Birileriyle iş birliği yapmaktan vazgeçsinler

İSTANBUL (AA) İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bana 'Senin İstanbul'da ne işin var?' diye soracağına, birileriyle iş birliği yapmaktan vazgeçsinler. Benim İstanbul'da ne işim var biliyor musunuz? İstanbul'a, Ekrem İmamoğlu üzerinden PKK'nın sızma girişimini görüyor ve bunu engellemek için de bir aydır gece gündüz İstanbul'daki bütün hemşehrilerimize bunu anlatmaya çalışıyorum." dedi.

Soylu, Sultangazi'de Siirt Vakfı ve İkizbağlar Köyü Derneği programına katıldı.

Türkiye güçlü durabildiği zaman dünyada yapılan haksızlıklara itiraz edebildiğini dile getiren Soylu, şöyle devam etti:

"Bu coğrafyada bizim en büyük sıkıntımız güçsüzlüktür, zayıflıktır. Bizi yıllardan beri güçsüzlüğe düşürmek için ellerinden geleni yapıyorlar. 80 öncesinde bu ülkede yüzde 250 devalüasyon yaparak, bir gecede bu ülkeyi zayıflattılar. 28 Şubat öncesinde aynısını yaptılar, yüzde 200250 devalüasyonla Türk parasının kıymetini kaybettirmeye ve bu ülkedeki insanları 'Acaba biz yarın ne yapacağız?' diye endişeye sevk ettiler. Terörle, anarşiyle bizi birbirimize düşürerek, Türk, Kürt, Arap her birimizin zenginliğini bu ülkede bizim bir derdimiz olarak masaya koyup bizi lime lime etmek istediler. Güçlü, zengin olmayalım istediler. Tam 78 yıldır bu ülkeye aynısını yapmaya çalışıyorlar. 2 yıldır ekonomik olarak bize saldırıyorlar. Bu saldırı Amerika merkezli bir saldırı. İstiyorlar ki Türkiye, kendi başına karar veremesin, ayakları üzerinde yükselmesin, etrafındaki coğrafyayla ilgilenmesin. Bizim iddiamız sadece Türkiye'yi gül bahçesine çevirmek değil, iddiamız net ve açıktır, dünyaya, Amerika'ya, Avrupa'ya rağmen Allah da millet de güç verecek etrafımızdaki coğrafyayı gül bahçesine çevireceğiz."

Soylu, 31 Mart'ta Türkiye'nin kendilerine büyük güç ve destek verdiğini ifade ederek, "Yüzde 52 oy verdi bize milletimiz. Bu az bir oy değildi. Biz, yerel seçimlerde 34 puan düşmeyi beklerken, bu millet yüzde 52 oy verdi, 'Seni kimseyle tartışmayacağım, seni kimseye tartıştırmayacağım.' dedi." diye konuştu.

İstanbul'da 23 Haziran'da yapılacak seçimlerde Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu'nun aday olduğunu hatırlatan Soylu, "Binali abinin ne olduğunu hepimiz biliyoruz, hayatımızın içinde yaşıyoruz. Ekrem İmamoğlu 5 yıl Beylikdüzü'nde belediye başkanlığı yaptı mı? Kulağınıza en ufak bir şey geldi mi? Ne yaptı? Yapmış işte LGBT'nin logosunu yapmış. Makarios'un heykelini yapmış. Yaptıkları bu. Bursa'nın Nilüfer Belediyesine gitmiş, orada LGBT'cilerle nasıl daha iyi ilişki kurulur onu araştırmaya çalışmış. İstanbul'un başına bir oyun, bir tezgah kuruluyor." dedi.

"Bugün bir tehdit, tehlike görüyorum"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, daha sonra İsmetpaşa Mahallesi'nde Çamlıdereliler Derneği Buluşması'na katılarak, burada bir konuşma yaptı.

31 Mart'ta İstanbul'da seçimleri kaybetmediklerini belirten Soylu, "Sandıkların ancak yüzde 10'unu açtırabildik, fark 29 binden 13 bine düştü. Biz yüzde 90'ını açtırmak istedik. Hem CHP itiraz etti, aynı zamanda Yüksek Seçim Kurulu, il seçim kurulu açılmasına müsaade etmedi. İşte 23 gündür televizyonlarda takip ediyorsunuz. Nasıl abidik gubidik yaptıkları, nasıl il seçim kurullarına giderek baskı yaptıkları, nasıl o kararları aldıkları milletimizin bugün gözünün önünde cereyan etmektedir." diye konuştu.

Soylu, İstanbul'da olduğunu ancak görevini ihmal etmediğini dile getirerek, vatandaşlara şöyle seslendi:

"Bugün bir tehdit, tehlike görüyorum. Doğu ve güneydoğuyu huzura, sükuna kavuşturan Türkiye'de, eğer İstanbul'da başka bir işin başlangıcı olursa bunun vebalini ödeyemeyiz. Bana 'Senin İstanbul'da ne işin var?' diye soracağına, birileriyle iş birliği yapmaktan vazgeçsinler. Benim İstanbul'da ne işim var biliyor musunuz? İstanbul'a, Ekrem İmamoğlu üzerinden PKK'nın sızma girişimini görüyor ve bunu engellemek için de 1 aydır gece gündüz İstanbul'daki bütün hemşehrilerimize bunu anlatmaya çalışıyorum. İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanlığına geldiğinde ilk yaptığı işlerden birisi ne biliyor musunuz? Belediyenin logosunu, LGBT'nin logosuna döndürmek. Kimlerle karşı karşıya olduğumuzu, memleketimizi nereye götürmek istediklerini, nasıl bir sürece doğru yöneltmek istediklerini anlatmak için bunları ifade ediyorum."