© Müzakerat 2017 - 2021

Dikili Tarıma Dayalı İhtisas Sera Organize Sanayi Bölgesi’nin temeli atıldı (1)

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci: ”Jeotermal potansiyeli olan illerimizde de bu örtü altı yetiştiriciliği, serada üretim, adına ne dersek diyelim bu üretim uygulamaları ile inşallah bunları gerçekleştireceğiz. Kısacası bu ülkenin üreticisinin daha fazla üretmesi için her türlü desteği vermek adına üreticimizin yanındayız” ”Üreticilerimizin elektrikle ilgili borçlarını ödemeleri konusunda bunların finansman ihtiyacını sağlamak için 10 milyon liraya kadar sıfır faizli krediden yararlanmaları imkanını getirdik. Bu gerçekten, üreticilerimizin varsa borçları, bu borçlarını sıfırlamaları konusunda önemli bir fırsattır”

İZMİR (AA) İzmir'in Dikili ilçesinde, Avrupa'nın en büyük jeotermal ısıtmalı sera bölgesi olacak tarıma dayalı organize sanayi bölgesinin temeli atıldı.

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, İsmetpaşa Mahallesi'nde kurulacak Dikili Tarıma Dayalı İhtisas Sera Organize Sanayi Bölgesi'nin AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım'ın da katılımıyla düzenlenen temel atma töreninde, 85 müteşebbisin önemli bir proje için iş birliği yaptığını söyledi.

"Tarım", "enerji" ve "su" konusunun, tüm dünyanın üzerinde hassasiyetle durduğu konuların başında geldiğine dikkati çeken Kirişci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz ülke olarak su konusunda zengin bir ülke değiliz. Karadeniz Bölgesi'ni çıkaracak olursak ülkemizin geri kalan kısmında su fakiriyiz diyebiliriz. Ülke ortalamasına baktığınızda su problemi olan ülkeler arasındayız, 574 milimetrelik yıllık ortalama yağışla. Dünya ortalamasının 1000 milimetre civarında olduğunu varsaydığınızda bu durumumuzu görmemiz gerekiyor. İkinci olarak yer altı zenginlikleri konusunda, özellikle akaryakıt ve gübre gibi bizim ihtiyacımız olan temel girdiler noktasında da ciddi bir dışa bağımlılığımız söz konusu ama jeotermal konusunda burada elimizi rahatlatan bir durum var."

Geçmişte endüstriyel sera ve jeotermal konusunda Mera Kanunu'nda yapılan değişiklikte komisyon başkanı olarak görev yaptığını belirten Kirişci, "Biz meranın, şayet bir 'Endüstriyel sera kurulacak ve yanı başında da jeotermal varsa tahsisini değiştirebiliriz.' dedik." ifadelerini kullandı.

Kirişci, AK Parti döneminde tarımın ihtiyacı olan tüm mevzuatın yapıldığını dile getirerek, "Bu ülkede herkes tarımı konuşuyordu ama ülkenin bir tarım kanunu yoktu. Bu ülkede Atatürk'ün de hayali olan 65 yıllık bir özlem sona erdi ve Türkiye TARSİM adı altında tarım sigortacılığıyla tanıştı." diye konuştu.

Bakan Kirişci, lisanslı depoculuk gibi birçok kanunun da son 20 yılda tarım sektörüne kazandırıldığına işaret etti.

Tarımsal ürün ihracat verileri

"Türkiye dün kendi kendine yeten bir ülkeydi, bugün yetmiyor." gibi haksız eleştirilerin yapıldığını söyleyen Kirişci, şunları ifade etti:

"Türkiye'nin nüfusu 65 milyondan 85 milyona geldi. Bunu doyuran bu ülkenin üreticisi. Hani hep örnek verilir, bir tarımı gelişmiş bir ülke ki o ülkenin nüfusu da 17 milyon, onun 1,2 katı büyüklükte bir ilave nüfus, nüfusumuza eklemlenmiş durumda. Peki sadece bu mu? Hayır. Biz aynı zamanda dün 3 bin 500 dolar kişi başı milli geliri olan bir ülkeyken bugün 10 bin dolarları, 12 bin dolarları gördük ama 10 bin dolar mertebesinde kişi başı milli gelirimiz var. Dün soframızda olanlarla bugün soframızda olanlar çeşitlilik bakımından çok çok farklı. 36 milyar dolar ihracatımız vardı 2002'de 3,7 milyar dolar da bizim tarımsal ihracatımız vardı. Şu anda 2730 milyarlara doğru gidiyoruz. Tarım, net ihracatçı olmamız nedeniyle aslında diğer sektörlerimize de örnek teşkil edebilecek bir sektör. 6,57 milyar dolar mertebesinde bir dış ticaret fazlamız olan bir ülkeyiz. 3 milyar dolar sadece İzmir'in ihracatı var."

Bakan Kirişci, ihracat rakamlarının yabana atılmaması gerektiğini vurgulayarak, "Artan nüfusumuzun, refah seviyesinin artışından kaynaklanan sofradaki çeşitliliğimizin, ülkemizi ziyaret eden turistlerimizin ve ihracatımızla yurt dışındaki üretmiş olduğumuz ürünleri tüketen diğer ülke vatandaşlarını kattığımızda bu ülkenin üreticisi eli öpülesi üreticidir. Alın ve akıl teri dökmektedir." dedi.

Kent tarımının önemi

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun ikinci yüzyılı için Tarım ve Orman Bakanlığının önemli çalışmaları bulunduğunu belirten Kirişci, kent tarımına yönelik faaliyetlerinin de bu çalışmalar arasında yer aldığını dile getirdi.

Kirişci, kent tarımının sadece İstanbul, Ankara ve İzmir'de sınırlı olmayacağını belirterek, şöyle konuştu:

"Antalya'dan yola çıkan 1 kilo domates Artvin'e 1400 kilometre yol kat etmek durumunda veya İzmir'den çıkan 1200 kilometre yol kat etmek durumunda kalıyor. Bunun için de diğer Doğu'daki bazı illerimiz Sayın Başbakanımızın ili örneğin Erzincan başta olmak üzere jeotermal potansiyeli olan illerimizde de bu örtü altı yetiştiriciliği, serada üretim adına ne dersek diyelim bu üretim uygulamaları ile inşallah bunları gerçekleştireceğiz. Kısacası bu ülkenin üreticisinin daha fazla üretmesi için her türlü desteği vermek adına üreticimizin yanındayız."

Tarımda yeni dönem değişiklikleri

Bakan Kirişci, tarım vizyonuna uygun olarak yeni dönemde bir iki değişiklik yapacaklarını, "Ben istedim oldu" gibi keyfiliklere son vereceklerini, üreticilere bilgi ve rehberlik hizmeti sunulacağını anlattı.

Türkiye'nin kendine yeterliliğini pek çok alanda sağladığını söyleyen Kirişci, "Tabii Türkiye kendine yeten, kendi yeterliliğini pek çok alanda sağlamış bir ülke. Bu yıl başta buğday, arpa gibi ürünlerimiz olmak üzere geçtiğimiz yıla göre rekolte yönünden oldukça yüksek. Biz de örneğin buğdayı 7450 lira gibi bir ücret ödeyerek üreticilerimize 'Sen üret yeter.' diyoruz. 'Biz senin yanındayız. Biz senin alın terini karşılıksız bırakmayız. Mutlaka bunun karşılığını veririz' diyoruz." ifadelerini kullandı.

Elektrik borcu olan üreticilere getirilen faizsiz kredi imkanı

Kirişci, her daim üreticinin yanında olduklarını yineleyerek şunları kaydetti:

"Dün itibarıyla bizim kendi duyuru merkezlerimizden de kamuoyu ile paylaşıldı. Üreticilerimizin elektrikle ilgili borçlarını ödemeleri konusunda bunların finansman ihtiyacını sağlamak için 10 milyon liraya kadar sıfır faizli krediden yararlanmaları imkanını getirdik. Bu gerçekten üreticilerimizin yararlanıp varsa borçları, bu borçlarını sıfırlamaları konusunda önemli bir fırsattır. İzmir'imiz üzerinden tüm Türkiye'ye bu manada seslenmiş olayım. İnşallah bundan, ihtiyacı olanlar elbette ki istifade edeceklerdir. Bir diğer konu da Dünya Bankası kredilerinden OSB'mizin yararlanması hususu. Buna ilişkin Bakanlığımıza intikal etmiş olan talep, Bakanlığımız tarafından da olumlu neticelendirilmiş. İnşallah 30 milyon dolarlık bu kredi talebiyle ilgili Dünya Bankası kredisi üzerinden de bu değerlendirme gerçekleştirilecek."

Bakan Kirişci, organize sanayi bölgesinin çok uygun bir yerde kurulduğunu belirterek hayırlı olmasını diledi.

(Sürecek)

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER