden AB’nin devlet ve hükümet başkanları Türkiye’ye parmak sallamaktadır.
Emperyalizm çevreden kuşatarak, içerideki terörist işbirlikçilerini harekete geçirerek Türkiye’ye boyun eğdirmek, egemenliğini elinden almak, mavi ve kara vatanımızı bölmek istemektedir. Bu anlaşmaların, saldırıların, kumpasların, muhalefete kurulan komplonun, 15 Temmuz’un amacı budur. Bu artık görülmelidir. Hedefleri kişiler değil, Türkiye’nin birliği ve bütünlüğüdür.
Yumurta, patates, soğan üzerinden dahi her gün iktidara hesap soran muhalefet, Türkiye’nin geleceğini etkileyen bu sorunları ağzına almadığı gibi, milletvekillerine genelge göndererek konuşmamalarını istemektedir.
Bu milletin kahraman evlatları Kurtuluş Savaşı’nı karınları aç (sabah Üzüm hoşafı, öğle yok, akşam yok), ayakları çıplak kazandılar. Mehmet Akif Ersoy İstiklal Marşı’nı yazarken sadece iki yaprak kağıdı olduğu için müsvedde olarak Taceddin Dergahı’nın duvarlarını kullanmıştır.
Bu millet dün olduğu gibi virüsü, işsizliği, yoksulluğu yine yenecektir. Emperyalizmin oyununu az hasarla atlatmak için dün gibi bu gün de 84 milyonun birliğine ihtiyaç vardır. Burada iktidar kadar, bu ülkenin kurtuluş ve kuruluşunda büyük payı olan Cumhuriyet Halk Partisi yönetimine de görev düşmektedir. Susmak, Milli Egemenlik ve İstiklal Marşımıza karşı yürümek olur. Bu iz de silinmez.
Evet, muhalefet ulusal sorunlarımızda nerededir?
Artık bir ses vermelidir. Susarak emperyalist güçlere yaranıp iktidara gelmeyi ummak yerine, milletin safında sesini yükselterek, milletin muhalefeti olmalıdır.”
İlginizi Çekebilir
Zap'ta kilit kapandı
Terör örgütüne "pençe" darbesi Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Bu yılın başından itibaren 2 bin 564 terörist etkisiz hale getirilmiştir. En son, kahraman Mehmetçiğin büyük özverisi ve gayretiyle artık Zap’ta da kilit kapatılmıştır" dedi.
İsrail'e hiçbir ürünün ihracatına izin vermiyoruz
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Filistin Ekonomi Bakanı’nın özellikle paylaştığı bilgiyi tavsiye ederim. 624 kodu İsrail’e ihracattır. 625 kodu da Filistin’e ihracattır. 624 kodlu hiçbir ürüne izin vermediğimizi söylemek isterim” dedi
Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunuyor
NATO Genel Sekreteri Rutte, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la bir araya gelmeyi sabırsızlıkla beklediğini dile getirerek, "Giderek öngörülemez hale gelen bir dünyada Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunarak güney kanadımızdaki caydırıcılığı güçlendiriyor" dedi.
Türk Dünyası Şartı kabul edildi
Ortak tarih, ortak edebiyat, ortak kültür... Türk Dünyası, gücünü Türk Devletleri Teşkilatı ile artırıyor. Türk Devletlerinin liderleri kardeşlik bağlarını güçlendirmek ve dayanışma ruhunu sürdürmek için Ortak Türk Dünyası fikrini benimsedi. Peki Türk Dünyası Şartı nedir?