Lübnanda yeni hükümetin güven oylaması öncesi protestolar sürüyor
GÜNDEMGüvenlik güçleri meclis yolundaki beton bariyerleri aşmaya çalışan göstericilere müdahale etti, yaralanan 18 kişi hastaneye kaldırıldı
BEYRUT (AA) Lübnan güvenlik güçleri, Hassan Diyab başbakanlığında kurulan yeni hükümetin güven oylaması öncesi başkent Beyrut'ta düzenlenen protesto eylemlerine müdahale etti.
Dün akşamdan beri Lübnan'ın farklı bölgelerinden gelerek Beyrut'ta toplanmaya başlayan yüzlerce gösterici, Şii Hizbullah örgütü ve siyasi müttefiklerinin oluşturduğu 8 Mart Bloku'nun desteğiyle kurulan yeni hükümet için mecliste yapılacak güven oylamasını protesto etti.
Göstericiler, sabah erken saatlerden itibaren milletvekillerinin meclise ulaşmasını engellemek için harekete geçerek, aylardır meclis muhafızlarının yanı sıra emniyet ve ordu birlikleri tarafından sıkı güvenlik önlemleri altında tutulan meclis yolundaki beton bariyerleri aşmaya çalıştı.
Lübnan'da iç savaşın sona erdiği 1990'dan bu yana yönetimi paylaşan siyasi grupları yolsuzluk ve ekonomik krizden sorumlu tutan protestocular, "yolsuzluğa son" ve "mevcut siyasileri temsil eden yeni hükümete güvenoyu yok" yazılı pankartlar taşıyarak çeşitli sloganlar attı.
18 yaralı hastaneye kaldırıldı
Meclise açılan tüm yolları yoğun tedbirlerle koruyan güvenlik güçleri de tazyikli su ve biber gazıyla müdahale ederek göstericileri uzaklaştırmaya çalıştı.
Taşla karşılık veren göstericiler ile güvenlik güçleri arasında süren gerginlik sonucu dumandan etkilenen çok sayıda gösterici ve gazeteci baygınlık tehlikesi geçirdi.
Lübnan Kızılhaç örgütü, gösterilerde yaralanan 140 kişiye ilk yardım müdahalesinde bulunduklarını ve 18 yaralının hastaneye kaldırıldığını açıkladı.
Beyrut şehir merkezinde protestolar ve gerginlik sürerken, milletvekilleri de peyderpey meclise ulaşmaya başladı.
Bu arada Beyrut'taki protesto eylemlerine destek olarak ülkenin güneyinde yer alan Sayda kentindeki okullarda genel greve gidildi.
Lübnan'daki ekonomik durum
Lübnan'da ekonomik kriz ve hükümetin vergi politikalarına karşı düzenlenen gösteriler üzerine Saad elHariri başbakanlığındaki 30 üyeli Ulusal Birlik Hükümeti 29 Ekim 2019'da istifa etmişti.
Hariri'nin yeniden başbakanlık görevine yanaşmaması üzerine Hizbullah ve siyasi müttefikleri, eski Eğitim Bakanı Hassan Diyab'ın başbakanlığında 20 üyeli yeni hükümetin kurulmasını sağlamıştı.
Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip Lübnan ekonomisinin, 19751990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük krizi yaşadığı ifade ediliyor.
Maliye Bakanlığının geçen yıl yayımladığı rapora göre, 51 milyar dolar Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'ya (GSYH) sahip Lübnan'da kamu borcu 2019'un ilk çeyreği itibarıyla 86,2 milyar dolara ulaştı.
Ülkede faaliyet gösteren birçok şirket, çalışanlarını işten çıkarma veya maaşlarını ciddi oranda düşürme yönünde adımlar attı.
InfoPro Research araştırma şirketinin verilerine göre, ekonomik kriz ve hükümetin vergi politikalarına karşı toplumsal gösterilerin başladığı 17 Ekim 2019'dan bu yana 160 bin Lübnanlı işini kaybetti.
Yerel para birimi Lübnan lirası ise Merkez Bankası kuru sabit tutsa da kara borsada yüzde 40'a varan değer kaybı yaşadı.
Bankalar, sermayenin çıkışına karşı sert kararlar alarak, yurt dışı havalelerini askıya aldı ve müşterilerin hesaplarındaki dövizleri çekmelerine kısıtlamalar getirdi.
İlginizi Çekebilir
Zap'ta kilit kapandı
Terör örgütüne "pençe" darbesi Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Bu yılın başından itibaren 2 bin 564 terörist etkisiz hale getirilmiştir. En son, kahraman Mehmetçiğin büyük özverisi ve gayretiyle artık Zap’ta da kilit kapatılmıştır" dedi.
İsrail'e hiçbir ürünün ihracatına izin vermiyoruz
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Filistin Ekonomi Bakanı’nın özellikle paylaştığı bilgiyi tavsiye ederim. 624 kodu İsrail’e ihracattır. 625 kodu da Filistin’e ihracattır. 624 kodlu hiçbir ürüne izin vermediğimizi söylemek isterim” dedi
Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunuyor
NATO Genel Sekreteri Rutte, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la bir araya gelmeyi sabırsızlıkla beklediğini dile getirerek, "Giderek öngörülemez hale gelen bir dünyada Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunarak güney kanadımızdaki caydırıcılığı güçlendiriyor" dedi.
Türk Dünyası Şartı kabul edildi
Ortak tarih, ortak edebiyat, ortak kültür... Türk Dünyası, gücünü Türk Devletleri Teşkilatı ile artırıyor. Türk Devletlerinin liderleri kardeşlik bağlarını güçlendirmek ve dayanışma ruhunu sürdürmek için Ortak Türk Dünyası fikrini benimsedi. Peki Türk Dünyası Şartı nedir?