Kötü beslenmenin sonu organ nakli ihtiyacına kadar gidiyor
SAĞLIKMedipol Mega Üniversite Hastanesi Organ Nakli Bölümünden Prof. Dr. Onur Yaprak: Her ne kadar günümüzde en çok nakil gerektiren nedenler arasında bulunan hepatit B aşı, hepatit C de yeni çıkan ilaçlarla kontrol altına alınsa da kötü beslenme neticesi karaciğerin yağlanmasının yol açtığı siroz sonucu organ nakline ihtiyaç arttı Organ nakli için arz ile talep arasındaki fark her geçen gün açılıyor. Artan ihtiyaç, maalesef kadavradan yetersiz organ bağışı yüzünden canlı sağlıklı vericilerden organ alınması yoluyla kapatılmaya çalışılıyor. Tıp dünyası şu an organ ihtiyacını gidermek için farklı arayışlara girdi Organ nakli ihtiyacı olan bir hasta başvurduğunda hasta yakınları tarafından sorulan ilk soru kadavradan organ bulunup bulunamayacağı oluyor. Toplumdaki bağış oranının ne kadar az olduğunu ifade edebilmek için hastanın yanındaki yakınları arasında organ bağış kartına sahip olan ya da vasiyeti olan birisinin olup olmadığını sorduğumuzda herkesin başı öne eğiliyor
İSTANBUL (AA) Medipol Mega Üniversite Hastanesi Organ Nakli Bölümü'nden Prof. Dr. Onur Yaprak, "Her ne kadar günümüzde en çok nakil gerektiren nedenler arasında bulunan hepatit B aşı, hepatit C de yeni çıkan ilaçlarla kontrol altına alınsa da kötü beslenme neticesi karaciğerin yağlanmasının yol açtığı siroz sonucu organ nakline ihtiyaç arttı." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Yaprak Organ Nakli Haftasına ilişkin yaptığı açıklamada, Türkiye'de artan nakil ihtiyacına rağmen, organ bağışlarının düşük kaldığına dikkati çekti.
Dünya çapında organ nakli bekleyen hasta sayısının her yıl yüzde 15, kadavra donör sayısının yüzde 5 oranında arttığını belirten Prof. Dr. Yaprak, “Dolayısıyla arz ile talep arasındaki fark her geçen gün açılıyor. Artan ihtiyaç, maalesef kadavradan yetersiz organ bağışı yüzünden canlı sağlıklı vericilerden organ alınması yoluyla kapatılmaya çalışılıyor. Tıp dünyası şu an organ ihtiyacını gidermek için farklı arayışlara girdi. Genetiği değiştirilmiş hayvandan insana transplantasyon ya da 3 boyutlu baskıdan suni organ geliştirilmesine kadar farklı çözümler üzerinde çalışılıyor. Ancak bu çalışmalar çoğu deneysel aşamada. Yani içlerinden biri başarılı olsa bile tıpta kabul görmesi 2030 yıllık bir süreç alabilir.” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Yaprak, “Her ne kadar günümüzde en çok nakil gerektiren nedenler arasında bulunan hepatit B’nin aşı, hepatit C’nin de yeni çıkan ilaçlarla kontrol altına alınsa da kötü beslenme neticesi karaciğerin yağlanmasının yol açtığı siroz sonucu organ nakline ihtiyaç arttı. Bunun yanı sıra toplumda otoimmün hastalıklarındaki artış da diğer sebepler arasında yer alıyor. Böbrek nakli ihtiyacının temel nedenlerine bakıldığında toplumda artan diyabet ve hipertansiyon olduğunu görüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Yaklaşık 29 bin hasta nakil bekliyor
Türkiye'de 28 bin 584 hastanın organ nakli beklediğine işaret eden Prof. Dr. Yaprak, bunun sadece sisteme kayıtlı hastaların resmi sayısı olduğunu, kayıt olmamış binlerce daha hasta bulunduğunu aktardı.
Prof. Dr. Yaprak, şunları kaydetti:
"Ülkemizde organ bağışını artırmaya yönelik Sağlık Bakanlığımız çok yoğun bir şekilde çalışıyor. Bu çalışmaların hastane ayağında beyin ölüm tespiti konunun ilk aşamasıdır. Yoğun bakımda tedavisi süren, beyin ölümü gerçekleşmiş ve yakınları tarafından organ bağışı kabul edilmiş olan vakalar, kadavra organ vericisi olarak değerlendirilir. Artırılan organ nakli koordinatörü ve eğitimli yoğun bakım doktoru sayısı ile beraber 2009 yılında ülke genelinde saptanan beyin ölümü sayısı 952 iken 2018’de bu sayı 2 bin 164’e yükseldi.
Ancak ne yazık ki 2009 yılında yüzde 33 aile organların bağışlanmasına izin vermişken 2018’de aile onayı oranı yüzde 27,6’ya geriledi. Polikliniğimize yanında bazen 810 yakını tarafından getirilmiş organ nakli ihtiyacı olan bir hasta başvurduğunda hasta yakınları tarafından sorulan ilk soru kadavradan organ bulunup bulunamayacağı oluyor. Toplumdaki bağış oranının ne kadar az olduğunu ifade edebilmek için hastanın yanındaki yakınları arasında organ bağış kartına sahip olan ya da vasiyeti olan birisinin olup olmadığını sorduğumuzda herkesin başı öne eğiliyor. Maalesef çoğu kişi ancak olay başlarına gelince farkındalık sahibi oluyor."
İlginizi Çekebilir
Her 10 kişiden biri KOAH
Dünyadaki en yaygın sağlık sorunlarından biri de KOAH… Öyle ki her 10 kişiden birinde görülüyor. Hastalıktan korunmanın başlıca yolu ise sigaradan uzak durmaktan geçiyor.
Sağlık sistemimizi lekelemeye çalışanlara göz açtırmayacağız
Sağlık Bakanı Memişoğlu, "Özel hastanelere ilişkin denetimler aralıksız devam ederken özel sağlık kurumlarına ilişkin yapısal reformlar da bakanlığımızın gündemindedir. Bütün dünyanın takdir ettiği sağlık sistemimizi, kişisel çıkarları ve maddi menfaatleri için lekelemeye çalışanlara göz açtırmayacağız" dedi.
Dünyanın ilk akciğer kanseri aşısı denemeleri yedi ülkede başlatıldı
Dünyanın ilk mRNA akciğer kanseri aşısı, Türkiye'nin de dahil olduğu 7 ülkedeki hastalar üzerinde denenmeye başladı. Uzmanlar, bu aşının binlerce hayatı kurtarma potansiyelini "çığır açıcı" olarak nitelendiriyor.
30'u yerli 39 ilaç daha geri ödeme listesine alındı
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yapılan düzenlemeyle 30'u yerli üretim olmak üzere 39 ilaç daha geri ödeme listesine alındı.