Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu üyesi Akca, Kartepe Zirvesi’nde konuştu:
EKONOMİ”Bir risk yönetimi boyutunu da artık günümüz şartlarında, su kaynakları yönetiminde göz ardı etmek mümkün değil çünkü iklim değişikliğinin ortaya çıkardığı risklerin yanı sıra kuraklık, sel ve taşkınların tabiatında var olan belirsizlikler var” ”Bir şeyi çok iyi yaptık ve yapmaya devam ediyoruz; arz yönetimi diyebileceğimiz, su kaynaklarını geliştirilmesi, insanlara, sanayiciye çiftçiye sunulması. Yıllardan beri kurulmuş olan köklü kuruluşlarımız var, onlar bu işleri yapıyorlar”
KOCAELİ (AA) Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu Üyesi Prof. Dr. Lütfi Akca, su kaynakları yönetiminde, günümüz şartlarında artık bir risk yönetimi boyutunun göz ardı etmenin mümkün olmadığını belirterek "Çünkü iklim değişikliğinin ortaya çıkardığı risklerin yanı sıra kuraklık, sel ve taşkınların tabiatında var olan belirsizlikler var." dedi.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesince üniversite ve kurumların iş birliğinde "Dirençli Şehirler ve Şehrin Dönüşümü" temasıyla düzenlenen Kartepe Zirvesi devam ediyor.
Kocaeli Kongre Merkezi'ndeki "Su Pozitif Gelecek" konulu panelde konuşan Akca su yönetiminin gerçekten zor bir konu olduğunu söyledi.
Su yönetimi içerisindeki aktörlerin çok değişik olduğunu aktaran Akca, "En tepede suyu planlayan ve tesisleri, barajları yapan kurumlardan tutun da köyde kuyu açıp tarlasını sulayan çiftçiye kadar herkes aslında su yönetimin bir parçası. Diğer taraftan bu yerel bir kaynak. Yerel değerleri var, yerinde yönetilmesi gerekiyor, toplumla birlikte yönetilmesi gerekiyor, kullanıcılarla birlikte yönetilmesi gerekiyor. O zaman kullanıcıları da yönetmeniz gerekiyor. Dolayısıyla gerçekten zor bir konu." ifadesini kullandı.
Akca, suyun bir bütünlük içerisinde yönetilmesi ve aktörlere rollerin doğru dağıtılması gerektiğini vurgulayarak devasa bir yönetim sorunu olan bu konuda eğitimin önemine de değindi.
Sürdürülebilir su yönetiminin tanımlanması gerektiğine işaret eden Akca şöyle devam etti:
"Bir risk yönetimi boyutunu da artık günümüz şartlarında, su kaynakları yönetiminde göz ardı etmek mümkün değil çünkü iklim değişikliğinin ortaya çıkardığı risklerin yanı sıra kuraklık, sel ve taşkınların tabiatında var olan belirsizlikler var. Biz ne durumdayız? Bir şeyi çok iyi yaptık ve yapmaya devam ediyoruz; arz yönetimi diyebileceğimiz, su kaynaklarını geliştirilmesi, insanlara, sanayiciye çiftçiye sunulması. Yıllardan beri kurulmuş olan köklü kuruluşlarımız var, onlar bu işleri yapıyorlar."
"Yer altı suları mutlaka korunmalı"
Akca, yer altı sularının yönetiminin de öneminden bahsederek "Yer altı sularının kullanılabilir kısmı bile su yönetimde çok önemli çünkü göller ve yer altı suları rezervler. Yani suyun bankaları. Tabii onun da bir geliri var. O geliri kadar harcadığınız sürece zaten o rezerve dokunmuyorsunuz. Yer altı suyun yönetiminin esası o. Bir yılda yağışlardan ne kadar yer altı suları besleniyorsa o kadarını kullanmak rezerve dokunmuyor." diye konuştu.
Yer altı sularının mutlaka korunması gerektiğini vurgulayan Akca, "Bunun için artık bir şey yapmamız lazım. Yapmamız gereken, politikanın değişmesidir, suya bakış açısının değişmesidir, yönetim anlayışının değişmesidir." dedi.
Akca, planlamanın su miktarına göre yeniden revize edilmesi gerektiğini dile getirerek "Gıda güvenliğini de riske etmeden, bir planlamayla su kaynaklarımızı, hangi havzada, ne yapacağımızı, hangi ölçüde tüketeceğimizi planlayarak kullanmamız gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Arz ve talep yönetimi dengeli yapılmadığında yaşanacak sorunlara değinen Akca, kullanıcıların da suyu verimli kullanması ve israf etmemesi gerektiğini sözlerine ekledi.
İlginizi Çekebilir
Türkiye, Bilgisayarlı Transit Sisteminin yeni fazına geçti
Ticaret Bakanlığı, gümrük sistemlerinde ulusal ve ortak transit işlemlerinde kullanan "AB-Entegre NCTS Faz 5" uygulamasına geçildiğini duyurdu. Yeni güncelleme uluslararası ticareti destekleyen, verimli ve güvenilir bir transit sistemi oluşturmayı hedefliyor.
Gelecek yıl artık enflasyondan bahsetmeyeceğiz
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Gelecek yılın özellikle ortalarına, sonbahar dönemlerine geldiğimizde büyük oranda artık enflasyondan bahsetmeyeceğiz" dedi.
TÜFE ekimde aylık yüzde 2,51 arttı
Özel kapsamlı TÜFE ekimde aylık yüzde 2,51 arttı Mevsim etkilerinden arındırılmış özel kapsamlı Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) ekimde bir önceki aya göre yüzde 2,51 artış gösterdi.
Merkez Bankası rezervlerinde yeni rekor
TCMB'nin toplam rezervleri, 25 Ekim haftasında bir önceki haftaya göre 33 milyon dolar artarak 159 milyar 398 milyon dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.