© Müzakerat 2017 - 2021

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST KARADENİZ 2022’de konuştu: (3)

”Ey Yunan, bak tarihe bak, tarihe dön, çok daha fazla ileri gidersen bunun bedeli ağır olur, ağır. Yunanistan’a bizim tek cümlemiz var, İzmir’i unutma” ”Adaları işgal etmeniz falan bizi bağlamaz, vakti saati geldiğinde gereğini yaparız. Hani diyoruz ya, bir gece ansızın gelebiliriz”

SAMSUN (AA) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ey Yunan, bak tarihe bak, tarihe dön, çok daha fazla ileri gidersen bunun bedeli ağır olur, ağır. Yunanistan'a bizim tek cümlemiz var, İzmir'i unutma." dedi.

Erdoğan, Samsun Çarşamba Havalimanı'nda düzenlenen TEKNOFEST KARADENİZ 2022'de yaptığı konuşmada, milli mücadele zafere ulaşıp Cumhuriyet kurulduğunda orduyu güçlendirmek için savaş uçağı ihtiyacının ortaya çıktığını anlattı.

Bunun için şehirlerin kendi içlerinde kampanya düzenleyip, orduya isimlerini taşıyacak birer uçak almaya çalıştığını anımsatan Erdoğan, "Bu çerçevede bağışta bulunması için Nuri Demirağ'a da gidiliyor. Nuri Demirağ, kendisinden bağış isteyenlere, 'madem milletimiz tayyaresiz yaşayamaz, öyleyse bunu başkalarının lütfuna bırakamayız. Ben bu uçakların fabrikasını yapmaya talibim.' diyor. Nuri Demirağ'ın sahip olduğu vizyon o dönemin yöneticilerinde olmadığı için maalesef bu teşebbüs acı bir şekilde sonuçlanıyor. İşte Hürkuş'un ilk örneği olduğu kendi uçağımızı yapmak için 70 yıl beklemek zorunda kaldık. Bir daha böyle durumlara düşmemek için en büyük güvencemiz ve umudumuz TEKNOFEST kuşağıdır, Ne Z kuşağı ne Y kuşağı TEKNOFEST kuşağı." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, birilerinin "bütün bunlar eskiden niye yapılmamış da bugün gündeme geliyor" diye soracaklarını belirterek, şöyle konuştu:

"Bu soruyu aslında eski Türkiye'nin aktörlerine, eski Türkiye vaadiyle yeniden ülkenin yönetimine talip olanlara yöneltmek lazım. Gerçekten de Türkiye, tüm bu teknolojik atılımları hadi daha öncesini bir kenara bıraktım, son 6070 yılda niye yapmadı acaba? Ülkemizin bu dönemine baktığımızda cevap kendiliğinden ortaya çıkıyor. Gençlerimizi kimi zaman sağcısolcu diyerek, kimi zaman SünniAlevi diyerek, kimi zaman TürkKürt diyerek, kimi zaman şucubucu diyerek birbirlerine kırdırtanların böyle bir derdi olması mümkün mü? Bugün hala aynı kirli oyunların tahrikini yapanların aynı sinsi tuzakları önümüze döşeyenlerin böyle bir gündemi olması mümkün mü?"

Erdoğan, Ziya Paşa'nın "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz/ Şahsın görünür rütbei aklı eserinde." dizelerini hatırlatarak, "İşte Akıncı, işte Kızılelma." dedi.

26 Ağustos'ta Malazgirt'te olunduğuna değinen Erdoğan, "Geldik Fatih ve Cumhuriyetimizin kuruluşuyla Gazi Mustafa Kemal'e ve şimdi onunla beraber bizler de bu yolda yürüyoruz. Bizim niyetimiz de gayretimiz de başarımız da yaptıklarımız da ortadadır. Laf ola beri gele yok. Bizim işimiz var, bizim yapacaklarımız var. İnsanlarımızı birbirine düşman etmekten, yalanla, iftirayla, çarpıtmayla vakit öğütmekten, pişkince ortada gezmekten başka numarası olmayanlar, bu dediklerimizi anlayamazlar. Ecdadın dediği gibi, Kamil odur ki koya dünyada eser, eseri olmayanın yerinde yeller eser." diye konuştu.

