GÜNCELLEME 2 ”Minik Leyla cinayeti” davasında karar
GÜNDEMLeyla Aydemir’in ailesinin avukatı Erdoğan Tunç: ”Şunu sormak istiyorum, madem bunlar beraat etti. Madem bunlar suçsuz, o zaman kim bu Leyla’nın katili, kimler yaptı? Neden bu ortaya çıkmadı” UCİM Genel Başkanı Saadet Özkan: ”Biz bugün adaletin tecellisini göremedik. Çocuğu katleden bu vicdansızlar bugün beraat etti. Fakat istinaf sürecinde şikayetimizi yerine getireceğiz” DETAYLAR EKLENDİ
AĞRI (AA) Ağrı'da kaybolduktan 18 gün sonra cesedi bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in ölümüne ilişkin yargılanan 7 sanıktan amca Yusuf Aydemir "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "cebir ve hile ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Tutuksuz yargılanan 6 sanık ise delil yetersizliğinden beraat etti.
Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Nihat ve Şükran Aydemir çiftinin kızları Leyla'nın ölümüne ilişkin tutuklanan amca Yusuf Aydemir, Elazığ'daki cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracığıyla katıldı.
Duruşmada, tutuklandıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Nihat Aydemir'in kuzeni M.A. Aydemir, tutuksuz sanıklardan M. Aydemir ile Y.A, eşi A.A, B.D. ve eşi H.D. ile taraf avukatları hazır bulundu.
Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) Genel Başkanı Saadet Özkan'ın da izlediği duruşmaya, minik Leyla'nın babası Nihat ve annesi Şükran Aydemir ise güvenlik gerekçesiyle katılmadı.
Polislerce duruşma nedeniyle adliye içi ve çevresinde yoğun güvenlik önlemi alındı.
Yeni tip koronavirüs (Kovid19) tedbirleri sebebiyle davanın tarafları dışında salona sınırlı sayıda kişinin alındığı ve SEGBİS sistemindeki yoğunluk dolayısıyla öğleden sonra başlayan duruşmada, sanıklar ile taraf avukatlarının beyanları alındı.
Duruşmada söz alan tutuklu sanık Yusuf Aydemir, Cumhuriyet savcısının önceki duruşmada mahkemeye sunduğu esas hakkındaki mütalaayı kabul etmediğini belirterek, "Suçum, günahım yok. Adalete, devlete sığınıyorum. Bu süreçte ailem Kovid19'a yakalandı, perişan haldeler. Suçsuzum, beraat ve tahliyemi talep ediyorum." dedi.
Tutuksuz sanıklardan M.A. Aydemir de suçu olmadığını ve mütalaaya katılmadığını dile getirerek, "Benim de çocuklarım var, aile babasıyım. Nihat Aydemir ile 18 gün boyunca kaybolan kızını aradık. Aramızda husumet yoktur. Böyle bir şey yapmam için bir sebebim de bulunmamaktadır." diye konuştu.
Sanık A.A. da 3 çocuk annesi olduğunu, bu suçla herhangi bir bağlantısının bulunmadığını, böyle bir şey yapmasının mümkün olmadığını ve iftiraya maruz kaldığını iddia etti.
Diğer sanıklar da yaptıkları savunmalarda, atılı suçlamaları kabul etmeyerek beraat talebinde bulundu.
Karar
Müşteki ve sanık avukatlarını dinleyen mahkeme heyeti, sanıkların son sözünü söylemesinin ardından davayı karara bağladı.
Heyet, 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in amcası Yusuf Aydemir'i, "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "cebir ve hile ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 4 yıl hapis cezasına çarptırdı. Heyet ayrıca diğer sanıklar Y.A, B.D, H.D. ve M. Aydemir, M.A. Aydemir ve A.A'nın ise delil yetersizliğinden beraatine hükmetti.
"AİHM'e kadar gideceğiz”
Kararın ardından Leyla Aydemir'in ailesinin avukatı Erdoğan Tunç, UCİM Genel Başkanı Saadet Özkan ile Başkan Yardımcısı Yücel Ceylan ve diğer avukatlar adliye önünde basın açıklaması yaptı.
Tunç, yaptığı açıklamada, karar nedeniyle hayal kırıklığına uğradıklarını belirterek, "Defalarca eksik soruşturma yürütüldüğünü, soruşturmanın ve kovuşturmanın genişletilmesi gerektiğini, sanıklar hakkında yeterli düzeyde HTS ve telefon dinlemelerine bakılması gerektiğini söyledik." diye konuştu.
Davayı temyiz edeceklerini söyleyen Tunç, "Şunu sormak istiyorum, madem bunlar beraat etti. Madem bunlar suçsuz, o zaman kim bu Leyla'nın katili, kimler yaptı? Neden bu ortaya çıkmadı. İki buçuk yıldır bu yargılama saman altından hangi suyu yürütüyor biz anlamış değiliz. Süreci esefle kınıyorum. Yargılamanın ileri ki aşamasında istinafta ve yargıtayda gerekli işlemleri yapacağımızı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) kadar gideceğimizi kamuoyunun bilgisine arz ederim." dedi.
