© Müzakerat 2017 - 2021

15 Temmuz gazisi, o gece üzerinde olan formayı Galatasaray’ın müzesine bağışlamak istiyor

Gazi Faik Özdemir: ”O kanlı gece saat 02.30 civarıydı üzerimizden birçok helikopter ve uçak geçiyordu. İçişleri Bakanlığının o taraftan bir helikopter geldi biraz irtifa düşürdü ve bakanlığın hizasından başlayarak üzerimize ateş etmeye başladı. Ben de o esnada üzerimdeki şanlı Galatasaray formasının havalandığını ve göğsüme baktığım zaman kalbimin oradan kan aktığını gördüm” ”Hastanede ilk müdahaleyi yapan doktor, ’2 milimetre ile şehadeti kaçırdığımızı’ söyledi. Yani kurşun 2 milim daha ileri gitse şehit oluyormuşum. Kalbin tam üzerinde kalmış kurşun” ”Eşi benzeri olmayan ve üzerimde kanımla, vatanımızın halkıyla direniş gecesi olan 15 Temmuz’un en büyük şahitlerinden biri de bu forma. Türk halkı için çok önemli ve büyük hatırayı, kulübüm Galatasaray izin verirse kupalarla dolu müzemize bağışlamak isterim”

İSTANBUL (AA) MUTLU BOZDAĞ Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında göğsünden yaralanarak gazi olan Faik Özdemir, 15 Temmuz gecesi giydiği ve "gazi üniformam" diye tanımladığı Galatasaray formasının, Galatasaray'ın müzesinde yer almasını istiyor.

Yenimahalle Şehit Mehmet Şengül Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde teknisyen olarak görev yapan 32 yaşındaki 3 çocuk babası gazi Faik Özdemir, 15 Temmuz 2016 gecesi yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.

Özdemir, 15 Temmuz akşamı işten çıkıp Yenimahalle'deki evine yorgun geldiğini ve üzerindeki Galatasaray formasıyla erkenden yattığını söyledi.

Eşi ve çocuklarıyla saat 23.00 sıralarında askeri uçakların mach üstü geçişiyle uyandığını dile getiren Özdemir, "Sesleri ilk duyduğumuzda önce doğal gaz veya tüp patlaması zannettik. Televizyonu açtığımızda gerçeği öğrendik. O andan itibaren inanılmaz bir sinir ve hırsla dolmuştum. Eşime 'Ben gidiyorum, ya bugün onlar beni de öldürür ya da ben onları öldürürüm.' diye evden kendimi dışarı attım." diye konuştu.

Özdemir, abdest aldıktan sonra babası Eyyüp Özdemir ve akrabası İlhan Aydın'la"şehit olmak" niyetiyle evden çıktıklarını belirterek, "Meydanlara çıkmak ve gerekirse vatan için can vermek üzere 'Öleceksek adam gibi ölürüz.', 'Ölmek var dönmek yok.' diye sloganlar atıyorduk. Kızılay'a indiğimiz zaman bütün halk bu sloganı söylüyordu. Açıkçası ben bu kadar samimi olarak söylenen sloganı hiç görmedim." dedi.

"Sözde bizi korkutacaklarını sanmışlardı"

Evden çıkarken babasının TBMM'nin darbeciler tarafından abluka altına alındığını haber vermesi üzerine yolda Kızılay'a gitmekten vazgeçtiklerini kaydeden Özdemir, şöyle devam etti:

"Babam beni gelip aldığı zaman radyoda 'Meclis abluka altına alındı.' diye bir haber duyduk. Biz de bu gelen haberle TBMM'ye gitme kararı verdik. Tabii biz gittiğimiz zaman hain darbecilerin kontrolündeki tanklar, çoktan ortalığı savaş alanına çevirmişler. Meclise gittiğimiz zaman meclis çevresi sakin durumdaydı ama Genelkurmay Başkanlığı etrafında biriken halka destek verip orada etten duvar örme kararı aldık."

Faik Özdemir, şunları anlattı:

"O kanlı gece saat 02.30 civarıydı üzerimizden birçok helikopter ve uçak geçiyordu. Alışmıştık adeta. Sözde bizi korkutacaklarını sanmışlardı. 510 dakika sonra İçişleri Bakanlığının o taraftan bir helikopter geldi biraz irtifa düşürdü ve bakanlığın hizasından başlayarak üzerimize ateş etmeye başladı. 20 milimetre top mermisinden bahsediyorum, isabet almasak bile yere değdiği zaman şarapnelleri insanları yaralıyordu. Ben de o esnada üzerimde duran şanlı Galatasaray formasının havalandığını ve göğsüme baktığım zaman kalbimin oradan kan aktığını gördüm. Babam o esnada tampon yaptı. 'Ambulans' diye bağıran onlarca insan gibi babam da ambulans diye bağırıyordu. 'Sıyrık galiba' diye ayağa kalktım çünkü durumun vahametini bilmiyordum. Hastanede ilk müdahaleyi yapan doktor, '2 milimetre ile şehadeti kaçırdığımızı' söyledi. Yani kurşun 2 milim daha ileri gitse şehit oluyormuşum. Kalbin tam üzerinde kalmış kurşun. Vücuduma isabet eden kurşunu ameliyatla çıkardı gecenin kahramanı sağlık personellerimiz."

"Şanlı forma, gazi üniformam oldu"

Çevresinde koyu Galatasaraylı olarak tanındığını ve küçük yaşlardan itibaren Galatasaray formasını üzerinden çıkarmadığı belirten Özdemir, şunları söyledi:

"Beni tanıyanlar üzerimde devamlı Galatasaray'la alakalı bir şey görebilirler. Candan, fanatik bir Galatasaraylıyım yani. O gece yatmadan önce de Galatasaray forması giymiştim ve meydana o şekilde çıktım. Hatta vurulduktan sonra o formaya makas vurdurmadım, kanlı bir şekilde muhafaza ettim, çerçeveleterek evimin en özel yerine astım. Hani bazı insanlar yaşamlarını kaybetmeden önce tuttukları takımın formasının tabutlarına serilmesini vasiyet ederler ya ben de o hainlerin kanlı darbe gecesinde abdestimi alıp Galatasaray formamla şahadet niyetiyle eşimden ve çocuklarımdan ayrıldım. Bu şanlı forma, gazi üniformam oldu adeta. 15 Temmuz ve Galatasaray anısını birleştirmiş oldum. Özenle vatanım için ilk vurulduğum gün gibi kutsal formamı muhafaza ediyorum."

Faik Özdemir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yaşadıklarını gazilik töreninde anlattığını ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisini tebrik ettiğini aktardı.

Galatasaray Spor Kulübünün konudan haberdar olmadığını ifade eden Özdemir, şöyle konuştu:

"Özenle sakladığım formamın Galatasaray'ın müzesinde yer almasını çok isterim. Çünkü tarihi bir kupa kadar önem taşıyan ve maneviyatı büyük olan bir forma. Eşi benzeri olmayan ve üzerimde kanımla, vatanımızın halkıyla direniş gecesi olan 15 Temmuz'un en büyük şahitlerinden biri de bu forma. Türk halkı için çok önemli ve büyük hatırayı kulübüm Galatasaray izin verirse kupalarla dolu müzemize bağışlamak isterim. Galatasaray Lisemizin öğrencileri de yıllar önce dönmemek üzere Çanakkale Zaferi için yollara düşmüş ve şehit olmuşlardı bu kutsal vatanımız Türkiye için."

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER