© Müzakerat 2017 - 2021

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 57 muhtarın CHP’ye katılım töreninde konuştu:

”Orta Doğu’da barışı sağlamak ne demek biliyor musunuz? Türkiye’nin çok hızlı büyümesi, çok hızlı kalkınması demektir” ”Herkesin yaşam tarzı kendisine aittir. Birlikte olmak zorundayız ve Türkiye’nin bu kutuplaşmayı aşması lazım”

ANKARA (AA) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Orta Doğu'da barışı sağlamanın Türkiye’nin çok hızlı büyümesi ve kalkınması anlamına geldiğini kaydetti.

CHP'den yapılan açıklamaya göre, Kılıçdaroğlu, Kayseri'deki 57 mahalle muhtarının CHP'ye katılımı dolayısıyla parti genel merkezinde düzenlenen törene katıldı.

Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu herkesin bildiğini anlatan Kılıçdaroğlu, "Tarihimizde olmadığımız kadar kamplaştık ve kutuplaştık bu doğru değil." ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Ben herkesin inancına saygı gösteririm. Allah ile kulun arasına benim girmeye yetkim yoktur, bu yetki peygambere de verilmemiştir. Kimin inançlı, kimin inançsız olduğunu, bir tek Yüce Yaradan bilir. Hiç kimsenin kimliğine benim itiraz hakkım yoktur, çünkü hiçbirimiz anne babamızı seçme özgürlüğüne sahip değiliz ama annemizle babamızla atalarımızla gurur duyarız. Dolayısıyla kimlik üzerinden siyaseti de doğru bulmam. Yaşam tarzına saygı göstermek zorundayız. Herkesin yaşam tarzı kendisine aittir. Birlikte olmak zorundayız ve Türkiye’nin bu kutuplaşmayı aşması lazım. Çok büyük sorunlarımız var, düşündüğünüzden çok daha büyük. Dün Ağrı'daydım, Ağrı'nın nüfusunun yüzde 54’ü 24 yaşın altında. Her taraf genç ama hepsi işsiz. Ne olacak bu çocuklar? Bir iki fabrika varmış onlar da özelleştirilmiş ve sonra kapanmış. Herkes 'acaba yurt dışına kapağı nasıl atabilirim?' arayışı içinde. Oradan bir Kanada damarı bulmuşlar 10 bine yakın Ağrılı Kanada’ya gitmiş, oraya yerleşmiş. Ama sonuçta bu memleket bizim memleketimiz. Birlikte, ortak bu memleketi aydınlığa çıkarmak zorundayız.

Bizim bir 6'lı masamız var. Her birimiz ayrı bir partiyiz aslında. Her birimizin programı ayrı. Ama her birimizin bir ortak görüşü var. Az önce söylediğim görüş. Türkiye'yi bir aydınlığa çıkarmak zorundayız, bir rayına oturtmak zorundayız."

"Devletin geleceği tehlikede"

"Devletin geleceği tehlikede" iddiasında bulunan Kemal Kılıçdaroğlu, bunun kabul edilemeyeceğini söyledi. Türkiye'nin bütün komşuları ile dost olmak zorunda olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Niye biz Suriye'nin içişlerine karışıyoruz? Neden kavga ediyoruz Suriyelilerle?" dedi.

Türkiye'nin Orta Doğu coğrafyasıyla akraba olduğuna değinen Kılıçdaroğlu, her iki tarafta da Türkler, Araplar ve Kürtlerin olduğuna dikkati çekti.

Komşular arasında kız alıp verildiğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Ezogelin kim? Bizim kızımızdı. Nereye gelin verdik? Suriye'ye gelin verdik. Hala akrabalık var, hala gidip gelenler var. Ailesinin bir kısmı burada bir kısmı orada. Orta Doğu'da barışı sağlamak ne demek biliyor musunuz? Türkiye’nin çok hızlı büyümesi demektir. Türkiye’nin çok hızlı kalkınması demektir. Türkiye dominant ülke. Biz, ürettiğimiz malların tamamını Orta Doğu'ya satabiliriz. Orta Doğu'yu besleyebiliriz. Onlar da büyürler, biz de büyürüz. Biz, Avrupa Birliği'nin demokratik standartlarını alalım güzel ama biz bütün mazlum ülkelere de örnek olmak zorundayız. Biz, bağımsızlığımızı ilan ettikten sonra bütün mazlum ülkeler de bağımsızlık ilan etti. Biz, Cumhuriyeti ilan ettik, bütün Müslüman ülkelerin tamamı cumhuriyet ilan ettiler. Biz örneğiz onlara, örnek olmak zorundayız."

"Bu topraklarda yapılan ilk seçim muhtarlık seçimidir"

Muhtarların toplumun kanaat önderleri olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, vatandaşların en rahat şekilde muhtarlara ulaşabildiğini söyledi.

Bu topraklarda yapılan ilk seçimin 1833'de Kastamonu Taşköprü ilçesinde yapılan bir muhtarlık seçimi olduğunu anımsatan Kemal Kılıçdaroğlu, "Dolayısıyla 1833 yılında muhtarlık kurumu oluşturulmuşsa ve o tarihte bir muhtar seçimle gelmişse, sizin güçlü olmanız lazım. Siz ne kadar güçlü olursanız demokrasi de o kadar güçlü olur. O nedenle muhtarlık kurumunun güçlenmesi lazım. Artı sosyal yardımların muhtarlar eliyle dağıtılması lazım. Benim inancım böyledir. Çünkü bir mahallede bir köyde kimin fakir, kimin zengin olduğunu en iyi muhtar bilir." diye konuştu.

Dünyanın değişimine Türkiye'nin de ayak uydurması ve teknolojisini geliştirmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, ayrıca siyasetçinin millete hesap vermek zorunda olduğunu dile getirdi.

Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Çünkü sizin ödediğiniz vergileri ben harcıyorum. İktidar olduğumda harcayacağım. O zaman size hesap vermek zorundadır siyasetçi. Milletin parasını harcıyorsan millete hesap vereceksin. Bu düşüncelerle partiye geliyorsunuz benim başımın üstünde yeriniz var. Ben eleştiriye açık bir insanım. 'Her şeyi ben bilirim' demem, dolayısıyla eksiğim, hatam varsa rahatlıkla söyleyebilirsiniz. O nedenle beni evde en çok eşim eleştirir. 'Şurada hata yapıyorsun' der, bazen düşünürüm 'Doğruyu söylüyor, galiba biz burada hata yapmışız.' Dolayısıyla o çerçevede bakmak lazım. Bizim atalardan kalan güzel bir sözümüz var, 'Akıl akıldan üstündür' diye. Düşüneceğiz, tartışacağız ve kararımızı ona göre vereceğiz. Hepiniz hoş geldiniz, şeref verdiniz. Sizi burada görmekten son derece mutluyum."

Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından temsili olarak 5 muhtara CHP rozeti taktı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER