İstanbul İl Müftülüğünde görev değişimi
GÜNDEMDiyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş: Biz eğer çocuklarımıza, gençlerimize sahip çıkarsak görevimizi yapmış sayılırız. Biz sahip çıkmazsak onlara sahip çıkacak o kadar çok grup, kişi var ki... Ama doğru dini bilgiyi kim bu gençlere, çocuklara verecek? Biz. Diyanet İşleri Başkanlığı, ilahiyat fakülteleri ve imam hatip liseleri Her birimizin hiçbir zaman ihmal etmemesi gereken konuların başında yer alıyor din istismarı konusu. Sadece ülkemizde değil, dünyanın her yerinde en çok istismara açık olan konulardan birisidir din. Buna fırsat vermemeliyiz. Bunun yolu da daha fazla eğitimöğretimle ilgilenmekten geçiyor
İSTANBUL (AA) Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "Biz eğer çocuklarımıza, gençlerimize sahip çıkarsak görevimizi yapmış sayılırız. Biz sahip çıkmazsak onlara sahip çıkacak o kadar çok grup, kişi var ki... Ama doğru dini bilgiyi kim bu gençlere, çocuklara verecek? Biz. Diyanet İşleri Başkanlığı, ilahiyat fakülteleri ve imam hatip liseleri." dedi.
Prof. Dr. Erbaş, yeni İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Mehmet Emin Maşalı'nın göreve başlaması dolayısıyla İstanbul Müftülüğü Ek Hizmet Binası'nda düzenlenen törene katıldı.
Kur'anı Kerim tilavetiyle başlayan programda konuşan Erbaş, İstanbul'un, ülkenin 5'te biri kadar büyüklükte olduğunu belirterek, kentin Diyanet İşleri Başkanlığı teşkilatı içerisinde de büyük bir öneme sahip olduğunu aktardı.
Erbaş, "Dolayısıyla İstanbul'u yönetmek demek Türkiye'nin 20'ye yakın ilini yönetmek demektir. İnşallah Mehmet Emin Hocamız, Hasan Kamil Hocamızdan almış olduğu bayrağı daha ilerilere götürecektir." ifadelerini kullandı.
Yeni İstanbul Müftüsü Maşalı'ya görevinde başarılar dileyen Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığı teşkilatının eşi benzeri olmayan bir yapıya sahip olduğunu, 50'den fazla İslam ülkesinde benzer bir teşkilat bulunmadığını, dolayısıyla bu potansiyeli millete faydalı hizmetler yapma noktasında çok daha verimli kullanmaları gerektiğini kaydetti.
Erbaş, teşkilatın toplamda müftü yardımcılarıyla birlikte yaklaşık bin 300 müftüye sahip olduğunu dile getirerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu çok büyük bir potansiyeldir. İstanbul'da 40 müftümüz var. Bu potansiyeli bizim milletimizin gençleri, çocukları hayra dönüştürmemiz gerekiyor. Ağaç yaşken eğilir. 4, 5, 6 yaşında artık çocuklarımıza din eğitim vermek gibi bir fırsatımız var. Demek ki bizim şükrümüz çok daha fazla çalışmamızı gerektiriyor. Biz eğer çocuklarımıza, gençlerimize sahip çıkarsak görevimizi yapmış sayılırız. Biz sahip çıkmazsak onlara sahip çıkacak o kadar çok grup, kişi var ki... Ama doğru dini bilgiyi kim bu gençlere, çocuklara verecek? Biz. Diyanet İşleri Başkanlığı, ilahiyat fakülteleri ve imam hatip liseleri. İlahiyat fakülteleri ve imam hatip liseleri bizim teşkilatımıza hoca yetiştiren müesseseler."
"111 ülkeden 10 binin üzerinde öğrenciye destek veriyoruz"
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, vazifelerini iş birliği içerisinde yürütürlerse verimin artacağına işaret ederek, kürsülerinin ilahiyat fakültesi hocalarına ve imam hatip liselerine açık olduğunu söyledi.