Özkan da bir çocuğun canice katledildiği olaya ilişkin davayı yakından takip ettiklerini hatırlattı.
Mahkemenin 6 tutuksuz sanık için verdiği beraat kararına itiraz edeceklerini ifade eden Özkan, "Biz bugün adaletin tecellisini göremedik. Çocuğu katleden bu vicdansızlar bugün beraat etti. Fakat istinaf sürecinde şikayetimizi yerine getireceğiz. Katile yardımcı olanların da cezalandırılmasını istiyoruz. Çocuklar vatandır diye çıktığımız bu yolda Leyla’yı katledenlerden hesap sormak için bir üst mahkemede gereğini yapacağız. Şu anda Leyla için adalet tam olarak yerini bulmadı. Yerini bulması için mücadeleye devam edeceğiz." diye konuştu.
Ceylan ise kararın kendilerini tatmin etmediğini, konuyu istinaf mahkemesine götüreceklerini ve davanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını dile getirdi.
Duruşmanın ardından bazı tutuksuz sanıklar ile yakınları, adliye çıkışında dışarıda bekleyen polisler ile basın mensuplarına tepki gösterdi.
İddianame ve mütalaadan
İddianamede, Leyla Aydemir'in ölümüne ilişkin 7 sanık hakkında "çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "iştirak halinde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan dava açılmıştı.
Cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki son mütalaasında ise tutuklu sanık Yusuf Aydemir, M.A. Aydemir ve B.D. hakkında, fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek "çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme" ve "iştirak halinde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 4 yıldan 14 yıla kadar hapis cezası istemiş, Y.A. ve eşi A.A'nın da "aynı suçlara yardım etme iradesiyle hareket etmekten" müebbet hapis ve 2 yıldan 7 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etmişti.
Baba Nihat ve anne Şükran'ın yargılama aşamasında şikayetlerinden vazgeçmelerine rağmen 5 sanığın üzerlerine atılı suçların şikayete bağlı olmadığı, resen harekete geçilerek soruşturulan ve kovuşturulan suçlardan olduğuna işaret edilen mütalaada, amca M.A. ve H.D'nin atılı suçu her türlü şüpheden uzak şekilde somut verilerle işlediklerini gösteren kesin deliller bulunmadığından beraatlerine karar verilmesini talep etmişti.
Savcı ayrıca mütalaasında Yusuf Aydemir'in tutuklanmasını, diğer sanıklar M.A. Aydemir, B.D, A.A. ve Y.A'nın hükmen tutuklanmalarını istemişti.
Minik Leyla'nın cesedi 18 gün sonra bulunmuştu
Ağrı'da 15 Haziran 2018'de Ramazan Bayramı dolayısıyla ailesiyle dedesine ziyarete gittiği Bezirhane köyünde kaybolan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in bulunması için çalışma başlatılmıştı.
Çalışmalar kapsamında ekiplerce bölgedeki dere yatakları, sazlık alanlar, otla kaplı araziler, köydeki metruk yapılar, tandır evleri, ahır ve çocuğun gidebileceği bütün alanlar, kadavra köpekleri de kullanılarak aranmıştı.
Leyla Aydemir'in cesedi, kaybolduktan 18 gün sonra köye 2 kilometre mesafede, kent merkezine giden yolun yakınında akarsu kenarındaki ağaçların arasında bulunmuş, vücudunda darp ya da yara izine rastlanmayan çocuğun cenazesi Bezirhane köyünde defnedilmişti.
İlginizi Çekebilir
Nitelikli dolandırıcılık ve Yasa dışı bahis operasyonu
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 7 ilde "Nitelikli Dolandırıcılık ve Yasa Dışı Bahis" suçlarına yönelik Jandarma tarafından düzenlenen "SİBERAĞ-10" operasyonlarında hesaplarında 225 milyon lira işlem hacmi bulunan 48 şüpheli yakalandığını duyurdu.
Zap'ta kilit kapandı
Terör örgütüne "pençe" darbesi Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Bu yılın başından itibaren 2 bin 564 terörist etkisiz hale getirilmiştir. En son, kahraman Mehmetçiğin büyük özverisi ve gayretiyle artık Zap’ta da kilit kapatılmıştır" dedi.
İsrail'e hiçbir ürünün ihracatına izin vermiyoruz
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Filistin Ekonomi Bakanı’nın özellikle paylaştığı bilgiyi tavsiye ederim. 624 kodu İsrail’e ihracattır. 625 kodu da Filistin’e ihracattır. 624 kodlu hiçbir ürüne izin vermediğimizi söylemek isterim” dedi
Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunuyor
NATO Genel Sekreteri Rutte, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la bir araya gelmeyi sabırsızlıkla beklediğini dile getirerek, "Giderek öngörülemez hale gelen bir dünyada Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunarak güney kanadımızdaki caydırıcılığı güçlendiriyor" dedi.