CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TÜRMOB’u ziyaretinde konuştu:
GÜNDEM”SGK’nin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından alınıp, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlanması lazım. Bu bir finans işidir. Finans işinin Sosyal Güvenlik Bakanlığı içinde olması doğru değildir” ”Gelir İdaresinin sosyal güvenlik primlerini de toplaması gerekiyor. İki ayrı beyanname değil, tek beyanname ile. Sosyal güvenlik primlerini vergi idaresi topladığı andan itibaren cumhuriyet tarihinin en büyük kağıt tasarrufu ortaya çıkacak” ”SGK’nin açıkları kısır bir siyasi çekişme alanı olmaktan çıkarılıp, SGK’nin nasıl ayakta kalacağının alt parametrelerini ya da önerilerini ortaya koymanız lazım”
ANKARA (AA) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "SGK'nin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından alınıp, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlanması lazım. Bu bir finans işidir. Finans işinin Sosyal Güvenlik Bakanlığı içinde olması doğru değildir." dedi.
Kılıçdaroğlu, beraberinde bazı genel başkan yardımcıları ve milletvekilleri ile Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliğini (TÜRMOB) ziyaret etti.
Birlik yöneticilerine hitap eden Kılıçdaroğlu, meslektaşlarıyla bir araya gelmekten çok mutlu olduğunu vurguladı.
Bürokrat olduğu dönemde TÜRMOB'la ilgili hazırlanan yasa tasarısına kendisinin de katkıda bulunduğunu bildiren Kılıçdaroğlu, "Bu mesleğin kuruluşu, olgunlaşması, büyümesi ve bugüne kadar gelmesi çok değerli. Bundan sonra oluşturduğu geleneklerle yoluna devam edecek." ifadesini kullandı.
Yasa görev vermese de kurumsal olarak Türkiye'de ekonominin gidişinden bir anlamda TÜRMOB'un da sorumlu olduğunun ve değerlendirmelerde bulunması gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, Birliğin de sorunları dile getirip, çözümler ortaya koymasını istedi.
Bunu yaptığı zaman TÜRMOB'un gerçek anlamda görevini yerine getirmiş olacağını belirten Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Örneğin kayıt dışı çalışmadan hep şikayet ederiz. TÜRMOB da çoğu zaman bazen bildirilerinde, bazen toplantılarında, bazen panellerde, araştırmalarında gündeme getirir. Ama ben her zaman ifade ederim, TÜRMOB'un kayıt dışı çalışma dışında, ekonominin pek çok alanında verimli çalışmalar yapması, toplumu aydınlatması, daha önemlisi siyaset kurumunun dikkatini çekmesi, 'bu sorun ancak böyle çözülür' diyebilmesi, bizim açımızdan çok değerlidir. Çünkü sizler ekonominin kılcal damarlarını yakından izleyen kitlesiniz. Nelerin yapılması konusunda toplumun sizlerin penceresinden aydınlanmaya ihtiyacı var."
Mesleğin sorunları olduğunu kendisinin de bildiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, bugün için en geçerlilerinden birinin "tahsilat sorunu" olduğunu dile getirdi.
Mali müşavirlerin hizmet vermesine karşın hak ettiği bedeli alamadığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, bu sorunun çözümü için eğer bir yasal düzenleme gerekiyorsa her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.
TÜRMOB üyelerinin ekonomiyi kayda alan kişiler olduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, ekonominin kayda alınmasının ise her şeyden önce devletin sağlıklı veri üretmesinin temel normu olduğunu vurguladı.
Bu nedenle TÜRMOB'un kayda alacağı her çalışmanın değerli olduğunu dile getiren CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"İstatistiklerin oluşması, verilerin sağlıklı bir şekilde kamuoyuna yansımasında temel aktörler sizlersiniz. Özellikle vergi konusunda. İki alanda büyük çabalarınız var. Bir; vergi alanında, Gelir İdaresi Başkanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı ile olan ilişkileriniz, ikinci; temel olan SGK. Burada da yaptığınız çalışmalar, verdiğiniz hizmetler var. Sizden bir istediğim var, SGK'yi bağımsız bir kurum olarak lütfen masaya yatırınız. SGK tarihçesini baştan sona inceleyiniz. SGK'nin tarihsel süreç içerisinde hangi açmazlarla karşılaştığını lütfen kayda alınız, toplumu aydınlatınız. SGK'nin açıkları kısır bir siyasi çekişme alanı olmaktan çıkarılıp, SGK'nin nasıl ayakta kalacağının alt parametrelerini ya da önerilerini ortaya koymanız lazım. Ben bunu sizden istiyorum, eski bir SGK Başkanı olarak istiyorum. Benim orda verdiğim mücadeledeler, gösterdiğim çabalar tarihin yazdığı not defterinde duruyor. Ama o yeterli değil. Bugün çok daha büyük açıklar var. Eğer çok daha büyükler açıklar varsa, gerekçelerini sizin ortaya koymanız gerekiyor. Sizin araştırmanız gerekiyor. SGK'yi masaya yatırmak, gerekirse Gelir İdaresini de masaya yatırmak ve gerçekleri kamuoyuna bir şekilde aktarmak, kamuoyunu aydınlatmak zorundasınız. Bu sizin tarihsel görevlerinizden birisidir. Bu konuda akademik dünyada da uygulamada da son derece yetkin insanlar var. Bu yetkin insanlardan komisyonlar oluşturularak toplum aydınlatılabilir."
Kayıt dışı ekonomi masaya yatırılmalı
Kayıt dışı ekonomi konusunda OECD'nin öngördüğü 3 yöntem olduğunu dile getiren Kemal Kılıçdaroğlu, bu yöntemlerden yola çıkarak Türkiye'deki kayıt dışı ekonominin masaya yatırılıp, elde edilecek sonuçların kamuoyuna açıklanabileceğine değindi.
"Bunları yıllık ve düzenli yaparsanız toplumun bütün dikkati sizin üzerinize kilitlenir. Sadece bürokrasi değil, siyaset kurumu da sizin yaptığınız çalışmaları büyük bir dikkatle göz önüne alır. Öteden beri düşündüğümüz bir şey var." diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İktidar olduğumuzda yapacağımıza da söz veriyorum. Şimdi vergilerin toplanmasını Gelir İdaresi Başkanlığı yapıyor. Sosyal güvenlik primlerini de SGK topluyor. Eskiden SGK primleri, icra daireleri aracılığıyla toplardı ve şimdi doğrudan doğruya SGK'daki müdür, vergi dairesi müdürünün sahip olduğu yetkilere sahip, o da SGK primlerini topluyor. Gelir İdaresinin sosyal güvenlik primlerini de toplaması gerekiyor. İki ayrı beyanname değil, tek beyanname ile. Sosyal güvenlik primlerini vergi idaresi topladığı andan itibaren cumhuriyet tarihinin en büyük kağıt tasarrufu ortaya çıkacak. Bu konuda biz seçim bildirgemize hükümler yazdık, kamuoyuna açıklamalar yaptık ama bu değerli kurumun çatısı altında bu öneriyi yapmak benim için bir görev oldu. Bu konuda aynı bilgiler var. Mesela muhtasar beyannameyi alalım, aynı bilgiler, aynı rakamlar var. Vergiyi hesaplamak için zaten SGK primini düşmek zorunda. Dolayısıyla bütün bu çalışmalar iki ayrı mekanda ayrı ayrı yapılacağına tek mekanda yapılacak ve tek bir idare bunu toplayıp, SGK'ye aktaracak zaten.
SGK'nin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından alınıp, Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlanması lazım. Bu bir finans işidir. Finans işinin Sosyal Güvenlik Bakanlığı içinde olması doğru değildir. Oradan alınıp Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlanması lazım. Bu çerçevede olduğu takdirde sistem kendi içinde daha sağlıklı çözümler üretebilir ve günlük sıcak politikanın da malzemesi olmaktan büyük ölçüde çıkmış olur."
Ekonomiye ilişkin değerlendirmede bulundu
Ekonomik gelişmelere de değinen Kemal Kılıçdaroğlu, mali müşavirlerin en önemli sorunlarından birinin tahsilat olduğunu tekrarladı.
"Defterini ve belgesini tuttuğunuz kişi SGK primini yatıramaz noktaya geliyor. Kendi SGK primini yatıramayan bir kişi sizin ücretlerinizi ödeyemez." diyen Kılıçdaroğlu, sorunun tahsilat sorunu olmaktan çok daha büyük olduğuna dikkati çekti.
Ekonomide derin bir krizin buhrana dönüşmüş durumda olduğunu savunan Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu tablo, bizim ve sizin kaldırabileceğiniz bir tablo değil. Bu tablo konusunda da ben TÜRMOB'un çözümler üretmesini çok arzu ederim. Ekonomide, maliyede, sosyal güvenlik alanında neler yapılmalı, ticari alanda neler yapılmalı, bu konuda da TÜRMOB'un çözümler üretmesi son derece değerlidir. Ekonomiyle ilgili bütün verilere sahip olan bir kurumun, ekonominin gidişatı konusunda da görüş beyan etmesi, aksaklıkları dillendirmesi son derece değerlidir." şeklinde konuştu.
Sosyal güvenlik primlerinin Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından toplanmasının çok değerli olduğunu yineleyen Kılıçdaroğlu, bu sayede ekonominin bütün nakit akışının bir şekilde görmüş olunacağının altını çizdi.
Kılıçdaroğlu, izlenen ekonomik politikanın döviz ve faiz endeksli olduğunu, döviz ve dışardan borç gelmediği takdirde ekonominin yönetilemediğini söyledi.
Böyle bir tablonun Türkiye'nin geleceği açısından başarılı bir tablo olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Yatırım, üretim ve istihdam endeksli olması lazım. Yatırım, üretim ve istihdam endeksli bir ekonomi aynı zamanda işsizliği çözen bir ekonomidir. Bir ülkeyi yöneten siyasal partinin başarısı şuna bağlıdır, izlediği ekonomi politikası istihdam yaratıyorsa, işsizliği gideriyorsa o ekonomi politikası başarılıdır. İzlediği ekonomi politikası istihdam yaratmıyorsa başarısızdır." değerlendirmesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu, bugün milyonlarca işsiz olduğunu, iki üniversite bitiren ve evlere temizliğe giden üniversite mezunları bulunduğunu belirterek, bunların Cumhuriyet tarihinde hiç karşılaşmadıkları tablolar olduğunu ifade etti.
"Bu tabloların sorumlusu da ülkeyi 19 yıldır kesintisiz yöneten siyasal iktidar." diyen Kılıçdaroğlu, birlikte ve gerçekleri görerek çözüm üretilmesi gerektiğini vurguladı.
TÜRMOB'un bu konuda öncülük yapmasının değerli olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Devletin ekonomi ve sosyal politikayla ilgili bütün aktörleri aslında bu çatının altında. O zaman bu çatıya düşen görevler çok fazla. Kayıt dışı ekonomiden tutun ekonominin kayda alınmasıyla ilgili çabalara kadar alınacak önlemler, ekonominin gidişi..." dedi.
TÜRMOB'dan iş ve siyaset dünyasının yararlanabileceği raporlar hazırlamasını beklediklerini belirten Kılıçdaroğlu, bu konuda birliğin imkan, olağanüstü bir kadro ve potansiyeli bulunduğunu kaydetti.
Ekonomide dışa bağımlılığın başlı başlına bir sorun olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Bazen siyasetçi olarak derim ki Türkiye ekonomik açıdan bağımsızlığını yitirmek üzere. Eğer dışarıdan dayatılan faiz içeride kabul edilmiyorsa para gelmiyor ve dayatmaya teslim olunuyor, faiz yükseltiliyor. Faizi düşürdüğünüz zaman dolar, döviz yükseliyor. O zaman iki açmaz arasında kalan siyasal iktidar çözüm üretemiyor.
Eğer siz yarattığınız kaynakları bir avuç tefeciye ikram ederseniz, verirseniz sonuç alamazsınız, ekonomiyi büyütemezsiniz ve ekonomi dar bir kulvarın içinde çözümsüz bir alana doğru gider. Fatura düşük gelirlilere çıkar. Yüksek gelirlilerde, dövizle ihale alanlarda, dövizle iş yapanlarda, parası olup devlete yüksek faizle borç verende bir sorun yok. Sorun esnafta, işçide, memurda, emeklide, işsizde. Buralarda temel sorun giderek büyür ve toplumsal huzursuzluğa yol açar."
Bunun önüne geçmenin yeni bir ekonomi politikasıyla mümkün olacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, "O yeni ekonomi politikası, yeni kurumlarla birlikte yola çıkıldığında Türkiye'nin çözülemeyecek sorunu yoktur. Sorunu çözecek olan aktörler var." dedi.
Kılıçdaroğlu, çözüm yolları üretilirken TÜRMOB'a büyük görevler düştüğüne işaret etti.
Türkiye'yi ve insanını seven, ülkesinde huzuru isteyenlerin birlikte çalışması zorunluluğu bulunduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Eksiğimiz varsa rahatlıkla eleştirebilirsiniz. Yapacağınız her eleştiri bizim için çok değerlidir. Eleştiriden ders çıkarmasını bilen bir siyasal anlayışa sahibiz. Bundan asla gocunmayız. Demokrasilerde eleştiri kadar değerli bir şey yoktur. Biz de eleştirilerden ders çıkarırız." değerlendirmesinde bulundu.
"Bizim sayemizde hayata geçebildi"
TÜRMOB Genel Başkan Emre Kartaloğlu, salgın nedeniyle Türkiye'nin yaşadığı süreçten kendi mesleklerinin de olağanüstü etkilendiğini vurgulayarak, "Ama buna rağmen ekonominin ayakta kalabilmesi için mali yapının sürdürülebilmesi için hem mali müşavirler hem yeminli mali müşavirler bugüne kadar bu zorlu süreçte çok büyük katkılar verdiler, vermeye devam ediyorlar." dedi.
Devlet politikaları olarak bu dönemde önlerine konan "kısa çalışma ödeneği", "ücretsiz izin desteği", "SGK teşvikleri" gibi düzenlemelerin kendileri sayesinde hayata geçebildiğini aktaran Kartaloğlu, ancak bunun karşılığında bekledikleri desteği meslek olarak göremediklerini söyledi.
Mesleki sorunları olduğunu ve bunları katıldıkları tüm platformlarda dile getirdiklerini anlatan Kartaloğlu, CHP'nin sorunların çözümünde verdiği desteğe de teşekkür etti.
İlginizi Çekebilir
Yetkisiz çakar ve ruhsatsız silaha cezalar arttırıldı
Yetkisiz çakar kullanımına ve ateşli silahlara yönelik cezaların artırılmasını da içeren kanun teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.
Cumhur İttifakı'nda görüş ayrılığı yok
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Cumhur İttifakı Türkiye Cumhuriyeti'dir, Türk milletinin özüdür. Yedi düvel topuyla tüfeğiyle üzerimize gelse bile ilke ve irademizden milim taviz vermedik, vermeyeceğiz" dedi.
66 ilde FETÖ'ye Kıskaç operasyonu
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 66 ilde FETÖ’ye yönelik düzenlenen 'Kıskaç-30' operasyonlarında 459 şüphelinin yakalandığını açıkladı.
Yenidoğan çetesi için hesap vakti
İstanbul'da, haksız kazanç elde etmek için bebek acil hastaların ölümlüne neden oldukları iddia edilen 'Yenidoğan çetesi' davasının ilk duruşması dün görüldü. Kimlik tespiti yapılan sanıkların savunmalarına bugün devam edilecek.