Bu kapsamda Hasan Kamil Yılmaz'ın bu iş birliğini en güzel şekilde yürüttüğünü, yeni İstanbul Müftüsü Maşalı'nın da bunu sürdüreceğini ifade eden Erbaş, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Her birimizin hiçbir zaman ihmal etmemesi gereken konuların başında yer alıyor din istismarı konusu. Sadece ülkemizde değil, dünyanın her yerinde en çok istismara açık olan konulardan birisidir din. Buna fırsat vermemeliyiz. Bunun yolu da daha fazla eğitimöğretimle ilgilenmekten geçiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 111 ülkeden 10 binin üzerinde öğrenciye destek veriyoruz. Çünkü doğru dini bilgiyle donatılan gençler, sonu terör örgütüyle biten bazı gruplardan uzak duruyorlar. Bunu yaşayarak görüyoruz. O terör örgütlerinin nasıl ortaya çıktığının serüvenini hepimiz biliyoruz. Buna set olacak bizleriz."
"İstanbul Müftülüğü çok anlamlı ve şerefli bir görev"
Törende İstanbul Müftülüğü görevini teslim eden Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz da Prof Dr. Mehmet Emin Maşalı'ya başarılara dileyerek, "Ben bugün İstanbul Müftülüğü gibi gerçekten çok anlamlı ve şerefli bir görevi talebimiz olan bir kardeşimize devretmenin mutluluğunu yaşıyorum. İlmi birikimi, sosyal birikimi, insani ilişkileri bu hizmeti en yüksek seviyede yapacak konumda olduğunu ispat etmektedir. Biz bunun şahidiyiz ve duacısıyız." diye konuştu.
Yılmaz'dan görevi teslim alan Prof. Dr. Maşalı da çok heyecanlı olduğunu dile getirerek, üstlenmekte olduğu görevin büyüklüğünün farkında olduğunu belirtti.
Maşalı, İstanbul Müftülüğü'nün çok köklü bir geleneğe yaslandığını ve bu geleneğe sahip çıkmak ve önceki dönemlerde yürütülen faaliyetleri korumak gibi bir sorumluluklarının olduğunu, ayrıca yeni hizmet ve faaliyetlerle bunları güçlendirmeleri gibi bir yükümlülüklerinin bulunduğunu söyledi.
Prof. Dr. Maşalı, konuşmasında yapmak istediği faaliyetlere değinerek, sözlerini tamamladı.
Eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu'nun da katıldığı tören, cübbe giydirme merasiminin ardından sona erdi.
İlginizi Çekebilir
Zap'ta kilit kapandı
Terör örgütüne "pençe" darbesi Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Bu yılın başından itibaren 2 bin 564 terörist etkisiz hale getirilmiştir. En son, kahraman Mehmetçiğin büyük özverisi ve gayretiyle artık Zap’ta da kilit kapatılmıştır" dedi.
İsrail'e hiçbir ürünün ihracatına izin vermiyoruz
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Filistin Ekonomi Bakanı’nın özellikle paylaştığı bilgiyi tavsiye ederim. 624 kodu İsrail’e ihracattır. 625 kodu da Filistin’e ihracattır. 624 kodlu hiçbir ürüne izin vermediğimizi söylemek isterim” dedi
Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunuyor
NATO Genel Sekreteri Rutte, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la bir araya gelmeyi sabırsızlıkla beklediğini dile getirerek, "Giderek öngörülemez hale gelen bir dünyada Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunarak güney kanadımızdaki caydırıcılığı güçlendiriyor" dedi.
Türk Dünyası Şartı kabul edildi
Ortak tarih, ortak edebiyat, ortak kültür... Türk Dünyası, gücünü Türk Devletleri Teşkilatı ile artırıyor. Türk Devletlerinin liderleri kardeşlik bağlarını güçlendirmek ve dayanışma ruhunu sürdürmek için Ortak Türk Dünyası fikrini benimsedi. Peki Türk Dünyası Şartı nedir?