Eserleriyle milletin ve gençlerin karşısında olduklarını vurgulayan Erdoğan, "Eseri olmayanların takdirini de sizlere bırakıyoruz." dedi.

Bir zamanlar Amerika'dan Avrupa'ya, Rusya'dan Japonya'ya, hatta Hindistan'dan Brezilya'ya kadar nice ülkelerin harıl harıl çalışıp, teknoloji üretirken Türkiye'dekilerin vesayet ve darbe bataklığında çırpındığını belirten Erdoğan, "Onlar gençlerini teknolojiyle, bilimle, erdemle yoğurarak yetiştirirken bizdekiler, üniversite kapılarında benim başörtülü kızlarımı, bacılarımı üniversiteye almamakla uğraştılar. Gelişmiş ülkeler, dünyanın dört bir yanından gelen insanları kalkınma atılımlarının desteği haline dönüştürürken, bizimkiler henüz kendi vatandaşlarına bile asgari insani şartları sağlamayı başaramıyordu." ifadelerini kullandı.

"Bedeli ağır olur"

Tüm bu yaşananlarda siyasetçisinden bürokratlarına, iş insanından akademisyene herkesin payı ve sorumluluğu olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"En son FETÖ ihanet çetesinin yaptığı alçaklıkların ortaya dökülmesi bile tek başına Türkiye'nin nelere rağmen bugünlere geldiğinin ispatıdır. Bu FETÖ değil mi ya, başörtü için 'teferruattır' diyen, yazıklar olsun. 'Hoca' diye geçin ama başörtüsüne 'teferruattır' de. Şimdi nerede? Pensilvanya'da. Kimin beslemesi? Amerika'nın. Kimin dost, kimin de karşımızda olduğunu iyi bilmemiz lazım. Şu anda bu Amerika, Dedeağaç'a, Yunanistan'a silahları gönderiyor mu? Uçakları gönderiyor mu? Oradan S300'lerle bizi tehdide kalkışıyor mu? Ey Yunan, bak tarihe bak, tarihe dön, çok daha fazla ileri gidersen bunun bedeli ağır olur, ağır. Yunanistan'a bizim tek cümlemiz var, İzmir'i unutma."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı Türkiye'nin şimdi kimi alanlarda dünyanın en gelişmiş ülkelerinin de üzerine çıkan başarılarıyla kendini kabul ettirdiğine dikkati çekerek, "Adaları işgal etmeniz falan bizi bağlamaz, vakti saati geldiğinde gereğini yaparız. Hani diyoruz ya, bir gece ansızın gelebiliriz. Dün ülkemizin ayağına prangalar takarak, ilerlemesini engelleyenlerin, bir yerlere fırsat kollayarak, beklediğinden emin olun." dedi.

Hep birlikte bunlara fırsat vermeyeceklerinin altını çizen Erdoğan, "Vereceğimiz mücadele zorlu olacaktır, fedakarlık gerektirecektir, bedel ödettirecektir ama sonunda ortaya çıkacak başarının getireceği huzurun, mutluluğun, refahın tarifi mümkün değildir." değerlendirmesini yaptı.

Bu mücadelenin somut örneğinin TEKNOFEST'i düzenleyen "Bayraktar kardeşler" olarak karşılarında durduğunu anlatan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"İnsansız hava araçlarını geliştirirken hangi engellerle karşılaştıklarını, hangi ihanetlere şahit olduklarını, hangi sabotajlara maruz kaldıklarını en iyi onlar biliyor ve ben biliyorum. Yeri geldi kendilerine pist verilmedi, pist. Yeri geldi uçuşları yasaklandı, yeri geldi tehdit edildiler ama yılmadılar, çalıştılar, çabaladılar ve sonuçta ortaya bir dünya markası çıkardılar. Keban Barajı inşa edilirken birileri 'kurbağalara göl yapıyorsunuz' diyerek kendilerince projeye takoz olmaya çalışmışlardı. Bunların kim olduğunu biliyorsunuz, söylememe gerek var mı? Ama buraya da gelmiş. Vatan Caddesi inşa edilirken birileri 'Buraya uçak mı indireceksiniz?' diyerek, vizyonsuzluklarını sergilemişlerdi. Boğaz köprülerinin her birinin inşası sırasında birileri, engel olmak için ellerinden geleni yapmışlardı. İşte birinci köprüde, ikinci köprüde, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nde...Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü yaptırmamak için neler yapmadılar ki? Açık açık söyledim, 'boşuna uğraşıyorsunuz. Biz Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü yapacağız, bitireceğiz' dedik ve bitirdik."

"Onların hayallerinin ulaşamadığı yere bizim icraatımız ulaşır"

Çanakkale 18 Mart Köprüsü'nde de aynısının yapıldığını anımsatan Erdoğan, "Ne oldu, yaptık mı, yaptık. Engelleyemediler, engelleyemeyecekler. Çünkü onların hayallerinin ulaşamadığı yere bizim icraatımız ulaşır. Eğer bunlara takılıp kalsaydık, ülkede tuğla üstüne tuğla koyamaz, milletimizi hakkı olan hizmetlerin hiçbirine kavuşturamazdık. Sizler de verdiğimiz tüm desteklere ve inşa ettiğimiz girişimci dostu iklime rağmen belki farklı alanlarda öngöremediğimiz engellerle karşılaşabilirsiniz. Sakın ha mücadeleden vazgeçmeyin, sakın ha azminizi kaybetmeyin, sakın ha teslim olmayın." diye konuştu.

Kendi hayatındaki mücadelesini anlatırken de sık sık "Sabreden zafere ulaşır" sözünü tekrarladığını anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Unutmayın Cumhurbaşkanınız olarak daima yanınızdayım. Gencim, gençlerle beraberim. Allah ömür verdikçe de hep yanınızda olacağım. Bakanlıklarımızla kurumlarımızla okullarımızla T3 Vakfı gibi sivil toplum kuruluşlarımızla özel sektörümüzle ailelerimizle el ele vererek, bu mücadeleyi zafere ulaştıracağız. 'Başarının sahibi çoktur, başarısızlık öksüzdür' bu sözü unutmayın. Biz her hal ve şart altında sizin yanınızda olmayı sürdüreceğiz. Karadeniz'deki doğal gazı keşfederken 'her arayan bulamaz ama unutmayın bulanlar, arayanlardır' sözünü unutmayın. Aynı şeyi teknoloji geliştirme peşinde koşan sizler için de söylüyorum, her deneyen netice alamayabilir ama neticeye ulaşanlar, denemekten vazgeçmeyenlerdir. Rabbim zihnimizi açık, işinizi kolay, gücünüzü kavi, bahtınızı açık kılsın."

TEKNOFEST KARADENİZ'in düzenlenmesinde emeği geçen ve katılan tüm takımları tebrik eden Erdoğan, ziyaretleriyle gençlere destek olan vatandaşlara da teşekkürlerini iletti.

Erdoğan, alandaki gençlerle, "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız." sözlerini tekrarladı.

Notlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın TEKNOFEST KARADENİZ’in düzenlendiği alana gelişinde Orhan Gencebay'ın "Mevsim bahar olunca" şarkısı çaldı.

Erdoğan, alanda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar ile diğer yetkililer tarafından karşılandı.

Konuşması öncesinde TEKNOFEST'in paydaşları ile hatıra fotoğrafı çektiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra TEKNOFEST'te ödül almaya hak kazanan takımlara ödüllerini verdi.

Erdoğan, "Bugüne kadar gelenlerin sayısı yaklaşık 450 bin civarındaydı. Bugünkü rakamı emniyetten aldım. Bugün 250 bin. Maşallah. Bu ne güzel ilgi, bu ne güzel coşku. Rabbim yardımcımız olsun." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, daha sonra 26 ildeki Deneyap Atölyeleri'nin açılışını İzmir ve Adana'ya canlı bağlanarak gerçekleştirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Bayraktar Kızılelma ve Hürkuş uçaklarını imzaladı, uçakların önünde poz verdi. Selçuk Bayraktar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a TEKNOFEST logosunu hediye olarak takdim etti.

(Bitti)


İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER